Dertli Divani - Bugün Yarin Derken - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Dertli Divani - Bugün Yarin Derken




Bugün Yarin Derken
Today is Tomorrow
Gülmek için yaşlı vede ölmek için gencim
I'm too young to die and too old to smile
Hiç önlemimde yok bozuldu param gibi geçmiş
I have no protection, my past is ruined like my money
Haram falan içtim bana yaram kadar içki
I drank alcohol that was forbidden to me, as much as I needed
Yalanlarla içli dışlı bi ben kadar hiçti
There was no one as intimate with lies as I was
Şimdi içim bi hastane koridoru
Now my heart is like a hospital corridor
İçince unutursun hatta ne komik olur
When you drink, you forget, it's funny
Bir kolzete sarılıp kusmak ve daha fazla
Hugging a toilet and puking, and even more
Ciğerlerini masaya öksürüp karşıla adisyonu
Coughing your lungs out on the table and paying the bill
Kusurlarım sakalımdan uzun
My flaws are longer than my beard
Uzak bana huzur (huzur) yok tadım tuzum
Peace is far away from me (peace), I have no pleasure
Bozuldum hiç koymaz tuzak ya da pusu
I'm ruined, no tricks or ambushes
Beni anlamanı beklemedim dinle sade susup
I didn't expect you to understand me, just listen and be quiet
Gerekli mi nefret sor evet derim ezik
Is hatred necessary? Yes, I'm a loser
Ölünce uyanıcam bebek gibi kesin
When I die, I won't wake up like a baby
Cehennemi kiraladım melekleri kesip
I rented hell, cut off the angels
Ben karamsar değildim kafamda elektrik kesik
I wasn't pessimistic, the electricity in my head was cut off
Buna çok takma kafanı yak dünyanı
Don't worry about it, burn your world
Bugün de dünden yarın
Today is yesterday
Yan kültablama dol efkarım
Fill my ashtray with your sorrow
Hep aynı filmin son tekrarı
Always the same movie
İyimser olmak için kafa yor artık
Try to be optimistic now
Belki çizgimi bozduğumdandır bana yol ayrı
Maybe my path is different because I broke my line
Nefes almak için para yok artık
There's no more money to breathe
Bütün insanlar fısıldıyor bu paranoyaklık
All the people are whispering, this is paranoia
Ağlamaktan yutkun ama gülmekten kırıl
Cry but swallow, laugh and break
Ölmekten bahsederken ölmezsin sırıt
When you talk about dying, don't die and grin
Bahsi geçen konulardan delir ya da kırıl
Either get crazy or break from the topics we're talking about
Bir gün yaşamaktan vazgeçersem kıpırdamaz kılın
One day, if I give up on living, don't move a muscle
Martıların cıvıltısı hayatın kırıntısı
The seagulls' chirping is the crumbs of life
Kendi içinde bile fazlalık bir sığıntısın
You're an excess even to yourself
Kafanda çözülmeyen problemler yığıntısı
A pile of unsolved problems in your head
Kör müsün sağır mısın ben depresyon bağımlısı
Are you blind or deaf? I'm addicted to depression
Kafanı yastığına götür o bile beton gibi fakat
Put your head on your pillow, it's hard as concrete
Hayal ettiğim şeyler defol dedi bana
The things I dreamed of told me to go away
Sıyırdığımı düşündüler bir ton deli tamam
They thought I was going crazy, a ton of crazy people
90 artıda yediğim bi gol gibi hayat
Life is like a goal I scored in extra time
Buna çok takma kafanı yak dünyanı
Don't worry about it, burn your world
Bugün de dünden yarın
Today is yesterday
Yan kültablama dol efkarım
Fill my ashtray with your sorrow
Hep aynı filmin son tekrarı
Always the same movie





Writer(s): Feyzullah çelebi


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.