Manuş Baba - İki Gözümün Çiçeği - translation of the lyrics into English

Lyrics and translation Manuş Baba - İki Gözümün Çiçeği




İki Gözümün Çiçeği
The Flower of My Two Eyes
Birde bakmışsın ki ben gelmişim.
One day, you'll see me here.
Dilim susar da, elim dokunmaz olursa eğer,
If my tongue is silent, and my hand doesn't reach out to you,
Bil ki varmışım yani.
Know that I am here.
Yüreğim sakınır, gözüm seğirir,
My heart aches, and my eye twitches,
Olurda olurda susmuşsam yani.
In case I've become quiet.
Giyindiğin çiçeklerinin ardı teninse
Your flowers dress behind you like skin,
Ve en karasındaysa gün
And the day is at its darkest
Bil ki kavuşmuşum yani
Know that I have arrived
O mağrur gözlerinden öper, sarılırım
I kiss your proud eyes, and embrace you
İki gözümün çiçeği
The flower of my two eyes
Gözünü seveyim, iyi bak kendine
I love your eyes, take care of yourself
Hasretle selam ederim
My love, I miss you so
Arada bin yol bin hasret
Between us, a thousand roads and a thousand longings
Gözlerim gözlerine hasret
My eyes long for your eyes
Tenin tenime uzak şimdi
My skin is far from yours now
Bilememki nasılsın şimdi
I wonder how you are now
Canım ciğerim bilirim zordur
My dear, I know it's hard
Asma yüzünü gülünü soldur
Don't be sad, don't let your smile fade
Nasıl anlatsam derdim sana
How can I tell you my pain
Bir bilsen nasıl vurgunum sana
If you only knew how much I'm in love with you
Yazmandan dökülen saçlarına
With your long, flowing hair
Gözlerinde ki elaya
Your green eyes
Kurban olayım gözyaşına
I sacrifice for your tears
Atma beni kor ataşına
Don't throw me into the fire
Akşamdan akşama zor geçer
From evening to evening, time passes slowly
Bilmem bu hasret nasil biter
I don't know how this longing will end
Ben beklerim yollarını
I wait for you on the road
Pervane ömrüm seni bekler
My life is like a moth, waiting for you
Belki çok uzaklardasın
Perhaps you're far away
Belki bi' o kadar da
Perhaps you're just as
Yakınlardasın yüreğimdesin derindesin yani
Close, in my heart, deep inside
Güz vakti çiçeğe durmaya endişeli
Afraid to bloom in autumn
İnce bir gül dalısın en derinde
You are a delicate rose branch, deep within me
Penceremde ki vapurun yazması kara
The writing on the window steamer is dark
Senin hasretinse içimde ömürlük yara
Your longing is a lifelong wound inside me
Benim canım, ciğer, m
My love, my heart,
İki gözümün çiçeği
The flower of my two eyes
Nasıl diyeyim sana
How can I tell you
Bi' o kadar;
So much;
O kadar işte
So much
O kadar...
So much...
Yazmandan dökülen saçlarına
With your long, flowing hair
Gözlerinde ki elaya
Your green eyes
Kurban olayım gözyaşına
I sacrifice for your tears
Atma beni kor ataşına
Don't throw me into the fire
Akşamdan akşama zor geçer
From evening to evening, time passes slowly
Bilmem bu hasret nasil biter
I don't know how this longing will end
Ben beklerim yollarını
I wait for you on the road
Pervane ömrüm seni bekler
My life is like a moth, waiting for you
Yazmandan dökülen saçlarına
With your long, flowing hair
Gözlerinde ki elaya
Your green eyes
Kurban olayım gözyaşına
I sacrifice for your tears
Atma beni kor ataşına
Don't throw me into the fire
Akşamdan akşama zor geçer
From evening to evening, time passes slowly
Bilmem bu hasret nasil biter
I don't know how this longing will end
Ben beklerim yollarını
I wait for you on the road
Pervane ömrüm seni bekler
My life is like a moth, waiting for you





Writer(s): manuş baba


Attention! Feel free to leave feedback.