Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Doruklara Sevdalandım
I Fell in Love with the Peaks
Filiz
filiz
harelendim
dağlara
uymak
için
I
sprouted
and
grew
wild
to
match
the
mountains
Kan
gölünde
kurulandım
hayatı
duymak
için
I
settled
in
a
lake
of
blood
to
feel
life
Kavgalara
kuyulandım
sabaha
varmak
için
I
hid
in
the
fights
to
reach
the
morning
Kavgalara
kuyulandım
sabaha
varmak
için
I
hid
in
the
fights
to
reach
the
morning
Kekik
kokusu
duydum
I
smelled
the
scent
of
thyme
Kekik
kokusu
koynunda
huysuz
gecenin
The
scent
of
thyme
in
the
lap
of
the
capricious
night
Uyandım
birdenbire
I
woke
up
suddenly
Hadi
dedim
yüreğim,
gidelim
bu
şehirden
Let's
go,
I
said
to
my
heart,
let's
leave
this
city
Bu
şehir
koparmak
istiyor
beni
özlemlerimden
This
city
wants
to
tear
me
away
from
my
longings
Çünkü
yorgunluğumun
yaşamak
gibi
bir
anlamı
var
Because
my
tiredness
has
a
meaning
like
living
Yine
de
yaşamaktan
duyduğum
mutluluğun
tadına
Yet,
the
happiness
I
feel
from
living
Düşmanlarım
asla
ulaşamazlar
My
enemies
can
never
reach
Katarlar
gelir,
geçer
bir
geceden
bir
geceye
Contagions
come
and
go
from
one
night
to
the
next
Yüreğim
yare
yare
iz
bırakır
1000
acıya
My
heart
wounds
a
thousand
times
over
Gün
olur,
şafaklanır
karanlıklar
1000
parçaya
One
day,
darkness
will
break
into
a
thousand
pieces
Gün
olur,
şafaklanır
karanlıklar
1000
parçaya
One
day,
darkness
will
break
into
a
thousand
pieces
Denizlerde
dalgalandım
taşları
oymak
için
I've
surged
in
the
seas
to
carve
the
stones
Doruklara
sevdalandım
ışığa
doymak
için
I
fell
in
love
with
the
peaks
to
quench
my
thirst
for
light
Irmaklarda
durulandım
dağları
duymak
için
I
washed
myself
in
the
rivers
to
feel
the
mountains
Irmaklarda
durulandım
dağları
duymak
için
I
washed
myself
in
the
rivers
to
feel
the
mountains
Bir
kuş
çiz
yavrum
yüzüme
gözyaşınla
Draw
me
a
bird
on
my
face
with
your
tears
Bir
kuş
tel
tel
kirpiklerim
kanat
olsun
May
my
eyelashes
be
the
wings
of
a
bird
Bi'
kuş
çırpınan
kalbi
dudağımda
A
bird's
beating
heart
on
my
lips
Bir
kuş
yavrum,
sıcaklığın
beni
bulsun
My
child,
may
your
warmth
find
me
Bahar
gelmiş,
balam
benim
Spring
has
sprung,
my
darling
Bahar
gelmiş
dayanmış
Spring
has
sprung
with
patience
Dalda
yaprak
bebeciğim
A
baby
leaf
on
a
branch,
my
sweet
Suda
köpük
uyanmış
Foam
has
awakened
in
the
water
Kuzulara
özenmiş,
kızım
benim
Emulating
the
lambs,
my
dear
Körpe
sesler
dinlenmiş
Their
gentle
voices
have
been
heard
Ay
ışığında
yanmış,
yavrucuğum
Burning
in
the
moonlight,
my
child
Onun
için
beyazmış
That's
why
it's
white
Şarkılar
gelir,
geçer
bir
heceden
bir
heceye
Songs
come
and
go
from
one
syllable
to
the
next
Yüreğim
yare
yare
yankılanır
1000
acıya
My
heart
echoes
a
thousand
times
over
Gün
olur,
ufalanır
karanlıklar
1000
parçaya
One
day,
darkness
will
crumble
into
a
thousand
pieces
Gün
olur,
ufalanır
karanlıklar
1000
parçaya
One
day,
darkness
will
crumble
into
a
thousand
pieces
Gün
olur,
ufalanır
karanlıklar
1000
parçaya
One
day,
darkness
will
crumble
into
a
thousand
pieces
Bewerten Sie die Übersetzung
Die Übersetzung kann nur von registrierten Benutzern bewertet werden.
Autoren: Ahmet Kaya, Mustafa Nihat Behramoglu
Aufmerksamkeit! Hinterlassen Sie gerne Feedback.