Paroles et traduction Ayşe Hatun Önal - Marsli
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Bi
uzaylı
çıksa
da
kurtarsa
beni
An
alien
should
come
and
save
me
Bu
olmam
gereken
bana
zorunlu
yüklenen
hâllerden
From
these
forced,
obligatory
states
I'm
supposed
to
be
Ay
bıktım
bu
dünyalı
zihniyetinden
Oh,
I'm
sick
of
this
earthling
mentality
Sürekli
bir
şeyler
istemelerinden
memnuniyetsizliklerinden
Constantly
wanting
things,
always
dissatisfied
Ama
bana
da
geçti
galiba
bunların
bu
hâlleri
But
I
guess
I've
adopted
their
ways
Ay
keşke
bir
dağ
başında
olsaydım
da
Oh,
I
wish
I
was
on
a
mountaintop
Duymasaydım
görmeseydim
bunları
Where
I
wouldn't
hear
or
see
them
Gördükçe
iştahım
kabarıyor
The
more
I
see,
the
hungrier
I
get
İsteğim
istediğim
an
olmayınca
sinirlerim
ayaklanıyor
When
I
don't
get
what
I
want,
when
I
want
it,
I
get
angry
New
York,
Londra,
Paris
artık
görmek
istemiyorum
New
York,
London,
Paris,
I
don't
want
to
see
them
anymore
Şu
sıralar
Mars'a
taktım
acil
gitmem
lazım
Lately,
I've
been
obsessed
with
Mars,
I
must
get
there
soon
Hani
bir
düğmeyle
iki
dakikada
If
there
was
a
button
I
could
press
to
get
Dünyanın
bir
ucuna
gidemezsem
To
the
other
side
of
the
world
in
two
minutes
Diğer
tarafa
gözlerim
açık
gidecek
galiba
If
I
can't
do
that,
I'll
go
to
the
other
side
with
my
eyes
open
Düzenli
çalışmak
beni
kasıyo
Working
regularly
is
driving
me
crazy
Çalışmayınca
da
boşluk
içime
dalıyor
But
when
I
don't
work,
I
feel
empty
Evlensem
kaynanam
olmasa
If
I
got
married,
I
wouldn't
have
a
mother-in-law
Çocuk
yapsam
sesi
çıkmasa
If
I
had
children,
they
wouldn't
make
a
sound
Az
çalışsam
çok
maaşım
olsa
If
I
worked
less,
I'd
get
paid
more
Ömrüm
boyunca
tatil
olsa
If
I
could
be
on
vacation
my
whole
life
Olsa
da
olsa
olsa
da
olsa
her
şey
benim
olsa
If,
if,
if,
if
only
everything
was
mine
Diyorum
ki
şöyle
bir
uçan
halım
olsa
I'm
saying,
I
wish
I
had
a
magic
carpet
Ev
içinde
yürümekten
kurtulsam
So
I
could
escape
walking
around
the
house
Her
gün
yemek
yemek
yorucu
geliyo
bana
I
find
it
exhausting
to
eat
every
day
Bi'
hap
atsam
da
karnım
doysa
I
wish
there
was
a
pill
I
could
take
to
fill
my
stomach
Kimseyle
tartışmadan
fikirlerimin
hepsi
kabul
olsa
I
wish
everyone
agreed
with
me
without
any
arguments
Gözümü
açtığım
günden
beri
tatmin
edemedim
ben
beni
I've
never
been
able
to
satisfy
myself
since
the
day
I
was
born
Her
defasında
yeter
sandım
sahip
oldukça
fazlasına
taktım
Every
time
I
think
I
have
enough,
I
get
more
and
more
attached
Hani
nerde
benim
tahtım
çabuk
bulup
getirsinler
Where
is
my
throne?
Someone
find
it
and
bring
it
to
me
Olmasın
sakın
Süleyman'ınki
eskimiştir
bence
onunki
But
not
Solomon's,
it's
probably
old
and
outdated
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Ayşe Hatun önal
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.