Dursun Ali Erzincanlı - Son Aslan - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Dursun Ali Erzincanlı - Son Aslan




Son Aslan
The Last Lion
Şam camindeyiz ama şimdi değil
We are in the Umayyad Mosque, but not in the present
Simsiyah atların yelelerinden, vefasızlığın tuttuğu günden yıllar sonra
Years after the black horses' manes and the day treachery took hold
Şam camindeyiz ama şimdi değil
We are in the Umayyad Mosque, but not in the present
Toprağın Ehl-i Beyt kanıyla sulandığı günden yıllar sonra
Years after the day the earth was watered with the blood of Ahl al-Bayt
Şam camindeyiz ama şimdi değil
We are in the Umayyad Mosque, but not in the present
Zeynep′in sözlerinde latife, gözlerinde yaş kuruduktan sonra
Years after the laughter faded from Zaynab's words and tears dried in her eyes
Şam camindeyiz ve o da camide
We are in the Umayyad Mosque, and he is in the mosque too
O ki, adı anılmaya bile değmez aslında
He whose name is not even worth mentioning
İsim var ki, insana Allah'ı anlatır
There are names that speak of God to man
İsim var ki, duyulunca zulmü hatırlatır
There are names that remind us of cruelty when heard
Şam camindeyiz ve Yezit de camide
We are in the Umayyad Mosque, and Yazid is in the mosque too
Zalim′in imamı Ehli Beyt'e hakaretler ediyor
The imam of the oppressor insults the Ahl al-Bayt
Resulullah'ın Ehline dil uzatıyor, hem de Resulullah′ın minberinde
He dares to speak against the family of the Prophet, and from the Prophet's pulpit
Ve biri var ayağa kalkıyor
And someone stands up
Evet biri var ayakta
Yes, someone is standing
Sanmam ki o ayağa kalkınca Seyit ile Hamza Uhud′da yatıyor olsun
I doubt Seyyid and Hamza lie on Uhud when he stands up
Sanmam ki yeryüzünün uluları ayağa kalkmamış olsun
I doubt the greats of the earth remain unmoved
Biri var ayakta, o gün yeryüzünde ondan daha hayırlısı yok hayatta
Someone is standing, and on that day, no one on earth is more righteous than him
Güneşin batışına sırtını vermiş bir arslan gibi
Like a lion with its back to the setting sun
Zirvede tek başına bir arslan gibi kükrüyor
He roars alone at the peak
Yezit susturamıyor onu
Yazid cannot silence him
Yezit' in yapacağı bir şey yok
Yazid is powerless
Çünkü halk dinlemek istiyor bu arslanı
Because the people want to listen to this lion
Çünkü halk onu dinlemeden gitmez
Because the people will not leave without hearing him
Zaten delikanlının olduğu yerde, eli kanlının da sözü beş para etmez
Where the brave stand, the words of the bloodstained hold no value
Şam camiindeyiz ve caminin minberi
We are in the Umayyad Mosque, and the pulpit of the mosque
Minber′in önünde arslan, ağır adımlarla çıkıyor basamakları
Before the pulpit, the lion ascends the steps with heavy strides
Sanki dünyanın yükü omuzlarında
As if the weight of the world is on his shoulders
Yüzünü cemaate dönüyor ve başını kaldırıyor
He turns his face to the congregation and raises his head
Yüzü parlak, yüzü kan kokan kerbübela gecesinde doğan dolunay gibi parlak
His face is bright, like the full moon born on the night of Karbala, stained with the scent of blood
Karanlığın örtmeye çalıştığı ihanetin şahididir yüzü
His face is a witness to the treachery that darkness tries to conceal
Bakışları merhamet yüklüdür ama şimdi değil
His gaze is full of mercy, but not now
Nazarları Kevser suyudur ama şimdi değil
His eyes are like the water of Kawthar, but not now
Şimdi cehennem kapılarından bir kapıdır gözleri
Now his eyes are a gate from the gates of hell
Her ateş yakacağı yerden emin
Every fire knows where it will burn
Şimdi bakışları alev alev kalbine saplanıyor zalimin
Now his gaze pierces the heart of the oppressor like flames
Kimdir bu yaralı aslan?
Who is this wounded lion?
Hani isim var ki insana Allah'ı anlatır dedik ya
Remember when we said there are names that speak of God to man?
İşte o isim; İmam Zeynel Abidin
That name is Imam Zayn al-Abidin
Hz. Hüseyin′in oğlu
The son of Hussein
Kerbele'da hayatta kalan tek Seyit
The only Seyyid who survived Karbala
Kıyamete kadar gelecek seyyitlerin babası
The father of all Seyyids to come until the Day of Judgement
Ve konuşmaya başlıyor
And he begins to speak
Ehl-i Beyt′in en büyük düşmanına ve tüm insanlığa
To the greatest enemy of Ahl al-Bayt and to all mankind
Seyit kimdir, Ehl-i Beyt nedir anlatıyor
He explains who a Seyyid is, and what Ahl al-Bayt means
Ey insanlar! Bize altı şey ihsan edilmiş
O people! We have been bestowed with six things
Ve yedi şey sebebiyle de biz üstün kılınmışız
And we have been made superior by seven things
Bize ilim, hilim, cömertlik, fesahat, cesaret
We have been given knowledge, forbearance, generosity, eloquence, courage,
Ve müminlerin kalbinde bize karşı bir sevgi verilmiştir
And love in the hearts of believers
Üstünlük sebebimizse şunlardır
The reasons for our superiority are these:
Allah'ın seçkin peygamberi Muhammed Mustafa Sallallahu Aleyhi ve Sellem bizdendir
The chosen Prophet of God, Muhammad Mustafa, peace and blessings be upon him, is from us
Doğru sözlü Ali Keremallahü Veche ve Caferi Tayyar bizdendir
The truthful Ali, may God honor his face, and Ja'far al-Tayyar are from us
Allah ve Resulunun Aslanı Hamza bizdendir
The Lion of God and His Messenger, Hamza, is from us
Cennet gençlerinin efendisi ve bu ümmetin Peygamberinin iki torunu Hasan ve Hüseyin bizdendir
The masters of the youth of Paradise and the two grandsons of the Prophet of this Ummah, Hasan and Hussein, are from us
Ve yine Deccali öldürecek olan Mehti'de bizdendir
And again, the Mahdi, who will kill the Dajjal, is from us
Ey insanlar! beni tanıyan tanıyor
O people! Those who know me, know me
Tanımayanlara da haset ve nesebimi beyan edeceğim
To those who do not, I will explain my lineage and refute envy
Ey insanlar! ben Mekke ve Mina′nın oğluyum
O people! I am the son of Mecca and Mina
Ben zemzem ve Safa′nın oğluyum
I am the son of Zamzam and Safa
Ben Arafat'ta en güzel dua edenin oğluyum
I am the son of the one who prayed the most beautiful prayer on Arafat
Ben Müzdelife′de konaklayanların en şereflisinin oğluyum
I am the son of the most honorable of those who stayed in Muzdalifah
Ben Kabe'yi tavaf edenlerin en keremlisinin oğluyum
I am the son of the most generous of those who circumambulated the Kaaba
Ben Safa ve Merve′de en güzel yürüyenin oğluyum
I am the son of the one who walked most beautifully between Safa and Marwa
Ben bir gece Cebraille Miraç'a yükselenin oğluyum
I am the son of the one who ascended to the heavens with Gabriel in one night
Ben Bedir ve Huneyn′de Resulullah'ın yanında savaşan
I am the son of the one who fought alongside the Messenger of God at Badr and Hunayn
Ve bir an olsun Allah'ı inkar etmeyen kimsenin oğluyum
And who never disbelieved in God for a moment
Ben müminlerin salihinin, Nebilerin varisinin
I am the son of the righteous of the believers, the heir of the Prophets
Müslümanlarının rehberinin, Mücahitlerin nurunun
The guide of the Muslims, the light of the Mujahideen
Hendek savaşında İslam′ı yok etme amacıyla bir araya gelen müşrikleri dağıtan kimsenin oğluyum
The one who scattered the polytheists who gathered to destroy Islam in the Battle of the Trench
Ben bütün Müslümanların en cesur ve yiğidinin oğluyum
I am the son of the bravest and most valiant of all Muslims
O ki, Hasan ve Hüseyin′in babası Ebi Talib'in oğlu Ali′dir
He who is Ali, the son of Abu Talib, the father of Hasan and Hussein
Ben Fatıma-tüz-Zehra ve Seyyide tün Nisa'nın oğluyum
I am the son of Fatimah al-Zahra, the Mistress of all Women
Kadınların Efendisinin oğluyum
I am the son of the Master of Women
Ben Hatice Tül Kübra′nın oğluyum
I am the son of Khadijah al-Kubra
Ben kanına boyanan kimsenin oğluyum
I am the son of the one whose blood was shed
Ben Kerbela kurbanının oğluyum
I am the son of the Karbala sacrifice
Ben bir kurban gibi boğazlananın oğluyum
I am the son of the one who was slaughtered like a sacrificial animal
Oysa onun masun boynunda ve kanında kimsenin hakkı yoktu
Yet no one had any right to his innocent neck and blood
Ben kendisi için cinlerin karanlıklarda ağladığı
I am the son of Hussein, for whom the jinn wept in the darkness
Ve kuşların gökte ağıt yaktığı Hüseyin'in oğluyum
And the birds mourned in the sky
Şimdi Ey Yezid! Aziz ve Kerim olan Allah Resulü
Now, O Yazid! Is the noble and generous Messenger of God
Benim mi yoksa senin mi ceddindir
My grandfather or yours?
Eğer benim ceddimdir dersen, insanlar senin yalan söylediğini bilecekler
If you say he is your grandfather, people will know you are lying
Benim ceddim olduğunu söylersen, o halde niye babamı haksız yere öldürdün?
If you say he is my grandfather, then why did you kill my father unjustly?
Niye zulüm ve düşmanlık üzere öldürdün?
Why did you kill him with oppression and enmity?
Niye malını yağmaladın?
Why did you plunder his wealth?
Niye kadınlarını esir ettin?
Why did you take his women captive?
Şunu unutma ki mahşerde ceddim sana düşman olacaktır
Do not forget that my grandfather will be your enemy on the Day of Judgement
Ve aslan sustu, Şam ağlamaya başladı
And the lion fell silent, and Damascus began to weep
Şam′ın ağlaması duracak ama şimdi değil
The weeping of Damascus will cease, but not now
Suriye'nin gözyaşları dinecek ama şimdi değil
The tears of Syria will dry, but not now
Son aslan mimbere çıktığı zaman
When the last lion ascended the pulpit






Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.