Paroles et traduction Hemsaye - Bi' Kaç Fotografın Hikayesi Ve Sabah Rüzgarı

Bi' Kaç Fotografın Hikayesi Ve Sabah Rüzgarı

Ağladın ve güldün aynı gün, yüzünde kırmızılar
Ah kara bi′ denizdendi sabah rüzgarın, güneyde kalan
Parmak uçların beyazdı, sakin, öylece yüzünde duran
Akşamı kar gündüzün, uzaklaşan ay, hala vakitleri dardı
Sakladım bütün bu sırları, esintisinde rüzgarın
Başlamış ve bitmiş o saatlerden biriydi hatırlarım
Parmak uçların beyazdı, yüzünde kırmızılar
Gündüzü dar akşamın, bu yaklaşan dileklerin hâlâ vakitleri vardı

Gündüzün siyah, gecen beyaz, sırtınız dönük, deniz ayaz
Gözlerin kapalı, uzakta yaz, hemen yanında temmuzun sesi
Bir zaman ve bir yerdeymişiz, gök mavi altında eflatun deniz
Ay parçası güneşten çiçeklerin hatrı kalmış olsun üzülmeyiz
Doğdun ve bir gün geçti üstünden, saçlarında bin ırmak akşamüstünden
Işıklı çardaklar veyahut şehrinden geçer miyim
Bir zaman ve bir yerdeymişiz, gök mavi altında eflatun deniz
Ay parçası güneşten çiçeklerin hatrı kalmış olsun ülmeyiz

A Few Photographs' Story and the Morning Breeze

You cried and laughed on the same day, red on your face
Ah, from a black sea was the morning breeze, remaining in the south
Your fingertips were white, calm, resting on your face
The evening was snow, the day was a crescent moon, there was still time
I hid all these secrets in the breeze
It had begun and ended that hour, I remember
Your fingertips were white, red on your face
The evening's narrow day, these approaching wishes still had time

The day black, the night white, your backs turned, the sea cold
Your eyes closed, summer far away, the sound of July close by
We were in a time and a place, under the blue sky and purple sea
May the flowers be remembered, the moon from the sun, let's not be sad
You were born and a day passed over you, a thousand rivers in your hair at dusk
Will I pass through lit bowers or your city
We were in a time and a place, under the blue sky and purple sea
May the flowers be remembered, the moon from the sun, let's not be sad