Beni Yak V2 - Sancak Übersetzung ins Englische

Beni Yak V2

Sancak Part.

İçimden geldi yaşım kadar şimdi yağmur yağsın durmadan.
Çünkü yağdıkça içime kan damlar, kimse kalmaz.
Al beni koy yerine.Kendini yak ki düşün beni de.
Ben nefes almam hiç ağla diye.Gitme ve üstüme bas yine de.

Herşeyden vazgeçip gidersem kendime ağlarım, sen bana küçük bir umut verirdin ben se dünyaları.
Devrilmez dağları yok ettiğim rüyalarım.Uyanmadan önceki gülümsemem küçük hatalarım.
Ümit bir tarladır, ekip biçersin kahrını.Zaman zaman boş hayallerle kendini kandırıp.
Bütün ilk anların devamı gelir sanıp peşine koşanların farketmeden içine akar kanları.
Gözümden düşen herşeyin yerine bir şarkı söyleyin.En güzeli senden olsun söyle defalarca dinlerim.
- Defalarca dinledim; hep aynı şarkı, aynı satırlar, sürekli aynı kadın.
Nasıl baktığının bir önemi yok der gibi baktıkça içim parçalanır sen kendini sattıkça.
Ve senden kaçtıkça kendimi feda ettim, yüzüme bakıp yalan söylediğini içime attıkça.

Nakarat. (Sancak)

Ben nasıl bakarım gözlerine?
Yerin altına girerim görme diye.
Baş ucumdaki boş kağıt işkence.
Ses etmeden uyurum senelerce.
Beni yak kendini de.

Şanışer Part.

Bir gece uyan resmime bak ya da ağla.Kaybedip huzrunu dön dur yine.
Tam kalbinden vursunlar.Yağsın yine dursun kar, olmasın nevruz yine.
Sevme beni bundan sonra.

Düşünmek herşeyi, düşünmek herşeyi yıkar.Düşünce derdine bilirsin tek sorun çıkar.
Hepsi onun gözleri, hepsi saf temiz sıva.Şimdi sonun yakın sen de onu affedip yıka.
İçinde fitne fesat, işinde doğru dürüst.Demişti gitme be Sarp, kafamda bin bir hesap.
Laf anla işte ve yaz senin günlüğün bu.Yarısı dolu bir bardak senin güldüğün gün.
Gerisi boş ya kime gidip anlatayım? Ki yok bu yerde ağlayanım.
Kime gidip anlatayım? Ki yok bu yerde ağlayanım.
Birinci günün sonu, savaşı kazandım.İkinci günde düşmanım da yaralı azaldı.
Zamanım azaldı.Sevgili hayatım, sağlıcakla kal.

Nakarat.(Sancak)

Ben nasıl bakarım gözlerine?
Yerin altına girerim görme diye.
Baş ucumdaki boş kağıt işkence.
Ses etmeden uyurum senelerce.
Beni yak kendini de.

Burn Me V2

Sancak's Part

I feel like rain should pour endlessly, as many years as my age.
Because with each drop, blood drips into my soul, leaving me alone.
Take me and put yourself in my place. Burn yourself so you think of me too.
I won't even breathe so you won't cry. Leave and step on me anyway.

If I give up on everything and leave, I'll cry for myself. You would give me a small hope, while I would give you the whole world.
My dreams, where I destroyed unyielding mountains, are now shattered. My smile before waking, my small mistakes.
Hope is a field, you sow and reap its pain. Deceiving yourself with empty dreams from time to time.
Those who chase after, thinking all first moments will continue, their blood flows into you unnoticed.
Sing a song in place of everything that has fallen from my eyes. Let the most beautiful one be from you, so I can listen to it again and again.
- I've listened countless times; always the same song, the same lines, always the same woman.
As you look like it doesn't matter how you look, my insides shatter with each betrayal.
And as I run from you, I sacrifice myself, holding inside the knowledge of your lies as you look into my face.

Chorus (Sancak)

How can I look into your eyes?
I'd bury myself underground to avoid seeing them.
The blank paper by my bedside is torture.
I'll sleep silently for years.
Burn me, and yourself too.

Şanışer's Part

Wake up one night, look at my picture, or cry. Lose your peace, turn and stop again.
Let them strike you right in the heart. Let it snow again, let the snow stay, let there be no spring again.
Don't love me after this.

Thinking about everything, thinking destroys everything. Thought brings sorrow, you know it only causes problems.
It's all her eyes, all pure and clean plaster. Now your end is near, forgive her and wash away your pain.
Inside is intrigue and malice, while your work is honest. She said, "Don't go, Sarp," with a thousand calculations in my head.
Understand the words and write, this is your diary. A half-full glass on the day you smiled.
The rest is empty, who can I tell? There's no one here to cry with.
Who can I tell? There's no one here to cry with.
The end of the first day, I won the battle. On the second day, my enemy, wounded, diminished.
My time is running out. My dear life, farewell.

Chorus (Sancak)

How can I look into your eyes?
I'd bury myself underground to avoid seeing them.
The blank paper by my bedside is torture.
I'll sleep silently for years.
Burn me, and yourself too.