Paroles et traduction Karaçalı - Kırık Madalyon
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Kırık Madalyon
Broken Medallion
Bu
defalık
gözlerimi
kapatıcam
This
time
I
will
close
my
eyes
Ve
herşeyi
anlatıcam
And
I
will
tell
you
everything
Yok
olmaz,
artık
cinnetim
bir
yere
kadar
No
way,
my
madness
has
a
limit
Kızıl
kan
rengi
ateşim
şizofrene
bağlar
My
scarlet-colored
fever
goes
schizophrenic
El
yakar
It
burns
your
hand
Kanatsız
martılar
kaldı
geride
Wingless
seagulls
were
left
behind
Geldiğim
yerde
In
the
place
where
I
came
from
Uçamaz
oldu
bedenim
My
body
couldn't
fly
anymore
Dönemez
oldu
kerbelada
Kerbelada
couldn't
make
a
comeback
Serbelada
ebabil
Serbelada
hoopoe
Hesabı
kitabı
bıraksın
artık
melekler
Let
the
angels
give
up
their
accounts
and
records
Zati
günah
feci
After
all,
the
sin
is
terrible
çözemez
oldu
artık
cebir
Algebra
can't
solve
it
anymore
Kapamaz
oldu
meramımı
alem
The
world
can't
comprehend
my
intention
anymore
Yalnız
Allah
bilir
Only
God
knows
Bu
zehir
öldürecek
belki
mütemadiyen
This
poison
will
probably
kill
continuously
Bir
rezil
belki
haşre
dayanır
Maybe
a
disgrace
will
endure
the
gathering
Kapısında
çözülür
dizinin
bağı
It
will
make
your
knees
weak
at
his
doorstep
Zaten
nefrete
vardı
sözlerim
Anyway,
my
words
turned
into
hatred
Boşa
geçen
bir
ömürle
söze
başlamak
da
Starting
a
conversation
with
a
wasted
life
is
also
Kaderde
vardı
It
was
in
the
destiny
Göze
almak
tüm
yalanları
To
embrace
all
the
lies
Böyle
yaralı
bir
kanatla
göçerken!
While
migrating
with
such
a
wounded
wing!
Gözlerimin
içine
bak,
bak!
(bak
mother
fuckka)
Look
into
my
eyes,
look!
(look,
mother
f**ker)
Içlerinde
biraz
kan
var
There's
some
blood
in
them
Yaklaş
yanıma
Come
near
me
Dinle
beni!
Listen
to
me!
Verse-2
(Radyasyon)
Verse-2
(Radiation)
Hükmüme
riayet
etmeyen
hükümler
Regulations
not
complying
with
my
judgment
Rampa
çıkmadan
rant
peşindeler
They
are
after
the
profit
before
taking
on
a
challenge
Rasyonel
toplumda
antiseksüel
Antisexual
in
a
rational
society
Güzelliğin
de
bi
yanık
Beauty
is
also
a
kind
of
burn
Künyenin
faslı
zarar
Chapter
of
medallion
is
a
damage
Riyakarım
redifsiz
dizelerde
I
am
a
hypocrite
in
unrhymed
lines
Gözlerim
sessiz
- savaşa
rehin
My
eyes
are
quiet
- hostage
to
the
war
Gölgelerin
oyunu
bu
This
is
the
game
of
shadows
Görünmez
kronik
savaşçı
Invisible
chronic
warrior
Yıkımlarda
dostluk
yanıltıcı
Friendship
is
misleading
in
destructions
Kriterleri
yasak
- yasal
olana
aykırı
Their
criteria
are
against
the
legal
- forbidden
Hiç
bir
ringde
serilmedi
havlum
My
towel
has
never
been
laid
in
any
ring!
Hiçbir
zaman
kesilmedi
yolum!
My
path
has
never
been
cut
off!
Kum
saati
kısır
vaktine
Hourglass
to
its
barren
time
Müneccir
sayfalar
Migrant
pages
Prangalı
takvime
To
the
shackled
calendar
Tümleçlerin
cümlelerine
tehalü
Omission
to
the
sentences
of
the
predicates
Sen
üç
sokak
aşşağıda
tüne
You
hide
three
streets
away
Tüm
erin
yalan
All
your
promises
are
lies
Geçmişin
talan
The
past
is
plundered
Muhammed
Ali!
Muhammad
Ali!
Verse-3
(karaçalı)
Verse-3
(karaçalı)
Firar
eylemde
basit
zorsa
Escape
is
simple
if
the
action
is
difficult
Kal
ateşinden
zillet
Vileness
from
the
fire
of
the
heart
Teninde
çiçek
açan
kezzap
Vitriol
blossoming
on
your
skin
Azap:
toprakların
dağılışı
Torment:
the
fragmentation
of
lands
Fikir:
çilenin
parelelinde
sıralanışı
Thought:
the
alignment
in
the
parallelism
of
suffering
Ondan
içeri
giremez
gözlerin
Your
eyes
can't
reach
beyond
Bir
kerede
kaldık
We
were
left
in
one
çöl
iklimde
kül
bezine
sarılı
iskeletimiz
de!
Even
our
skeleton
wrapped
in
sackcloth
in
the
desert
climate!
çamura
boyanmış
güneşimiz
de!
Even
our
sun
painted
in
mud!
ötenazi
broşürlerinde
doğum
izi
lekesi
Traces
of
a
birth
stain
in
euthanasia
brochures
Dönüş
yolu
kapalı
The
way
back
is
closed
Fitil
çek!
alem
kopsun
gövdenden
içeri!
Pull
the
fuse!
Let
the
universe
break
inside
the
trunk!
Hakikatlar
diyarından
cebine
koy
leşimi!
Put
my
body
in
your
pocket
from
the
land
of
truths!
Pimi
çekilmiş
anılarında
bataklık:
ölüm
şerbeti!
A
memoir
with
the
pin
pulled:
lethal
potion!
Doldur
testiye
kezzap
Fill
the
jug
with
vitriol
Benden
selam
olsun
sana
azap
May
torment
be
upon
you,
my
love
Dünya
alem
devri
hakikat
bitti
The
world
is
over
with
the
reign
of
truth
Gölgemde
yüzen
topraktan
ölüler
şehri!
The
city
of
the
dead
floating
in
my
shadow
on
the
soil!
Muhasip
çıkardı
ölümden
bizi
The
accountant
brought
us
out
of
death
Kirli
cebrin
saltanatı
vurdu
dibi
The
reign
of
dirty
algebra
has
hit
rock
bottom
Benden
nefretim
çıktı
I
came
out
of
my
hatred
Eriştik
sıfrın
hükmüne
We
reached
the
judgment
of
zero
Bağışsız
bir
gülün
dikeninde
solan
nefesimiz!
Our
breath
fading
on
a
thorn
of
an
unforgiving
rose!
Yerim
defol!
orası
benim
yerim!
Get
out
of
my
way!
That's
my
place!
Yerim
kalk
yerimden!
Get
up
from
my
place!
Orası
benim
yerim!
defol!
That's
my
place!
Get
lost!
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.