Paroles et traduction Ahmet Kaya - Nabzım Bir Devrim Sabahında
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Nabzım Bir Devrim Sabahında
My Pulse on a Revolutionary Morning
Asi
karargahların
uğultusudur
It
is
the
rumble
of
rebellious
bunkers
Sabahın
seher
vaktinde
On
the
early
hours
of
the
morning
İlk
tomurcuk
çiçeğe
durur
First
blossom
buds
stand
erect
Doğrulunca
arkadaşlar
sığınaklardan
As
comrades
arise
from
their
shelters
Kıpırdanınca
dünya
As
the
world
stirs
Ve
halklar
And
the
peoples
Sırt
sırta
vurunca
Hit
their
fists
together
Davranırım
coşkuyu
omuzlayarak
I
rise
up
shouldering
the
passion
Hücrelerimde
volkanik
zelzeleler
Volcanic
earthquakes
in
my
cells
Ve
gözlerim
ışıltısında
And
in
the
sparkle
of
my
eyes
Taze
bir
fidandır
yaşamak
Life
is
a
fresh
sapling
Mağrur
alımlı
taze
bir
fidan
A
proud,
graceful,
fresh
sapling
Kahrın
penceresini
aralayarak
Pushing
open
the
window
of
misery
Hınçla
giriyorum
dünyaya
I
enter
the
world
with
wrath
Yaşlı
küre
çatırdıyor
ağırlığımdan
The
old
globe
creaks
under
my
weight
Ve
karşı
koyuyor
bana
And
resists
me
Adi
masallar
anlatarak
By
telling
me
vile
tales
Saray
artıkları
Palace
leftovers
Oysa
anamın
ak
saçları
şahidimdir
Yet,
my
mother's
white
hair
is
my
witness
Şahidimdir
doğumdan
giden
gelinim
And
my
bride
who
left
for
the
afterlife
is
my
witness
Ve
karanlık
fatihalarıyla
And
the
children's
graveyard
Çocuk
mezarlıkları
With
its
dark
funeral
prayers
İnsan
yumuşacık
cinayetler
düşünebilir
A
person
can
contemplate
softest
murders
Allah'ı
düşünebilir
They
can
contemplate
God
Ve
meczup
kralları
And
they
can
consider
kings
as
insane
Mihrapların
derin
manasına
oturtabilir
They
can
settle
into
the
deep
meaning
of
the
mihrab
Ama
acayip
gelir
nedense
But
it
strangely
occurs
to
them
Gökyüzü
böyle
sonsuz
The
sky
is
like
this,
so
infinite
Toprak
böyle
bereketli
dururken
The
earth
is
like
this,
so
fertile
Cesetlerle
dolu
muhaceret
yolları
The
migration
paths
filled
with
corpses
Açlık
ve
insan
soyunun
sefaleti
The
hunger
and
destitution
of
the
human
race
İşte
bu
yüzden
işgal
ordularından
çözülen
müfrezeler
That
is
why
detachments
breaking
away
from
the
occupation
armies
Kahraman
milislere
bağlar
atardamarlarını
Connect
their
arteries
to
the
heroic
militia
Ve
çekilmiş
bir
hançer
gibi
ışıldar
And
it
gleams
like
a
drawn
dagger
Ve
bana
kanayan
yaralarından
And
from
its
bleeding
wounds
On
ikiye
çakılmış
bir
kurşun
olarak
devrim
It
gives
revolution
to
me
as
a
bullet
stuck
into
the
target
Her
günün
yirmi
dört
saatinde
During
every
hour
of
the
day
Ey
günahkar
dünyanın
yüz
akı
Oh,
the
pride
of
the
sinful
world
Sevdalıyım
sana
I
am
in
love
with
you
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.