Paroles et traduction Barış Baran - Benden Ben'e
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Bir
miktar
viski
A
little
bit
of
whiskey
Ve
gelmeyen
o
gün
hasreti
And
the
yearning
for
that
day
that
never
comes
Bu
yıllar
pervasız
These
years
are
reckless
Durmadan
canıma
kastedip
Constantly
plotting
against
my
life
Durur,
daral,
zaman,
içim
It
stops,
constricts,
time,
my
insides
Savaş,
gurur,
yalan
bi
şiir
War,
pride,
a
false
poem
Kamaş,
uyu,
masal
gibi
Dazzle,
sleep,
like
a
fairy
tale
Ömür,
bir
su.
Kabım,
esir
Life,
a
stream.
My
vessel,
captive
Ki
bir
düşün
ki
ben
özgürlüğünü
en
çok
tatmış
olanlardanım
Just
think,
my
dear,
that
I'm
one
of
those
who
savor
freedom
the
most
Yol
alanlar
tanır,
gökyüzünde
bir
karargahtayım
Those
who
set
off
on
journeys
know
me,
in
the
sky
I'm
a
headquarters
Sarar
kahrımı
bu
çalan
şarkı
This
song
that
plays
envelops
my
anguish
Açtığım
her
kapı
anahtarsız
Every
door
I
open
is
without
a
key
Ki
kor
gibi
parlar
karanlıkta
That
shines
like
embers
in
the
darkness
Koca
ruhuma
kainat
pazarlıkta
My
vast
soul
is
up
for
grabs
in
the
universe
Benim
azalmaz
ki
mazın
öfkem
My
past's
wrath
does
not
subside
Ama
her
savaşımı
barış
önler
But
peace
prevents
every
battle
I
wage
Ve
bu
çöller,
yağmura
aç
And
these
deserts
thirst
for
rain
Yıllar
bir
rüzgar
gibi
geçti
The
years
passed
like
a
gust
of
wind
Ani
bir
sevinçti
It
was
a
sudden
joy
Fani
bir
kıvançla
With
a
fleeting
exultation
Her
zerrem
yeminli
Every
atom
of
mine
is
pledged
Adil
bir
kıyasla
In
a
just
comparison
Gerçeklik
gülünçtür
Reality's
absurd
Ne
yapsan
yıkılacak,
ne
uçsa
çakılacak
Whatever
you
do
will
crumble,
whatever
flies
will
crash
Bir
uçta
yatışacağım
acımla
barışacağım
At
one
end
I'll
come
to
rest,
I'll
make
peace
with
my
pain
Yaralar
var,
kanamaz
mı?
There
are
wounds,
don't
they
bleed?
Sabahtan
yan,
akşam
haykır
Cry
out
in
anguish
from
morning
till
night
Dar
zamanlar
Troubled
times
Aldırma
sar
Don't
mind,
just
endure
Adım
atsan
If
you
take
a
step
Bu
durumlar,
umurumda
These
situations,
they
concern
me
Ruhu
kurtarmak
zorundaydım
I
had
to
save
my
soul
Belki
anlamazsın
Perhaps
you
won't
understand
Bıraktım
çok
gez
I
let
it
go,
traveled
far
Gene
dolandı
elime
And
once
again
my
hands
fumbled
with
Kuklanın
ipleri
The
puppet's
strings
Devrede
ve
bir
evrede
Circulating
and
in
a
phase
Özgür
dolaşıp
o
evrenlere
Roaming
free
in
those
realms
Dön
yine,
yine
dön
Turn
again,
turn
again
Benden
bene
From
me
to
me
Bir
miktar
viski
A
little
bit
of
whiskey
Ve
gelmeyen
o
gün
hasreti
And
the
yearning
for
that
day
that
never
comes
Bu
yıllar
pervasız
These
years
are
reckless
Durmadan
canıma
kastedip
Constantly
plotting
against
my
life
Durur,
daral,
zaman,
içim
It
stops,
constricts,
time,
my
insides
Savaş,
gurur,
yalan
bi
şiir
War,
pride,
a
false
poem
Kamaş,
uyu,
masal
gibi
Dazzle,
sleep,
like
a
fairy
tale
Ömür,
bir
su.
Kabım,
esir
Life,
a
stream.
My
vessel,
captive
Bu
dünya
sahnesinde
milyarlarca
seçenek
On
this
world's
stage,
billions
of
choices
Yap
hamlelerini
ve
durma
Make
your
moves
and
don't
stop
Durmak
üzere
kurulu
bedenin
tepeden
tırnağa
Your
body's
built
to
stop
from
head
to
toe
Özgürleşme
deneylerinde
sonsuz
deneyişlerin
Endless
trials
in
experiments
of
liberation
Burdan
çıkış
var
mı?
Is
there
an
exit
from
here?
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Barış Baran
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.