Paroles et traduction G0KAY - Oyle Kendimize
Hayatta
kaybedecek
bir
şeyim
olursa
If
I
have
something
to
lose
in
life
Bu
huzursuz
hayata
huzur
katmışsın
demektir
It
means
you've
brought
peace
to
this
restless
life
Sen
ne
kadar
günahkar
olmuş
olsan
da
No
matter
how
sinful
you
have
become
Bir
çiçeğin
ismine
bürünmüş
bedenindeki
bu
masumiyet
This
innocence
in
your
body,
named
after
a
flower
Bana
aittir
Belongs
to
me
Bugün
ölüm
benim
içimde
Today,
death
is
within
me
Sesleri
kısıyorum
sona
doğru
gitmenin
izinde
I'm
turning
down
the
volume
as
I
approach
the
end
Sonum
yaklaşırken
As
my
end
approaches
Bir
ışıltı
görür
müyüm
bu
sisli
karanlığın
içinde
Will
I
see
a
glimmer
in
this
foggy
darkness
(Içine
içine)
(Into
me,
into
me)
Nasıl
doğru
yolu
bulayım
ki?
How
can
I
find
the
right
way?
(Diliyle
iç
içe)
(Whispering)
Seni
nasıl
kurtarayım
ki
How
can
I
save
you
Belki
bi
mezar
Maybe
a
grave
Belki
de
bir
tabut
beni
sıyırıp
kabuğumdan
paklar
(paklar)
Or
maybe
a
coffin
will
strip
me
from
my
shell
and
cleanse
me
(cleanse)
Kendimi
asar
I
hang
myself
Dünya
biraz
daha
umutlu
kişilere
boşluk
açar
The
world
makes
space
for
more
hopeful
people
(Bu
pisliği
aklar)
(Cleanses
this
filth)
Lanet
çalar
saatin
çalması
mı
sorun
Is
it
a
problem
that
the
cursed
alarm
clock
rings?
Ya
da
çalar
saatlik
hayat
gayem
olmaması
konu
Or
that
it's
not
my
life's
purpose
to
be
an
alarm
clock?
Farz
et
yatıştırıcılar
getirmedi
sonu
Suppose
the
sedatives
don't
bring
the
end?
Neyse
tekelciyi
selamla
ve
dön
evine
doğru
Anyway,
say
hello
to
the
grocer
and
go
home
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Gökay Erdoğan
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.