Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Ayrılık Sevdaya Dahil
Trennung gehört zur Liebe
Açılmış
sarmaşık
gülleri
Geöffnete
Kletterrosen
Kokularıyla
baygın
Ohnmächtig
vor
ihrem
Duft
En
görkemli
saatinde
yıldız
alacasının
In
der
prächtigsten
Stunde
des
Sternenlichts
Gizli
bir
yılan
gibi
yuvalanmış
Wie
eine
verborgene
Schlange
nistet
İçimde
keder
In
mir
die
Trauer
Uzak
bir
telefonda
ağlayan
Eine
junge
Frau
weint
in
einem
fernen
Telefon
Yağmurlu
genç
kadın
Regennasse
junge
Frau
Uzak
karanlıklara
sürmüş
yıldızları
Hat
Sterne
in
ferne
Dunkelheiten
vertrieben
Mor
kıvılcımlar
geçiyor
Violette
Funken
ziehen
vorbei
Dağınık
yalnızlığımdan
Aus
meiner
zerrissenen
Einsamkeit
Onu
çok
arıyorum
onu
çok
arıyorum
Ich
vermisse
sie
so
sehr,
ich
vermisse
sie
so
sehr
Her
yerinde
vücudumun
Überall
an
meinem
Körper
Ağır
yanık
sızıları
Schwere,
brennende
Schmerzen
Bir
yerlere
yıldırım
düşüyorum
Ich
stürze
wie
ein
Blitz
irgendwohin
Ayrılığımızı
hissettiğim
an
Wenn
ich
unsere
Trennung
fühle
Demirler
eriyor
hırsımdan
Schmelzen
Eisen
vor
meiner
Wut
Ay
ışığına
batmış
In
Mondlicht
getaucht
Karabiber
ağaçları
Pfefferbäume
Gecenin
ırmağında
yüzüyor
zambaklar
Schwimmt
Lilien
im
Fluss
der
Nacht
Yaseminler
unutulmuş
Jasmin
vergessen
Tedirgin
gülümser
Lächelt
beunruhigt
Çünkü
ayrılmanın
da
vahşi
bir
tadı
var
Denn
auch
Trennung
hat
einen
wilden
Geschmack
Çünkü
ayrılık
da
sevdaya
dahil
Denn
Trennung
gehört
zur
Liebe
Çünkü
ayrılanlar
hala
sevgili
Denn
Getrennte
sind
noch
immer
Geliebte
Hiç
bir
anı
tek
başına
yaşayamazlar
Keine
Erinnerung
können
sie
allein
erleben
Her
an
ötekisiyle
birlikte
Jeder
Moment
mit
dem
anderen
Her
şey
onunla
ilgili
Alles
dreht
sich
um
sie
Telaşlı
karanlıkta
yumuşak
yarasalar
Unruhige
Dunkelheit,
sanfte
Fledermäuse
Gittikçe
genişleyen
Immer
weiter
ausbreitend
Yakılmış
ot
kokusu
Geruch
von
verbranntem
Gras
Yıldızlar
inanılmayacak
bir
irilikte
Sterne
von
unglaublicher
Größe
Yansımalar
tutmuş
bütün
sahili
Spiegelungen
erobern
das
ganze
Ufer
Çünkü
ayrılmanın
da
vahşi
bir
tadı
var
Denn
auch
Trennung
hat
einen
wilden
Geschmack
Öyle
vahşi
bir
tad
ki
dayanılır
gibi
değil
So
wild,
dass
es
unerträglich
scheint
Çünkü
ayrılık
da
sevdaya
dahil
Denn
Trennung
gehört
zur
Liebe
Çünkü
ayrılanlar
hala
sevgili
Denn
Getrennte
sind
noch
immer
Geliebte
Hızla
alçalan
bulutlar
Schnell
absinkende
Wolken
Karanlık
bir
ağırlık
Eine
dunkle
Schwere
Hava
ağır
toprak
ağır
yaprak
ağır
Luft
schwer,
Erde
schwer,
Blatt
schwer
Su
tozları
yağıyor
üstümüze
Wassertropfen
fallen
auf
uns
herab
Özgürlüğümüz
yoksa
yalnızlığımız
mıdır
Ist
unsere
Freiheit
unsere
Einsamkeit
Eflatuna
çalan
puslu
lacivert
Violett
schimmerndes
trübes
Blau
Bir
sis
kuşattı
ormanı
Ein
Nebel
umhüllte
den
Wald
Karanlık
çöktü
denize
Finsternis
fiel
über
das
Meer
Çakmak
taşı
gibi
sert
Hart
wie
Feuerstein
Elmas
gibi
keskin
Scharf
wie
Diamant
Ne
yana
dönsen
bir
yerin
kesilir
Wohin
du
dich
wendest,
schneidest
du
dich
Fena
kan
kaybedersin
Verlierst
schlimm
Blut
Kapını
bir
çalan
olmadı
mı
hele
Hat
es
nicht
mal
an
deine
Tür
geklopft
Elini
bir
tutan
Jemand
der
deine
Hand
hält
Bilekleri
bembeyaz
kuğu
boynu
Handgelenke
schneeweiß
wie
Schwanenhals
Parmakları
uzun
ve
ince
Finger
lang
und
schlank
Sımsıcak
bakışları
suç
ortağı
Heimliche
Komplizin
ihrer
warmen
Blicke
Kaçamak
gülüşleri
gizlice
Ihre
verstohlenen
Lächeln
heimlich
Yalnızların
en
büyük
sorunu
Das
größte
Problem
der
Einsamen
Tek
başına
özgürlük
ne
işe
yarayacak
Wozu
dient
Freiheit
allein
Bir
türlü
çözemedikleri
bu
Das
können
sie
einfach
nicht
lösen
Ölü
bir
gezegenin
Damit
es
nicht
wird
wie
die
kalte
Öde
Soğuk
tenhalığına
Eines
toten
Planeten
Benzemesin
diye
Muss
Freiheit
geteilt
werden
Özgürlük
mutlaka
paylaşılacak
Mit
einer
Komplizin
als
Geliebte
Suç
ortağı
bir
sevgiliyle
Ganz
gewiss
Sanmıştık
ki
ikimiz
Wir
glaubten,
wir
beide
Yeryüzünde
ancak
Sind
nur
füreinander
Birbirimiz
için
varız
Auf
dieser
Erde
İkimiz
sanmıştık
ki
Wir
glaubten,
wir
zwei
Tek
kişilik
bir
yalnızlığa
bile
Würden
auch
in
eine
Einsamkeit
für
einen
Rahatça
sığarız
Bequem
hineinpassen
Hiç
yanılmamışız
Wir
haben
uns
nie
geirrt
Her
an
düşüp
düşüp
Auch
wenn
wir
stürzen
und
brechen
Kristal
bir
bardak
gibi
Wie
ein
Kristallglas
Tuz
parça
kırılsak
da
In
tausend
Stücke
zerspringen
Hala
içimizde
o
yanardağ
ağzı
Ist
noch
immer
in
uns
dieser
Vulkanschlund
Hala
kıpkızıl
gülümseyen
Noch
immer
glutrot
lächelnd
-Sanki
ateşten
bir
tebessüm-
Wie
ein
Lächeln
aus
Feuer
Zehir
zemberek
aşkımız
Unsere
bitterböse
Liebe
Rate the translation
Only registered users can rate translations.
Writer(s): Atilla Atasoy
Attention! Feel free to leave feedback.