Paroles et traduction Grup Yorum - Sivas (Gün Tutusur)

Sivas (Gün Tutusur)

Yumrukluyorum duvarları
Yumrukluyorum kara gecenin bedenini
Ellerim kan içinde nehirler taşmış yanaklarımdan
Otuz yedi can
Otuz yedi gül çatlamış susuzluktan Sivas'ın içinde
Nasıl uyku tutar gözlerimi
Döne döne semaha dönenler tutuştu önce
Sonra türküler
Sonra da şiir çığlıksız düştü türkülerin yanı başına
Sivas, Sivas
Yiğitlik midir emanet cana kıymak
Yiğitlik midir bir tutam ışığı
Kör bıçakla güneşten koparıp karanlığa kurban etmek
Söyle hangi kitapta vardır elleri kolları bağlıyı yakmak
Var mıdır kardelen akında bir avuç inciyi
Ateşe tutmak lo
Böyle garip düştüğüme bakma
Böyle mahzun durduğuma
Varsın ateşin suskunlukla beslensin
Benim de yüreğim gençliğini almış yanına
Yürür başı dik
Senin de dağların var Sivas, senin de dağların
Dağlarında şahanların
Gün tutuşur canım gece tutuşur
Zindanlarda tutsak canlar tutuşur
Gülüm toprak olur yele karışır
Yürür gelir canlar yollar tutuşur
Gülüm toprak olur yele karışır
Yürür gelir canlar yollar tutuşur
Sivas ellerinde sazım tutuşur
Söz tutuşur canım türkü tutuşur
Sivas ellerinde sazım tutuşur
Söz tutuşur canım türkü tutuşur
Teller bizi söyler diller yarışır
Özgürlüğü yazan kalem tutuşur
Teller bizi söyler diller yarışır
Özgürlüğü yazan kalem tutuşur
Canlar can olur da eller tutuşur
Dost evinde canım sevda tutuşur
Canlar can olur da eller tutuşur
Dost evinde canım sevda tutuşur
Pir sultanlar ölmez binler yetişir
Akar gelir canlar tarih tutuşur
Pir sultanlar ölmez binler yetişir
Akar gelir canlar tarih tutuşur
Pir sultanlar ölmez binler yetişir
Akar gelir canlar tarih tutuşur
Pir sultanlar ölmez binler yetişir
Akar gelir canlar tarih tutuşur

Sivas (The Sun Catches Fire)

I'm punching the walls,
I'm punching the body of the dark night,
My hands are covered in blood, rivers flowed from my cheeks,
Thirty-seven lives,
Thirty-seven roses withered in the thirst within Sivas.
How can I sleep?
Those who were whirling in sema burned first,
Then the songs,
Then the poems screamed and fell beside the songs.
Sivas, Sivas
Is it courage to harm those who are defenseless?
Is it courage to tear out a shred of light
From the sun with a dull knife and offer it to darkness as a sacrifice?
Tell me, in which book is it written to burn those whose hands and feet are bound?
Is there a handful of pearls in the snowdrop stream
To be set on fire, my love?
Don't mind that I've become gloomy,
That I've grown sad.
Let the fire feed on silence,
My heart has also taken its youth with it.
It walks with its head held high.
You too have mountains, Sivas, you too have mountains.
Valiants on your mountains,
The sun catches fire, my love, the night catches fire,
Prisoners catch fire.
The rose turns into soil and mingles with the wind,
Lives come and go, paths catch fire.
The rose turns into soil and mingles with the wind,
Lives come and go, paths catch fire.
In your hands, Sivas, my saz catches fire,
Words catch fire, my love, songs catch fire.
In your hands, Sivas, my saz catches fire,
Words catch fire, my love, songs catch fire.
Strings speak for us, tongues compete,
Pens that write freedom catch fire.
Strings speak for us, tongues compete,
Pens that write freedom catch fire.
Lives become lives and hands catch fire,
Love catches fire in a friendly house, my love.
Lives become lives and hands catch fire,
Love catches fire in a friendly house, my love.
Pir Sultans never die; thousands grow,
Lives flow, history catches fire.
Pir Sultans never die; thousands grow,
Lives flow, history catches fire.
Pir Sultans never die; thousands grow,
Lives flow, history catches fire.
Pir Sultans never die; thousands grow,
Lives flow, history catches fire.