Paroles et traduction Ceza - Çivi Gibi Çak
Defterini
ve
kalemini
eline
al
Grab
your
notebook
and
pen,
dertleri
ve
kederi
bi
kenara
at
toss
your
worries
and
sorrows
aside.
gül
ve
poz
ver
seni
çekiyo
kameralar
Smile
and
pose,
the
cameras
are
rolling,
düzen
bozma
para
güç
her
eve
lazım
don't
break
the
rhythm,
money
and
power
are
needed
in
every
home.
bereket
hakkı
olanın
eline
yağsın
May
abundance
flow
into
the
hands
of
those
who
deserve
it,
bırakıp
bekleyenlerin
alayı
arsız
those
who
wait
idly
are
all
shameless,
teke
tek
çatışamayan
bi
dolu
kansız
a
bunch
of
bloodless
cowards
who
can't
fight
one-on-one.
elini
çek
uzun
elini
kaldılar
alsın
Pull
back
your
long
arm,
let
them
take
what's
left.
zengin
eli
cebine
gitmez
pinti
bindi
tepene
birde
The
rich
man's
hand
won't
reach
into
his
pocket,
a
miser
sits
on
your
back,
taktı
mahmuz
fikri
makul
olana
saygı
boldur
and
spurs
you
on.
Respect
is
abundant
for
those
with
reasonable
ideas.
kilitli
kapılara
anahtar
yok
mu
muhafız
Are
there
no
keys
to
locked
doors,
guard?
ses
seda
yok
bi
nida
bile
işe
yaramaz
No
sound,
no
voice,
not
even
a
cry
will
help.
aklı
yarım
bekler
gene
sidikli
konuşuyon
ama
bil
haddini
The
half-witted
waits
again,
you
speak
with
piss
in
your
mouth,
but
know
your
place.
seviyene
inemem
nolur
affet
beni
I
can't
stoop
to
your
level,
please
forgive
me.
merak
etme
herkes
tanır
bilir
bizi
Don't
worry,
everyone
knows
and
recognizes
us.
tanımayana
ben
verdim
izin
I
gave
permission
to
those
who
don't.
böyle
istedim
ve
böyle
oldu
This
is
how
I
wanted
it,
and
this
is
how
it
happened.
getiremediğin
çiçeklerin
hepsi
solsun
May
all
the
flowers
you
couldn't
bring
wither.
kafasına
göre
hesap
kesip
hesap
alan
Those
who
settle
scores
according
to
their
own
whims,
esamesi
okunamayan
herkes
tesadüfe
bırakır
işlerini
whose
names
can't
be
read,
leave
their
work
to
chance.
seyran
gelir
tırıs
gider
sonra
kişner
Fortune
comes,
scurries
away,
then
neighs.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alcaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
vur,
kaç
taktiği
değil
benimkisi
direkt
kafasına
sık
cümleyi
Mine
isn't
a
hit-and-run
tactic,
shoot
the
sentence
straight
into
her
head.
yürekli
ol
suç
işlemede
bir
ceza
gelmesin
bir
dengesizlik
olmasın
Be
brave,
don't
commit
crimes,
let
no
punishment
come,
let
there
be
no
imbalance.
hadi
kalk,
gel
senin
keyfini
beklemez
hiç
kimse
Come
on,
get
up,
no
one
waits
for
your
pleasure,
kaprisini
çekmez
herkesi
de
keklersen
not
everyone
puts
up
with
your
whims,
and
if
you
try
to
fool
them,
her
sefer
birisi
de
gelip
sana
kitler
someone
will
come
and
lock
you
up.
git
kaz
siper
gaz
var
biber
bankada
sperm
Go
dig
trenches,
there's
gas,
pepper
in
the
bank,
sperm.
ağızdan
çıkanı
silmez
tipex
Tipex
won't
erase
what
comes
out
of
your
mouth,
benim
yeni
filmime
herkese
bilet
everyone
gets
a
ticket
to
my
new
film,
ve
git
bunu
ilet
go
and
spread
the
word,
ama
çok
tüketme
but
don't
consume
too
much.
geri
geri
gidip
kim
geçmiş
testi
Who
passed
the
test
by
going
backwards?
gelin
bide
beni
görün
haftanın
yedi
günü
günün
yirmi
dört
saati
Come
and
see
me,
seven
days
a
week,
twenty-four
hours
a
day,
kalmıyor
halin
atmıyor
kalbin
her
yer
diken
you're
not
in
good
shape,
your
heart's
not
beating,
there
are
thorns
everywhere.
bende
de
geri
vites
yok
maalesef
Unfortunately,
I
don't
have
a
reverse
gear
either.
hadi
mahallene
gidelim
ahali
bi
görsün
halini
Let's
go
to
your
neighborhood,
let
the
people
see
your
state.
mechul
faili
akar
daimi
raplerim
bana
harbiyi
göster
The
unknown
perpetrator
flows,
my
constant
raps
show
me
the
war,
kek
beni
bekler
hep
yeni
wack
ler
new
wackness
always
awaits
me.
piyasaya
çıkıyor
ruhsuz
kelimeler
Soulless
words
are
coming
out
on
the
market,
umutsuzca
sarfedilen
edebiyat
ve
umursuzca
unutulan
cümleler
desperately
uttered
literature
and
carelessly
forgotten
sentences.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
öğretmenim
dövme
nolur
evde
şiddet
zaten
diz
boyu
Teacher,
don't
hit
me,
there's
already
domestic
violence
at
home,
knee-deep.
istisnasız
her
okakta
kavga
var
bak
bitmek
bilmez
gün
boyu
There
are
fights
in
every
street,
look,
they
never
end,
all
day
long.
ömür
boyu
sürecekmiş
gibi
durum
çıkar
yol
bulun
The
situation
seems
like
it
will
last
a
lifetime,
find
a
way
out.
irtifası
kaybolanı
yaktılar
paramparça
oldu
They
burned
the
one
who
lost
altitude,
it
shattered.
kol
kırıldı
yen
içinde
kaldı
kol
The
arm
broke,
the
sleeve
remained
inside
the
arm.
her
dost
dediğine
hep
sadık
ol
Always
be
loyal
to
everyone
you
call
a
friend,
hep
uyanık
kal
bir
ahtapot
gibi
sarıl
işine
always
stay
awake,
cling
to
your
work
like
an
octopus.
hadi
be
cengaver
takıntın
olmasa
akmaz
ter
Come
on,
warrior,
if
you
didn't
have
an
obsession,
sweat
wouldn't
flow.
kalıntıların
arasına
git
bir
bak
Go
and
look
among
the
remains,
sınav
vakti
başlıyor
imtihan
bir
çoğunda
yok
hiç
istikrar
exam
time
is
starting,
many
of
them
have
no
consistency
at
all.
hadi
alçaklar
uçun
alçaktan
Come
on,
lowlifes,
fly
low.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
vur,
vur
kafasına
kafasına
çivi
gibi
çivi
gibi
çak
çak
çak
Hit,
hit
her
head,
like
a
nail,
like
a
nail,
hammer,
hammer,
hammer.
git
kapısına
kapısını
kır
kır
kır
uçun
alçaktan
hadi
alçaklar
Go
to
her
door,
break
it
down,
break
it
down,
fly
low,
come
on,
lowlifes.
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.