Paroles et traduction Canfeza - Sevgili Hazretleri
Sevgili Hazretleri
Your Highness, My Love
Kalbim
en
son
bıraktığım
yerde
hareketsiz
durur
My
heart
stands
still,
right
where
I
left
it
Seni
kaybettiğim
sabahta
başka
birisi
seni
bulur
On
the
morning
I
lost
you,
someone
else
will
find
you
Mutsuz
uyanırım,
peşini
bırakmaz
gurur
I
wake
up
unhappy,
pride
doesn't
let
go
Zarafetinden
ötürü
tüm
çiçekler
sana
selam
durur
All
the
flowers
stand
at
attention
to
your
grace
Selam
kadın,
ben
parça
pinçik
ettiğin
Hello
woman,
I'm
the
one
you
shattered
into
pieces
Nezaketen
yoluna
serilen
ve
üstünden
geçtiğin
The
one
laid
out
politely
in
your
path,
the
one
you
walked
over
Sırılsıklam
aşık
birinin
eskiziyim,
resminin
A
sketch
of
a
soaking
wet
lover,
a
portrait
Tamamlanmamış
bir
portre,
basit
bi'
tablo
gençliğim
An
incomplete
portrait,
a
simple
painting,
my
youth
Belki
inancımdan
ötürü
sana
hiç
boyun
eğmedim
Maybe
because
of
my
faith,
I
never
bowed
to
you
Altıma
şiirler
koydum
yüzüne
boyum
ermedi
I
put
poems
under
my
feet,
my
height
didn't
reach
you
Anlamı
yok
gözyaşıma
gülerek
karşılık
vermenin
There's
no
meaning
in
responding
to
my
tears
with
laughter
Senden
düşen
hiçbir
kar
tanesi
zemine
değmedi
No
snowflake
that
fell
from
you
touched
the
ground
Gözyaşlarım
genleşir,
gücün
varsa
gel
ve
sil
My
tears
expand,
come
wipe
them
if
you
have
the
strength
Sen
bende
bi'
içim
suydun,
ben
gözünde
embesil
You
were
like
water
to
me,
I
was
a
fool
in
your
eyes
Yanaklarım
kadar
olmasan
da,
yalan
kadar
pembesin
Even
if
you
weren't
as
much
as
my
cheeks,
you're
as
pink
as
a
lie
Artık
gücüme
gidiyo
dört
bi'
yandan
"Neyin
var?"
denmesi
It's
getting
to
me
now,
being
asked
"What's
wrong?"
from
all
sides
Bazen
korkuyorum
ya
yazacak
hiçbi'şey
kalmazsa
Sometimes
I'm
scared,
what
if
there's
nothing
left
to
write
Ellerim
bu
dört
duvardan
hıncını
alamazsa
What
if
my
hands
can't
take
out
their
anger
on
these
four
walls?
Belki
seni,
belki
beni,
belki
bizi
öldürürüm
Maybe
I'll
kill
you,
maybe
me,
maybe
us
Sensizliğe
biz
diyorum
asla
biz
olmasakta
I
call
loneliness
"us,"
even
though
we'll
never
be
İnanmayadabilirsin,
inan
ruhum
dirilsin
You
may
not
believe
it,
believe
my
soul
to
be
resurrected
Efkârımdandır
semâdaki
bulutların
grisi
It's
because
of
my
melancholy
that
the
clouds
in
the
sky
are
gray
Duman
değil
sen
anlamazsın,
benim
bu
şehrin
delisi
It's
not
smoke,
you
won't
understand,
I'm
the
madman
of
this
city
Acımı
dindiremezsem
şayet
şu
nehrin
seyri
değişir
If
I
can't
soothe
my
pain,
the
flow
of
this
river
will
change
Sen
hiç
hayal
kurmadın
mı,
birinin
olmadın
mı?
Have
you
never
dreamed,
never
been
someone's?
Temiz
sandığın
dumanla
pis
bi'
ciğere
dolmadın
mı?
Have
you
never
filled
a
dirty
lung
with
smoke
you
thought
was
clean?
Bi'
şarkı
dinleyip
kafandan
tek
bi'
tel
yolmadın
mı?
Have
you
never
lost
a
single
strand
of
hair
from
your
head
listening
to
a
song?
Sana
onlarca
şarkı
yazdım
bi'
tanesi
bile
olmadı
mı?
I
wrote
dozens
of
songs
for
you,
wasn't
even
one
of
them
enough?
Her
hata
affedilir,
aşık
oldum
affet
beni
Every
mistake
is
forgivable,
I
fell
in
love,
forgive
me
Nasıl
olur
da
beklersin
yokluğunu
hazmetmemi?
How
can
you
expect
me
to
digest
your
absence?
Her
sabah
uyanırım
bugünde
yoksun
hayret
derim
Every
morning
I
wake
up
and
say
in
amazement,
"You're
not
here
today"
Bu
kalpte
daim
yerin
var
sevgili
hazretleri
There's
a
permanent
place
for
you
in
this
heart,
Your
Highness,
my
love
Elimi
şair
kılan
yüzün,
güzelliğin
hüzün
Your
face
that
made
my
hand
a
poet,
your
beauty,
a
sorrow
Beni
buza
döndürse
dahi
silemedim
güzü
Even
if
it
turned
me
to
ice,
I
couldn't
erase
the
rose
Her
yağmur
yağdığında
buz
keserim
Every
time
it
rains,
I
freeze
Ölene
dek
beklerim
dudaklarımı
kanatıp,
bilemedin
büzüp
I'll
wait
until
I
die,
you
never
knew,
puckering
my
lips,
though
you
couldn't
pucker
Siftahısın
ruhumun
en
karanlık
çağdayım
You're
the
first
sale,
my
soul
is
in
its
darkest
age
Bu
sıcağının
telaşesinden
eriyor
içimin
yağları
The
fat
inside
me
is
melting
from
the
rush
of
this
heat
Başın
için
tüm
diyarlarda,
yeni
bi'
hayat
sağlarım
I'll
provide
a
new
life
for
your
head,
in
all
the
lands
Ricam
ben
öldükten
sonra,
daha
da
rahat
ağlayın
My
request
is
that
after
I
die,
cry
even
more
freely
Kırılacak
tabaklar,
camlar,
pencereler
var
There
are
plates,
glasses,
windows
to
be
broken
Her
adımının
hayranıyım,
bugün
de
pencereden
bak
I'm
a
fan
of
your
every
step,
look
out
the
window
today
too
Bu
aşk
hastalık
gibi
olsun
felç
eder
ancak
Let
this
love
be
like
a
disease,
but
one
that
paralyzes
Tüm
hayatım
değişmişken
aşkım
sence
neden
salt?
When
my
whole
life
has
changed,
why
is
my
love
"salty"
to
you?
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.