Paroles et traduction Alpay - Beyoğlu

Beyoğlu

Gece vakti Beyoğlu'nda küçük bir kız yürüyordu
İri yeşil gözleri mahsun, bir garip bakıyordu
Parlak neon ışıkları bir sönüp bir yanıyordu
Bilmem ki ne kaybetmişti, bilmem ki ne arıyordu

Süslü püslü bir genç kadın Beyoğlu'nda yürüyordu
İri yeşil gözleri mahsun, bir garip bakıyordu
Parlak neon ışıkları bir sönüp bir yanıyordu
Yitirdiği mutluluğu boş yere arıyordu

İlk defa zengin, yaşlı bir çapkına satılmıştı
Sonra bir sürü vefasız kollara atılmıştı

Ama şimdi bu kalabalıkta yapayalnızdı
Artık aradığı mutluluk masallarda kalmıştı
Ama şimdi bu kalabalıkta yapayalnızdı
Artık aradığı mutluluk masallarda kalmıştı

Beli bükülmüş bir kadın kaldırımda yatıyordu
Yeşil miydi gözleri bilmem, bir garip bakıyordu
Parlak neon ışıkları bir sönüp bir yanıyordu
Bir şey düşünmüyordu, artık bir şey aramıyordu
Bir şey düşünmüyordu, artık bir şey aramıyordu

Beyoğlu

A young girl walked the streets of Beyoğlu in the night
Her big green eyes were sad, her gaze strange and full of fright
Neon lights flickered, an endless, vibrant display
What had she lost, what did she yearn for, I couldn't say

A glamorous young woman strutted through Beyoğlu's crowded scene
Her big green eyes, so lost and forlorn, betrayed the lie within
Neon lights flickered, an endless, vibrant display
She searched in vain for happiness that had long gone astray

Once, she had sold herself to an aged, wealthy rogue
Then, she had fallen into countless arms, their promises a cruel hoax

But now, amidst the teeming throng, she stood alone and bereft
The joy she sought was gone, a mere phantom, forever left
But now, amidst the teeming throng, she stood alone and bereft
The joy she sought was gone, a mere phantom, forever left

A woman, her body broken, lay upon the cold pavement
Were her eyes green, I cannot tell, her stare, so full of lament
Neon lights flickered, an endless, vibrant display
Her mind had ceased to wander, her search had come to a sway
Her mind had ceased to wander, her search had come to a sway