Paroles et traduction Fikret Kızılok - Boşuna

Boşuna

Evveli günün ağırlığı
Göz kapaklarımda
Bu gün daha başlamamış
Kırıntıdır beklediği
Kuş bakışı sardunyalar
Damla damla pusu tutar
Cep elimle dolu
Bir telaş var etrafımda
Gazeteler aynı hep aynı, politika sayfası
Rüzgâr var mı, bulut yok
Ezan sesi, karnım acıkır
Manav radyosu haber okur
Karga sesleri
Takvim yaprakları
Uzun oluyor, oluyor kış günleri
İçtiğim sular
Güzel kadınlar gibi
Gölgeler uzuyor, uzuyor akşamüstleri
Küf tutmuş rüyalarım
Eski sinemalar gibi
Hep bir olay olur ortasında
Akşam olunca
Kapım beni bekler
Yediğim bir tas bir tas, yatağım sabırsız
Bir o yana, bir bu yana
Mehtap düşer yastığıma
Kanımca her şey boşuna

In Vain

The weight of the day before
On my eyelids
This day has not yet begun
It is a crumb that awaits
Geraniums seen from a bird's eye view
Lie in ambush, drop by drop
My pocket is full of money
There is a commotion around me
Newspapers are always the same, the politics page
Is there wind, no clouds
The sound of the call to prayer, my stomach growls
The greengrocer's radio broadcasts the news
Cawing of crows
Calendar pages
Winter days are long and getting longer
Water I drink
Like beautiful women
Shadows lengthen, lengthen in the late afternoon
My moldy dreams
Like old cinemas
There is always an incident in the middle
When evening comes
My door awaits me
I eat my food, go to bed, I'm impatient
Sometimes on one side, sometimes on the other
Moonlight falls on my pillow
I think everything is in vain