Paroles et traduction Joker - Kayboldum
Kayboldum
sanırım
kimse
beni
duyamıyor
I
think
I'm
lost,
nobody
can
hear
me
Bir
çıkış
arıyorum
zifiri
karanlıkta
I'm
looking
for
a
way
out
in
the
pitch
black
Sanıyorlar
yoruldum,
beni
tanımıyor
hiçbiri
They
think
I'm
tired,
none
of
them
know
me
Yaramı
sarıp
buna
dayanıyorum
I'm
bandaging
my
wound
and
enduring
this
Yı-yı-yı-yıkamazlar
beni
dimdik
dağlar
Th-th-they
can't
wash
me
away,
I'm
like
steep
mountains
Arkamdan
kimmiş
bağıran?
Who
is
that
shouting
behind
me?
Aptallar
çil
çil
dağılan
(Iıah!)
Fools
scattering
like
sheep
(Yeah!)
Kargalar
gibi
birikmiş
Gathered
like
crows
Saman
altından
yürüttüğünüz
sulardan
From
the
waters
you
walked
under
the
straw
Yüzerek
geçtim
siktir
lan
mal!
I
swam
through,
fuck
off,
you
fool!
Zirveye
diktiğin
bir
bayrağın
yok
ama
You
don't
have
a
flag
planted
on
the
summit
Konuşuyo'n
bik-bik
hâlâ
(Hâlâ,
hâlâ)
But
you're
still
talking
bik-bik
(Still,
still)
JÖH
Özel
istihbarat
JÖH
Special
Intelligence
Çölde
gördüğün
bir
serap
A
mirage
you
see
in
the
desert
Gölgelerin
gücü
adına
In
the
name
of
the
power
of
shadows
Güç
bende
şimdi
ha-ha
The
power
is
mine
now,
ha-ha
Ben
özel
üretim
siz
imalat
hatasısınız
I
am
specially
made,
you
are
manufacturing
defects
Girdiğim
an
kaybettiğim
kavgam
yok
There's
no
fight
I've
lost
the
moment
I
entered
O
yüzden
kapat
çeneni
sikmiy'im
belanı
So
shut
your
mouth
or
I'll
fuck
you
up
Bestelerim
rap'leri
bana
nefret
besleyen
wack'lerden
tek
tek
My
tracks
are
bangers,
even
the
wack
rappers
who
hate
me...
"Es!"
demedim
kırıldım
ismimin
üstünden
hepsi
yerken
ekmek
I
didn't
say
"Yo!"
I
broke
down,
always
eating
bread
over
my
name
Siz
hepiniz
ben
tek,
zaten
yarınız
boş
peltek!
All
of
you
against
me,
and
half
of
you
are
empty
shells!
Yarınız
sahte,
bense
gerçeklere
mercek
tutuyorum
15'ten
beri
Half
of
you
are
fake,
and
I've
been
holding
a
magnifying
glass
to
the
truth
since
I
was
15
Duruyorlar
el
pençe,
geri
döner
miyim
sence
(Yok,
yok)
They
stand
at
attention,
do
you
think
I'll
go
back?
(No,
no)
Sözlerimi
düzelti'cek
biri
olabilir
mi
bence
(Zor,
zor)
Can
anyone
correct
my
words,
I
wonder?
(Hard,
hard)
Operasyon
promosyon
MC'leri
durdurarak
son
jenerasyonu
kurtarmak
bu
erozyondan
Operation
promotion:
Stopping
the
MCs,
saving
the
last
generation
from
this
erosion
Çıkamazlar
depresyondan
They
can't
get
out
of
depression
Autotune
var
ses
mes
yok
Autotune
on,
no
voice,
though
Bot
basan
Anglosakson
artistlerden
bıktım
ama
stres
yok
lan
I'm
tired
of
bot-boosted
Anglo-Saxon
artists,
but
no
stress,
man
Deneyelim
hadi
en
pis
yoldan
Let's
try
it
the
dirtiest
way
Sanırım
kimse
beni
duyamıyor
I
think
nobody
can
hear
me
Bir
çıkış
arıyorum
zifiri
karanlıkta
I'm
looking
for
a
way
out
in
the
pitch
black
Sanıyorlar
yoruldum,
beni
tanımıyor
hiçbiri
They
think
I'm
tired,
none
of
them
know
me
Yaramı
sarıp
buna
dayanıyorum
I'm
bandaging
my
wound
and
enduring
this
Yanar
içim
alev
My
inside
burns
like
a
flame
Yanar
içim
alev
My
inside
burns
like
a
flame
Yanar
içim
alev
My
inside
burns
like
a
flame
İçim
o
biçim
alev
My
inside
is
a
real
flame
Yanar
alev
Burns
the
flame
Yanar
içim
alev
My
inside
burns
like
a
flame
Yanar
içim
alev
My
inside
burns
like
a
flame
İçim
o
biçim
alev
My
inside
is
a
real
flame
Yeterince
sabrettim
I've
been
patient
enough
Kaybettiğimi
sananlar
yetti,
canıma
tak
etti
Those
who
thought
I
lost
are
enough,
it's
killing
me
Lanetliyim
tattım
ihaneti
I'm
cursed,
I've
tasted
betrayal
Farz
et
ki
intihar
ettim
Assume
I
committed
suicide
Kıyamet
değil
inan
ki
Believe
me,
it's
not
the
apocalypse
Milyar
kez
dünyam
zindan
My
world
is
a
dungeon
a
billion
times
Hep
iradem
bitap
My
will
is
always
exhausted
İsyan
eden
ifadem
girdap
My
rebellious
expression
is
a
whirlpool
İnkar
ettiğin
hikâyem
bu,
çarem
yok
halen
This
is
my
story
you
deny,
I
still
have
no
cure
Koş
madem,
boş
verme
Jok
zaten
poyraz
esti
Run
then,
don't
bother,
Jok,
the
north
wind
is
blowing
anyway
Kalem
elimdeyse
artık
çok
geç,
getirirsin
tersten
solfej
It's
too
late
now
that
the
pen
is
in
my
hand,
you
bring
the
solfege
in
reverse
Eminim
yaşıyorsun
kompleks
I'm
sure
you're
living
a
complex
Geminin
kaptanıyım
poz
kesmeyin,
hepiniz
oldunuz
hostes
I'm
the
captain
of
this
ship,
don't
pose,
you
all
became
hostesses
Dilim
açık
hala
yok
rest,
bağırıyorum
ama
yok
ses
My
tongue
is
still
loose,
there's
no
rest,
I'm
shouting
but
there's
no
sound
Twitter'den
sallar
protest
olamazlar,
çok
pardon
pes
etmiyorum
They
can't
protest
by
tweeting,
I'm
sorry,
I'm
not
giving
up
Ondan
dolayı
da
yazmıyaca'm
Jokzilla
son
kez
(okey)
That's
why
I
won't
write
Jokzilla
one
last
time
(okay)
Daralıyorum,
karalıyorum,
yaralıyorum
ama
bazen
kanamıyo'lar
I'm
getting
cramped,
I'm
scribbling,
I'm
hurting
but
sometimes
they
don't
bleed
O
zaman
dayıyorum
otomatiğe
parmağımı
tarıyorum
ölümüne
Then
I
put
my
finger
on
automatic
and
scan
it
to
death
Para
kazanıyorum
I'm
making
money
Bu
sefer
azalıyorlar
ama
bi'
boka
yaramıyor
This
time
they
are
decreasing
but
it's
no
use
Yine
kafiye
sıçtım,
uzadı
yolum
I
jumped
into
rhyme
again,
my
road
got
longer
Biri
beni
durdursun
susamıyorum
Somebody
stop
me,
I
can't
shut
up
Tuzu
uzatır
mısın?
(Tabii)
Can
you
pass
the
salt?
(Sure)
Yaralarıma
basmam
lazım
I
need
to
press
on
my
wounds
Bazen
nasıl
azaldığımı
anlamazdım
Sometimes
I
didn't
understand
how
I
was
shrinking
Yazdım
sabah
akşam
n'apsam
deliriyorum
sanırım
I
wrote
morning
and
evening,
whatever
I
do,
I
think
I'm
going
crazy
Tanıdığım
herkesi
kurtarma
şansım
var
I
have
a
chance
to
save
everyone
I
know
Allah'ın
belası
hasımların
ortasında
kalsan
da
yalnız
değilsin,
korkma
sakın
Even
if
you
are
surrounded
by
Goddamn
enemies,
you
are
not
alone,
don't
be
afraid
Sanırım
kimse
beni
duyamıyor
I
think
nobody
can
hear
me
Bir
çıkış
arıyorum
zifiri
karanlıkta
I'm
looking
for
a
way
out
in
the
pitch
black
Sanıyorlar
yoruldum,
beni
tanımıyor
hiçbiri
They
think
I'm
tired,
none
of
them
know
me
Yaramı
sarıp
buna
dayanıyorum
I'm
bandaging
my
wound
and
enduring
this
Yanar
içim
alev
My
inside
burns
like
a
flame
Yanar
içim
alev
My
inside
burns
like
a
flame
Yanar
içim
alev
My
inside
burns
like
a
flame
İçim
o
biçim
alev
My
inside
is
a
real
flame
Yanar
alev
Burns
the
flame
Yanar
içim
alev
My
inside
burns
like
a
flame
Yanar
içim
alev
My
inside
burns
like
a
flame
İçim
o
biçim
alev
My
inside
is
a
real
flame
Yan,
yan,
yan,
haha
Burn,
burn,
burn,
haha
Yan,
yan,
yan
Burn,
burn,
burn
Yanar
paralar
(Yan,
yan,
yan)
Money
burns
(Burn,
burn,
burn)
Sanki
saçıyo'm
havadan
(Yan,
yan,
yan)
Like
I'm
throwing
it
from
the
sky
(Burn,
burn,
burn)
Ama
bunu
takma
kafana
(Yan)
But
don't
let
it
get
to
your
head
(Burn)
Zaten
atıyo'm
kafadan
(Yan,
yan,
yan)
Because
I'm
throwing
it
from
my
head
(Burn,
burn,
burn)
Yan
benimle
yan
yana
(Yan,
yan,
yan)
Burn
with
me
side
by
side
(Burn,
burn,
burn)
Ama
buna
sen
dayanamazsın
But
you
can't
handle
this
Evet
niye
heceliyo'm
acaba
Yeah,
why
am
I
spelling
it
out
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Mert Kerem Tuna, Mete Erpek, Taylan Alıcı
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.