Paroles et traduction Kolera - Vitrindeki Manken (Geberik Gelin)
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Vitrindeki Manken (Geberik Gelin)
Mannequin in the Window (Lifeless Bride)
Biliyorum,
bir
esinti
getirdi
der,
seni
I
know,
you'll
say
a
breeze
brought
you
to
me,
Davranmamı
beklersin
hep
tembih
ettiğin
gibi
You
expect
me
to
behave
as
you
always
instructed.
Çok
zaman
geçti
sevdamın
buruştu
elleri
Much
time
has
passed,
my
love's
hands
have
wrinkled,
Bir
tır
kiralarsın
artık,
çiğnersin
beni
You'd
rent
a
truck
now,
just
to
trample
over
me.
Sonradan
hatırlarsın,
kitlemediğin
kapılar
gibi
You'd
recall
later,
like
doors
left
unlocked.
Ben,
kalk-tım
yerimden,
her
şeyi
bırak
benle
ilgilen
I,
rose
from
my
place,
leave
everything
and
take
care
of
me,
Hasta
numarası
yapıyorum
bu
yüzden
That's
why
I'm
playing
sick.
Cüceler
saklanmayı
öğrendi
artık,
korkmuyo'lar
devlerden
Dwarfs
have
learned
to
hide
now,
they're
not
afraid
of
giants,
Bilirsin,
kaplumbağaların
kaçma
şansı
yok
evden
You
know,
turtles
have
no
chance
of
escaping
home.
Ben
vit-rin-deki
manken!
Büyü
bozulurdu,
canlanırdım
I'm
the
mannequin
in
the
window!
The
spell
would
break,
I'd
come
alive,
Sen,
beni
farketsen
ben
deliyim,
çok
uzak
diyârlara
çıkar
If
you
noticed
me,
I'm
crazy,
I'd
venture
to
faraway
lands.
Yüzümün
sonu
dalıp
gitme
bana
diye,
söylüyorum
sana,
bu
arayış
neden?
The
end
of
my
face,
telling
you
not
to
fade
away,
I'm
telling
you,
why
this
search?
Yüzün
en
güzel
manzara,
adım
papatya
Your
face
is
the
most
beautiful
landscape,
my
name
is
Daisy,
Seviyorum
çıkana
dek,
kopardılar
beni
bu
tarladan
They
plucked
me
from
this
field
until
I
loved
leaving.
Yüzün
sürme
oldu,
çektim
her
gün
gözüme
Your
face
became
kohl,
I
applied
it
to
my
eyes
every
day,
Hüznü
en
sık
soğuk
mevsimlerde
giydim
üstüme
I
wore
sadness
on
me
most
often
in
cold
seasons.
Beni
bu
kadar
önemseme!
Don't
mind
me
so
much!
Sıradan
bi'
şairim
işte,
bilmem
adı
günün
ne
I'm
just
an
ordinary
poet,
I
don't
know
when
your
birthday
is.
Ellerinden
sihirleri
alınmış
bir
büyücü
gibi
yalnız
kaldım
kalemde
Like
a
magician
stripped
of
his
magic,
I'm
left
alone
with
the
pen.
Dinle,
ölürayak
bi'
şarkı
yazdım
ikimize
Listen,
I
wrote
a
dying
song
for
the
two
of
us,
Ya
ben
bir
fazlalığım,
ya
da
var
bir
fazlalığım
Either
I'm
an
excess,
or
there's
something
extra
about
me.
Acıma
yıkıldım,
ayaklarımdan
beni
bi'
vapura
bağlayın
Pity
me,
I'm
shattered,
tie
me
to
a
ferry
from
my
feet,
Okyanus,
deniz
aştırın,
beni
ona
ulaştırın
Make
the
ocean,
the
sea
cross,
deliver
me
to
her.
Pencereden
sarkıtın,
düşsün
gariplere
paralarım
Hang
me
from
the
window,
let
my
money
fall
to
the
poor,
"Ben
sevmek
sen."
tarzanca
biliyo'sun
aşkı
bu
yüzden
"Me
love
you."
You
know
love
in
Tarzan
language,
that's
why,
Çok
sevdim
seni
ben
I
loved
you
so
much.
Ey
tertemiz,
her
dilde
sev
beni
sen
Oh,
pure
one,
love
me
in
every
language,
Şiirimin
gizli
öznesi
The
hidden
subject
of
my
poem,
Adını
sormasınlar
bana
söyleyemem,
benimsin
sen
Don't
let
them
ask
your
name,
I
can't
say,
you're
mine.
İkram
ettin
bana
üç
gün
düşünüp
tek
bir
cümleyi
You
served
me
one
sentence,
after
three
days
of
thinking,
Tanımlarda
kalma,
sevda
darmadağan
olmak
gibi
Don't
stay
in
definitions,
love
is
like
being
shattered,
Ben
çözülüyordum,
sen
dibe
uzaya
uzayan
buzul
gibi
I
was
melting,
you
were
like
a
glacier
reaching
to
the
depths
of
space.
Yalnız
bana
ver
seni,
ben
israf
etmem
zerreni
Give
yourself
only
to
me,
I
won't
waste
a
bit
of
you,
Çok
kavga
izim
var
benim,
masum
değilim
sen
gibi
I
have
many
scars
from
fights,
I'm
not
innocent
like
you.
Sen
meleksin,
süt
kokan
bebek
gibi,
kapat
gözlerini
You're
an
angel,
like
a
milk-scented
baby,
close
your
eyes,
Nicedir
karanlıktayım,
gözümü
alıyor
farların
I've
been
in
the
dark
for
a
while,
the
headlights
hurt
my
eyes.
Seni
bi'
kibrit
kutusuna
koyup,
dizelerime
sakladım
I
put
you
in
a
matchbox
and
hid
you
in
my
verses,
Hüznüyle
kibritleri
ıslanan
kibritçi
kızın
Like
the
little
match
girl
whose
matches
got
wet
with
sadness,
Birer
birer
kavrulacak
helvamız,
biz
gömülmeden
Our
halva
will
roast
one
by
one,
before
we
are
buried.
Tedirgin
ettiğim
için
seni
affet
şimdiden
Forgive
me
now
for
making
you
uneasy,
Pişmanım
şiirselliğimden
I
regret
my
poetic
nature.
Ben,
ilk
defa
ve
son
defa
I,
for
the
first
and
last
time,
İstemiyorum
aşık
olmak
bir
daha
Don't
want
to
fall
in
love
again.
İnanamasan
da
kahramansın
bana
ve
masalıma
Believe
it
or
not,
you're
the
hero
of
my
story
and
me,
Ya
sen
peşime
takıl,
ya
bana
bi'
katil
kirala
Either
you
follow
me,
or
hire
a
killer
for
me.
Anlamı
yok
sensiz
hayatın
Life
has
no
meaning
without
you,
Günah
değil
ya,
insan
sever
It's
not
a
sin,
people
love.
Ateşe
ver,
yak
çakmağı,
Kolo
barut
yüklü
tanker,
muzafferi
sever
zafer
Set
fire,
light
the
lighter,
Kolo
is
a
powder-laden
tanker,
victory
loves
the
victor.
Aslında
bir
yansımaydın
aynaya
Actually,
you
weren't
a
reflection
in
the
mirror,
Küllü
aşığı
zırh-ı
cüzzü
haleler
göründü,
düştük
aşkına
Ashen
lover,
cuirass
halos
appeared,
we
fell
for
your
love,
Meğer
bi'
filmin
etkisinde
kalmakmışın
sadece
Turns
out
you
were
just
under
the
influence
of
a
movie,
Doldurulmuş
bi'
sincap
gibi,
susuyorsun
öylece
Like
a
stuffed
squirrel,
you're
silent
like
that.
Selam
söyle
dudaklarından
uçan
kelebeklere
Say
hello
to
the
butterflies
flying
from
your
lips,
Vitrin
mankeniydi,
gitti
geberik
gelin
de
She
was
a
mannequin
in
the
window,
she
left
as
a
lifeless
bride.
Ya
ben
bir
fazlalığım,
ya
da
var
bir
fazlalığım
Either
I'm
an
excess,
or
there's
something
extra
about
me.
Acıma
yıkıldım,
ayaklarımdan
beni
bi'
vapura
bağlayın
Pity
me,
I'm
shattered,
tie
me
to
a
ferry
from
my
feet,
Okyanus,
deniz
aştırın,
beni
ona
ulaştırın
Make
the
ocean,
the
sea
cross,
deliver
me
to
her.
Pencereden
sarkıtın,
düşsün
gariplere
paralarım
Hang
me
from
the
window,
let
my
money
fall
to
the
poor,
"Ben
sevmek
sen."
tarzanca
biliyo'sun
aşkı
bu
yüzden
"Me
love
you."
You
know
love
in
Tarzan
language,
that's
why,
Çok
sevdim
seni
ben
I
loved
you
so
much.
Ey
tertemiz,
her
dilde
sev
beni
sen
Oh,
pure
one,
love
me
in
every
language,
Şiirimin
gizli
öznesi
The
hidden
subject
of
my
poem,
Adını
sormasınlar
bana
söyleyemem,
benimsin
sen
Don't
let
them
ask
your
name,
I
can't
say,
you're
mine.
Benimsin
sen
You're
mine.
Benimsin
sen
You're
mine.
Benimsin
sen
You're
mine.
Benimsin
sen
(sen,
sen)
You're
mine
(you,
you)
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.