Paroles et traduction Ahmet Kaya - Bir Minik Kız Çocuğu
Bir Minik Kız Çocuğu
A Little Girl
Ona
hergün
ratlardım
kuyruğun
bir
ucunda
I
used
to
wave
to
her
every
day
at
the
end
of
the
line
Bir
minibüs
parası
sımsıkı
avucunda
A
minibus
fare
clutched
tightly
in
her
hand
Uykusuna
doymamış
kırpışan
gözleriyle
With
sleepy,
flickering
eyes
Anlarsa
baktığımı
başı
inerdi
öne
If
she
caught
my
gaze,
she
would
bow
her
head
Bildiğim
kadarıyla
ölmüş
anne-babası
As
far
as
I
know,
her
parents
are
dead
Okulundan
koparıp
işe
koymuş
ablası
Her
sister
took
her
out
of
school
and
put
her
to
work
Ne
rüyalar
görürdü
kim
bilir
yol
boyunca
What
dreams
she
must
have
had
on
the
way
Hep
gülümserdi
yüzü
ansızın
uyanınca
Her
face
would
always
light
up
when
she
woke
up
suddenly
Bir
minik
kız
çocuğu
saçları
darmadağın
A
little
girl
with
messy
hair
Yollarda
yalın
ayak
üşürüşür
üşür
elleri
Barefoot
on
the
streets,
her
hands
freezing
Meraklandım
bir
kaç
gün
durakta
görmeyince
I
got
worried
when
I
didn't
see
her
at
the
bus
stop
for
a
few
days
Tanıyanlar
söyledi
inanmadım
ilk
önce
People
who
knew
her
told
me,
but
I
didn't
believe
them
at
first
Dalmış
bir
gün
rüyaya
mavi
önlük
içinde
One
day,
she
fell
asleep
dreaming
in
her
blue
pinafore
Fabrika
değil
sanki
bir
okul
bahçesinde
Not
in
a
factory,
but
in
a
schoolyard
İşte
o
an
dişliler
kapmış
iki
elini
And
that's
when
the
gears
caught
both
of
her
hands
Böyle
ödemiş
yavrum
rüyanın
bedelini
That's
how
she
paid
the
price
for
her
dream
Tebessüm
donup
kalmış
ağzının
kenarında
A
smile
frozen
on
her
lips
Soluvermiş
minik
kız
henüz
ilk
baharında
The
little
girl
withered
away
in
the
first
bloom
of
her
youth
Bir
minik
kız
çocuğu
bir
minik
kuş
yüreği
A
little
girl
with
the
heart
of
a
little
bird
Ölümün
kucağında
üşür
üşür
üşür
elleri
Freezing
in
the
arms
of
death,
her
hands
freezing
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Writer Unknown, Ahmet Kaya
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.