Paroles et traduction Kubat - Sobalarında Kuru Da Meşe
Sobalarında Kuru Da Meşe
Dry Oak Burns in Their Stoves
Sobalarında
kuru
da
meşe
yanıyor
efem
(yanıyor
efem)
Dry
oak
burns
in
their
stoves,
my
dear
(it
burns,
my
dear)
Sobalarında
kuru
da
meşe
yanıyor
efem
(yanıyor
efem)
Dry
oak
burns
in
their
stoves,
my
dear
(it
burns,
my
dear)
Yanıyor
da
Mehmet
ağam
da
üşümüş
de
donuyor
It
burns,
and
my
master
Mehmet
is
cold
and
shivering
Boncuklu
gelin
orta
yerde
dönüyor
da
dönüyor
The
beaded
bride
dances
in
the
middle,
whirling
and
twirling
Aslanım
da
efeler
vay
vaay
My
lion,
O
mighty
warriors,
oh-ho
Kar
mı
yağıyor
yar
Engümen′
in
dağına
efem
(dağına
efem)
Does
it
snow
on
Mount
Engümen,
my
darling
(on
Mount
Engümen)
Kar
mı
yağıyor
yar
Engümen'
in
dağına
efem
(dağına
efem)
Does
it
snow
on
Mount
Engümen,
my
darling
(on
Mount
Engümen)
Hadin
çıkalım
şu
dağların
başına
da
başına
Let
us
climb
to
the
top
of
the
mountain,
to
the
top
Mehmet
efem
de
oturudavermiş
efelerin
sağına
And
my
master
Mehmet
will
sit
at
the
right
hand
of
the
warriors
Aslanım
da
efeler
vay
vaay
My
lion,
O
mighty
warriors,
oh-ho
Aslanım
da
efeler
vay
vaay
My
lion,
O
mighty
warriors,
oh-ho
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Dp, Alpay Unyaylar
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.