Paroles et traduction Keişan feat. Delaredo - Yaşıyoruz Ölmemek İçin
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Yaşıyoruz Ölmemek İçin
We Live to Not Die
Yalancı
sıfatını
görmemek
için
To
avoid
seeing
the
label
of
a
liar
Normal
bi'
cümlede
sövmemek
için
(Whoo!)
To
avoid
cursing
in
a
normal
sentence
(Whoo!)
Sizin
gibi
kancıkları
dövmemek
için
(Whoo!)
To
avoid
beating
bitches
like
you
(Whoo!)
Sadece
yaşıyorum
ölmemek
için
I
just
live
to
not
die
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Aynen)
I
live
to
not
die
(Exactly)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yalancı
sıfatını
görmemek
için
To
avoid
seeing
the
label
of
a
liar
Normal
bi'
cümlede
sövmemek
için
(Whoo)
To
avoid
cursing
in
a
normal
sentence
(Whoo)
Sizin
gibi
kancıkları
dövmemek
için
(Whoo)
To
avoid
beating
bitches
like
you
(Whoo!)
Sadece
yaşıyorum
ölmemek
için
I
just
live
to
not
die
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Aynen)
I
live
to
not
die
(Exactly)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Üstünü
giy
kalk
ver
gel
hemen
(Gel
hemen)
Get
dressed,
get
up,
come
here
immediately
(Come
immediately)
Kötü
bi'
götte
dantel
sevemem
(Sevemem)
I
can't
love
lace
on
a
bad
ass
(I
can't
love
it)
Biz
sokakta
sekiz
kişiydik
We
were
eight
people
on
the
street
Birileri
bize
hiç
kartel
demeden
(Demeden)
Some
never
called
us
a
cartel
(Never
called
us)
Ne
değişi'cek
dün
olsa
bunlar
(Bunlar)
What
would
change
if
this
was
yesterday
(Yesterday)
40
deli
var
bi'
bok
çukurda
There
are
40
crazies
in
a
shithole
Yıkılmaz
kalenizi
fethettik
We
conquered
your
indestructible
castle
Niye
geri
döndü
sanı'yon
tüm
oldschool'lar?
(Whoo)
Why
do
you
think
all
the
old
schools
came
back?
(Whoo)
Öncelikle
Hip-Hop
böyle
daha
seksi
First
of
all,
Hip-Hop
is
sexier
this
way
Fikirlerim
kafama
bi'
dank
etti
My
ideas
hit
my
head
like
a
dank
Eline
şarap
verin
kendine
bi'
park
seçsin
Give
her
wine,
let
her
choose
a
park
Yani
siktirin
gidin
be
tek
kastettiğim
(Bu)
So
fuck
off,
that's
all
I
meant
(This)
Karanfilin
sokağında
geceledim
I
spent
the
night
on
Carnation
Street
Başarının
deli
kombinasyonunu
heceledim
I
spelled
the
crazy
combination
of
success
Sikeyim
tanıştığım
onlarca
menajeri
Fuck
the
so
many
managers
I've
met
Sikeyim
gündüzüme
karışmayan
geceleri
Fuck
the
nights
that
don't
match
my
days
Yalancı
sıfatını
görmemek
için
To
avoid
seeing
the
label
of
a
liar
Normal
bi'
cümlede
sövmemek
için
(Whoo!)
To
avoid
cursing
in
a
normal
sentence
(Whoo!)
Sizin
gibi
kancıkları
dövmemek
için
(Whoo!)
To
avoid
beating
bitches
like
you
(Whoo!)
Sadece
yaşıyorum
ölmemek
için
I
just
live
to
not
die
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Aynen)
I
live
to
not
die
(Exactly)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyoruz
ölmemek
için
We
live
to
not
die
Yaşıyoruz
ölmemek
için
We
live
to
not
die
Ve
bu
yola
baş
koyduk
dönmemek
için
And
we
set
out
on
this
path
to
never
turn
back
Kazık
atan
herkesi
yazıyorum
bi'
kenara
I'm
writing
down
everyone
who
stabbed
me
in
the
back
Katanayla
suratını
bölmemek
için
To
avoid
cutting
their
faces
with
a
katana
Cehennemin
dibindeyiz
yanıyoruz
müzik
için
We're
at
the
bottom
of
hell,
burning
for
music
Bilet
alın
gelin
önlere
geçin
Buy
tickets,
come
on,
get
to
the
front
Hayat
ucuz
ama
yaşamak
değil
moruk
Life
is
cheap,
but
living
is
not,
dude
Kaderimle
savaşıyom
baskıyı
önlemek
için
I'm
fighting
my
fate
to
prevent
oppression
İstiyo'san
bana
bak
gör
If
you
want,
look
at
me,
see
Çabaladım
yeterince
bu
cesedi
görmemen
için
I
tried
hard
enough
for
you
not
to
see
this
corpse
Hatta
istiyo'sa
taramak
gel
Even
if
you
want
to
side,
come
Makineli
boş
dostum
adam
aktör
Machine
gun
is
empty
dude,
man's
an
actor
Geçmişini
geleceğini
dostunun
biri
Your
past,
your
future,
one
of
your
friends
Alıp
gider
tüm
gerçek
hislerini
Takes
away
all
your
true
feelings
Geceleri
gelip
duran
histeriler
gibi
Like
hysterics
that
come
and
go
at
night
Komik
değil
sikeyim
lan
esprini
It's
not
funny,
fuck
your
joke
Bana
Mari
sar,
bana
Mari
gönder
Roll
me
a
Mari,
send
me
a
Mari
Hayatımın
en
doğru
Aspirin'i
The
most
correct
Aspirin
of
my
life
Sizin
gibi
piyasaya
oynamaz
Delaredo
Delaredo
doesn't
play
the
market
like
you
Ara
ara
kışı
bölen
yaz
gibidir
He's
like
the
summer
that
breaks
the
winter
from
time
to
time
Öyle
olmaz
birileri
söylemeli
sana
It's
not
like
that,
someone
should
tell
you
Kafaları
değiştirin
öyle
gelin
bana
(Bana,
bana)
Change
your
minds
and
come
to
me
like
that
(To
me,
to
me)
Ya
da
gidin
az
ilerde
top
tepin
(Top
tepin)
Or
go
play
ball
a
little
further
on
(Play
ball)
Size
göre
yerin
altı
çok
çetin
According
to
you,
the
underground
is
very
hard
Delaredo
geri
döndü
rhyme
elin
kiri
Delaredo
is
back,
the
rhyme
is
your
hand's
dirt
İçinizi
dökün
rapi
mahvedip
gidin
Pour
out
your
insides,
ruin
the
rap
and
leave
İşin
olur
hasmınla
muhabbetin
dibi
Your
business
becomes
the
bottom
of
your
conversation
with
your
opponent
Çıkarını
siktiğimin
aferin
aferin
aferin
Well
done
for
fucking
your
benefit
well
done
well
done
Değişir
mi
mabedin
yeri?
Will
the
place
of
the
temple
change?
Dönüp
dolaşıp
yine
gelir
hepsi
geri
They
all
come
back,
going
around
and
around
Kapı
olur
duvar
etin
suratına
kapanır
(Kapı,
kapı)
The
door
becomes
a
wall,
it
closes
in
your
face
(Door,
door)
Hepinizi
sikeyim
ama
affedin
beni
(Affet)
Fuck
you
all,
but
forgive
me
(Forgive)
Yalancı
sıfatını
görmemek
için
To
avoid
seeing
the
label
of
a
liar
Normal
bi'
cümlede
sövmemek
için
(Whoo!)
To
avoid
cursing
in
a
normal
sentence
(Whoo!)
Sizin
gibi
kancıkları
dövmemek
için
(Whoo!)
To
avoid
beating
bitches
like
you
(Whoo!)
Sadece
yaşıyorum
ölmemek
için
I
just
live
to
not
die
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Aynen)
I
live
to
not
die
(Exactly)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yalancı
sıfatını
görmemek
için
To
avoid
seeing
the
label
of
a
liar
Normal
bi'
cümlede
sövmemek
için
(Whoo!)
To
avoid
cursing
in
a
normal
sentence
(Whoo!)
Sizin
gibi
kancıkları
dövmemek
için
(Whoo!)
To
avoid
beating
bitches
like
you
(Whoo!)
Sadece
yaşıyorum
ölmemek
için
I
just
live
to
not
die
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Aynen)
I
live
to
not
die
(Exactly)
Yaşıyorum
ölmemek
için
(Whoo)
I
live
to
not
die
(Whoo)
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Berkay Duman, Delaredo, Keişan
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.