Paroles et traduction Kezzo feat. Drainoff - Karanlığın İçinde (feat. Drainoff)
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Karanlığın İçinde (feat. Drainoff)
Within the Darkness (feat. Drainoff)
İste
ve
de
bekleme
sisterik
hislerim
al
bi'
nefes,
ezberi
kes
Desire
and
don't
wait,
my
sister,
take
a
breath,
break
the
routine
Yarın
ölebilirim
gibi
yaşasan
hayatı
ve
insanı
seç
çürük
olanı
da
geç
Live
as
if
you
might
die
tomorrow,
choose
life
and
people,
pass
by
the
rotten
ones
Komik
olanını
sev
son
planda
seks
zor
bir
anda
ön
saflara
geç
Love
the
funny
ones,
sex
in
the
background,
step
to
the
front
lines
in
a
tough
moment
Sil
tozlu
raflarını
kendini
seç
çık
gör
sokaklarını
ciğerini
deş
Wipe
your
dusty
shelves,
choose
yourself,
get
out,
see
the
streets,
and
rip
open
your
lungs
Bira
dolabımın
adı
bile
beat
king
samsız
güne
dalgın
gireli
Even
my
beer
fridge
is
called
Beat
King,
I've
been
diving
into
days
without
Sams
Gene
dibine
dibine
vurup
ölüme
bi'
dem
daha
cenneti
pas
geçeli
Again,
hitting
the
bottom,
one
more
breath
away
from
death,
bypassing
heaven
Sevemedim
kasvetini,
çıkar
hadi
maskesini
I
couldn't
love
your
gloom,
come
on,
take
off
your
mask
Çekmedin
hiç
hasretini
günden
güne
kararır
göz
bebeğim
You
never
felt
the
longing,
my
pupils
darken
day
by
day
Yerden
göğe
haklıydım
bomboş
günler
bana
tartıydı
tartıldım
I
was
right
from
earth
to
sky,
empty
days
were
a
scale
for
me,
I
was
weighed
Çölde
bi'
yağmur
diye
haykırdım
o
geceleri
kâbus
kaç
cana
kıydı
I
cried
out
for
rain
in
the
desert,
those
nights
were
nightmares,
how
many
lives
did
they
take?
Bi'
taaruz
yaratıp
mevzuya
maruz
kal
hele
bi'
de
kum
gibi
dağılırsan
Create
an
attack,
be
exposed
to
the
issue,
just
wait
till
you
scatter
like
sand
Bariz
kan
ağız
burun
tadın
tuzun
kaçar
çizik
yüzün
faça
Obvious
blood,
mouth,
nose,
taste
your
salt,
escaping
scratches,
your
face,
a
blade
Keyif
kaçar
bulaşır
her
gün
her
dakika
bembeyaz
saça
The
pleasure
fades,
it
sticks
every
day,
every
minute,
to
snow-white
hair
Top
gider
taça
yazı
döner
kışa
gir
yapışır
elime
güzel
sanat
The
ball
goes
out
of
bounds,
summer
turns
to
winter,
enter,
fine
art
sticks
to
my
hand
Kimi
karışır
işime
artist
her
taraf
kimi
sataşıp
işime
oldu
bertaraf
Some
interfere
in
my
business,
artists
everywhere,
some
pick
fights
and
become
irrelevant
Kimi
güvenip
işime
gerdi
kol
kanat
yol
uzun
derdimiz
sanat
Some
trust
and
extend
their
wings,
the
road
is
long,
our
trouble
is
art
Karanlığın
içinden
yakamoz
gibi
doğ
Rise
from
the
darkness
like
moonlight
Yalnızlığın
içinde
yaşa
ot
gibi
sol
Live
in
solitude,
wither
like
a
weed
Karanlığın
içinden
yakamoz
gibi
doğ
Rise
from
the
darkness
like
moonlight
Günüm
gecem
her
gün
aynı,
aynı
baş
aynı
son
beni
baydı
My
day,
my
night,
every
day
the
same,
same
beginning,
same
ending,
it
bores
me
Yalnızlığın
içinde
yaşa
ot
gibi
sol
Live
in
solitude,
wither
like
a
weed
Yaş,
etraf
hoş,
tek
dert
müzik
gerisi
boş
Live,
surroundings
are
nice,
only
worry
is
music,
the
rest
is
empty
Karanlığın
içinden
yakamoz
gibi
doğ
Rise
from
the
darkness
like
moonlight
Yalnızlığın
içinde
yaşa
ot
gibi
sol
Live
in
solitude,
wither
like
a
weed
Ottan
boktan
muhabbetler,
reddettim
ben
davetleri
Bullshit
conversations,
I
rejected
the
invitations
Neye
taksam
her
gün
daha
beterim
ve
de
gün
gece
olsa
da
lanetlerim
Whatever
I
get
stuck
on,
I'm
worse
every
day,
and
even
if
it's
day
or
night,
I
curse
Ama
boş
koş
aynı
yol,
dert
bol
üstüne
bi'
de
artı
koy
But
run
empty,
the
same
path,
plenty
of
troubles,
add
more
on
top
Düşündükçe
etkisi
artıyor,
olsa
bi'
dostum
derim
ver
tüyo
The
effect
increases
as
I
think,
if
I
had
a
friend,
I'd
say
give
me
a
hint
Bir
gün
var
bir
gün
yok
bomboş
vaatlere
karnım
tok
One
day
it's
there,
one
day
it's
not,
my
stomach
is
full
of
empty
promises
Küfret
söv
git
acıma
hiç
hakkını
arayanın
enseye
jop
Curse,
swear,
go,
don't
pity,
the
one
seeking
their
right
gets
a
baton
to
the
neck
Vur
kafasına
al
ekmeğini
koşmasın
diye
bas
tekmeyi
Hit
his
head,
take
his
bread,
kick
him
so
he
doesn't
run
Kaptan
batırdı
tekneyi
dertlere
yenisini
ekleyin
The
captain
sank
the
boat,
add
new
ones
to
the
troubles
Dönüyo
bu
dünya
tersine
nere
gitsem
diyo
bana
versene
This
world
is
turning
upside
down,
wherever
I
go
it
says
give
me
Yokluğu
germese
hakkımı
ver
beddua
gelir
onun
hakkını
yer
If
it
didn't
tighten
its
absence,
give
my
right,
a
curse
will
come
and
take
its
right
Kuma
gömülü
kafalar
hakkında
bi'
tez
var
aklımda
There's
a
thesis
in
my
mind
about
heads
buried
in
sand
Ona
baktığımdaki
geri
kafalı
kafama
taktığımda
sonuç
olarak
bir
şey
yok
hakkımda
da
When
I
look
at
him,
the
backwards
head
I
put
on
my
head,
as
a
result,
there's
nothing
about
me
either
Dostlara
el
vermezsen
ben
kötü
günde
iyiyi
bilmezsem
If
you
don't
lend
a
hand
to
friends,
if
I
don't
know
good
in
bad
times
Sana
pes
deyip
desteyi
el
verse
postumu
yere
serip
küs
gelse
If
you
give
up
on
me
and
give
up
the
deck,
if
you
spread
my
post
on
the
ground
and
come
angry
O
da
boş
bi'
kulvarda
hoş
değil
mi
sonlar?
Elimde
soru
bol
cevabı
çok
var
That's
an
empty
lane
too,
isn't
the
end
nice?
I
have
many
questions,
there
are
many
answers
Gündem
değişir
evinde
ot
sar
rap
gelişir
nah
dilinde
boklar
The
agenda
changes,
roll
a
joint
at
home,
rap
develops,
fuck
the
shit
on
your
tongue
Karanlığın
içinden
yakamoz
gibi
doğ
Rise
from
the
darkness
like
moonlight
Yalnızlığın
içinde
yaşa
ot
gibi
sol
Live
in
solitude,
wither
like
a
weed
Karanlığın
içinden
yakamoz
gibi
doğ
Rise
from
the
darkness
like
moonlight
Günüm
gecem
her
gün
aynı,
aynı
baş
aynı
son
beni
baydı
My
day,
my
night,
every
day
the
same,
same
beginning,
same
ending,
it
bores
me
Yalnızlığın
içinde
yaşa
ot
gibi
sol
Live
in
solitude,
wither
like
a
weed
Yaş,
etraf
hoş,
tek
dert
müzik
gerisi
boş
Live,
surroundings
are
nice,
only
worry
is
music,
the
rest
is
empty
Karanlığın
içinden
yakamoz
gibi
doğ
Rise
from
the
darkness
like
moonlight
Yalnızlığın
içinde
yaşa
ot
gibi
sol
Live
in
solitude,
wither
like
a
weed
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Gökhan Kaya
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.