Lyrics and translation No.1 - Ya Patience - Demo
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Ya Patience - Demo
Ya Patience - Demo
Hiç
vakit
kaybetmiyoruz,
hemen
ilk
yarışmacımızı
alıyoruz
Let's
not
waste
any
time,
let's
get
our
first
contestant
Gel
bakalım
Can,
senden
başlayalım
Come
on,
Can,
let's
start
with
you
Mikrofona
alışmak
kolay
değildir,
yavaş
yavaş
It's
not
easy
to
get
used
to
the
microphone,
take
it
slow
Hoş
geldin
Can
(ye-yeah,
a-ha,
Ya
Patience)
Welcome,
Can
(yeah,
yeah,
Ya
Patience)
Bi'
de
bu
taraftan
sorayım
(yeah,
yeah)
Let
me
ask
you
from
this
side
too
(yeah,
yeah)
Anlatıcak
bi'
şey
yoksa
iyi
saçmala
(iyi
saçmala)
If
you
have
nothing
to
say,
talk
nonsense
(talk
nonsense)
Dünden
aynı
yarınlarım,
bakma
aynaya
(lan)
Same
as
yesterday,
my
tomorrows,
don't
look
in
the
mirror
(damn)
Kimse
anlamaz
ki
mesele
ne
mesela
Nobody
understands
what
the
problem
is,
for
example
Benle
kapışmadan
git
ve
oku
kendine
sela
Leave
me
alone
and
go
and
read
your
prayers
Gezerim
fare
gibi
sokaklarda,
zehirlenip
ölmüyorum
I
wander
around
the
streets
like
a
rat,
I
don't
get
poisoned
Doktoru
dinliyorum,
hiç
lafını
bölmüyorum
I
listen
to
the
doctor,
I
don't
interrupt
him
Her
gün
kalbime
pompalı
tüfek
dayalı
gibi
Every
day
is
like
a
shotgun
pointed
at
my
heart
Öldü
köpeklerim,
nereye
gömüldüğünü
bilmiyorum
My
dogs
are
dead,
I
don't
know
where
they're
buried
Benim
hayatımdı,
şimdi
başkalarının
It
was
my
life,
now
it's
someone
else's
Bi'
saçmalık
daha,
alçaklara
baş
kaldıralım
Another
nonsense,
let's
stand
up
to
the
lowlifes
Kafam
kalbimden
kırık
değilken
hadi
yapalım
Let's
do
it
while
my
head
isn't
broken
and
my
heart
is
still
whole
Sonra
siktir
ol
git
bakma
bana,
kötü
adamım
Then
fuck
off
and
don't
look
at
me,
I'm
a
bad
guy
Benim
doğrularım
yok,
oğlum
yanlışlarım
yok
I
have
no
rights,
my
boy,
I
have
no
wrongs
Gördüm
çocukları
kuytularda,
yanmış
canı
çok
I
saw
children
in
dark
corners,
many
of
them
burned
Bakma
fazla
gözlerime,
kaparsın
mikrop
Don't
look
me
in
the
eyes,
you'll
catch
a
cold
Ararsan
birazcık
huzur
lazım,
sana
mikroskop
(Ya
Patience)
If
you're
looking
for
a
little
peace,
you'll
need
a
microscope
(Ya
Patience)
(Merhaba
Can)
(Hello,
Can)
Anlatacak
bir
şey
yoksa
başla
kaçmaya
If
there's
nothing
to
talk
about,
start
running
away
Maceralar
başlamıştı
laçkalaşmaya
The
adventures
had
started
to
get
sleazy
Neden
az
bilenler
çok
meyilli
fazla
açmaya?
Why
are
those
who
know
little
so
inclined
to
open
up
too
much?
Ağzını
kırmak
için
tuttum
kendimi
baya
I
held
myself
back
from
breaking
your
mouth
Onlar
sanıyolar
hasar
aldı
bu
karaciğer
They
think
this
liver
got
damaged
Lanet
olsun,
bütün
içtiklerin
kalbinden
geçer
Damn
it,
all
that
drinking
goes
through
your
heart
Biz
her
şeyi
çok
beğendik,
tüm
vitrini
ver
We
liked
everything
very
much,
give
us
the
whole
display
Dostum
ölmediğim
her
güne
de
masal
desinler
(anlat)
Let
my
friends
call
every
day
I
don't
die
a
fairy
tale
(tell
me)
Üç
biletle
bi'
uçakta
tripteyim
I'm
on
a
trip
with
three
tickets
on
a
plane
"Pardon
ama
ne
işsiniz,
ne
içtiniz?"
demekten
başka
Besides
"Excuse
me,
what's
your
business,
what
have
you
drunk?"
İskambil
gibi
karışır
beyinler
bi'
anda
Brains
get
mixed
up
like
cards
all
of
a
sudden
Uyanma
ve
yanma,
yok
jetonum
anla
Don't
wake
up
and
burn,
don't
understand,
I
don't
have
a
token
Yoksa
benim
bi'
ilacım
ölüyorum
canım
Or
I'm
gonna
die,
my
darling
Dünyanın
sonuna
geldik
sigaramı
yakın
We've
come
to
the
end
of
the
world,
light
my
cigarette
Yakın
değil,
uzak
değil,
bugün
değil
yarın
Not
close,
not
far,
not
today,
tomorrow
Yağmurlu
havalarda
evinizde
kalın
Stay
home
in
the
rainy
weather
Mikrofona
alışmak
kolay
değildir,
yavaş
yavaş
It's
not
easy
to
get
used
to
the
microphone,
take
it
slow
Hoş
geldin
Can
Welcome,
Can
Bi'
de
bu
taraftan
sorayım
Let
me
ask
you
from
this
side
too
Rate the translation
Only registered users can rate translations.
Writer(s): Can Bozok, No.1
Attention! Feel free to leave feedback.