Kezzo - Gençliğini Yak - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Kezzo - Gençliğini Yak




Gençliğini Yak
Burn Your Youth
Yaşadım bir sene film gibi pis
I lived a year like a movie, so messed up
Taşıdım her yükü kendime diss
I carried all the burdens on myself, diss
Kaşıdığım her yara kanadı bırak
Every wound I scratched left me bleeding
Islandığım her sokak artık kurak
Every street I walked on is now dry
Tanıdığım yüzler bulanık sis
The faces I knew are now a blurry mist
Sevdiğim insanlar toprak pus
The people I loved are just dust
Kazıdığım her nota sonrası sus, sus
After every note I wrote, silence, silence
Ne geliyor elden, bozuluyor dengen birden
What can I do, my balance is suddenly broken
Yarını düşünmek için geç kaldık hamile yenge
It's too late to think about tomorrow, my pregnant sister-in-law
Çözüm değil Shengen (Shengen) önümüze engel, engel
Shengen is not the solution, it's an obstacle in front of us, an obstacle
Şekker gibi lolipop dünya yok her koşulda boy ver, boy ver
There is no world of lollipops like sugar, under any circumstances, bend, bend
Önümüze tümsek çıkmasa şurada, geri kalan her şey hep makul de
If there weren't any bumps in our way, everything else would be reasonable, but
Kader kadın gibi oynuyor kâkülle, bünyemizde ona göre gülle
Fate plays like a woman with her hair, in our bodies, accordingly, there's a bullet
Güle güle ne güzel cümle bu dille bile bıçağını bile
Goodbye, what a beautiful phrase, even with this language, his knife
Bilesen bile bıçağını gizle
Even if you know, hide your knife
Dilesen bile dileğini gizle
Even if you wish, hide your wish
Yak bir tütün, bir cigara yak
Light a cigarette, a cigar
Anlamadığın her şey için ah
Oh, for everything you don't understand
Bir tütün bu gençliğini yak
Burn this tobacco, your youth
Ağlama dün gece için ya
Don't cry for last night
Yak bir tütün bir cigara yak
Light a cigarette, a cigar
Anlamadığın her şey için yak
Burn for everything you don't understand
Bir tütün bu gençliğini yak
Burn this tobacco, your youth
Ağlama dün gece için
Don't cry for last night
Çıkma bu yolda bir dönüş yok, karda silindi izin
There is no turning back on this path, the snow has erased my tracks
Bıkmak gibi seçenek lüksün yok, kan kaybediyorsa dizin yine
You have no luxury to get tired, if your knees are losing blood again
Kardeşleri gömdük toprağa bizim derdimiz gene bizim
We buried our brothers in the ground, our problems are still ours
Vur neşteri düşünürüz yolda, risk bize en tatlı besin
We'll strike with the scalpel on the road, risk is the sweetest food for us
Habitat ne desin kader hep elesin, dert karnıma çocuk hep teklemesin
What does the habitat say, fate always filters it, worry keeps my child from stumbling
Bizi ebelesin bizi, demlemesin, rehineyi kaybettik save'lemesin yea
It blinds us, it doesn't brew us, we lost the hostage, it doesn't save us, yea
İyi diye eylemesin savaş, ok gibi gönlümü dağlamasın
It doesn't make war good, don't wound my heart like an arrow
Siz paraları ben gençliğimi yakayım, çocuklar ağlamasın
You burn your money, I'll burn my youth, the kids won't cry
Yak bir tütün bir cigara yak
Light a cigarette, a cigar
Anlamadığın her şey için ah
Oh, for everything you don't understand
Bir tütün bu gençliğini yak
Burn this tobacco, your youth
Ağlama dün gece için ya
Don't cry for last night
Yak bir tütün bir cigara yak
Light a cigarette, a cigar
Anlamadığın her şey için yak
Burn for everything you don't understand
Bir tütün bu gençliğini yak
Burn this tobacco, your youth
Ağlama dün gece için
Don't cry for last night





Writer(s): Hüsnü Doğan


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.