Maestro feat. Burak Alkın - Söyle - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Maestro feat. Burak Alkın - Söyle




Söyle
Tell Me
Daha fazla (fazla) yorulursam (yorulursam)
If I get more (more) tired (tired)
Yürümeye yine devam, vageçemem inan
I'll keep walking, I can't give up, believe me
Daha fazla (fazla) yorulursam (yorulursam)
If I get more (more) tired (tired)
Yürümeye yine devam, vageçemem inan
I'll keep walking, I can't give up, believe me
Daha fazla (fazla) yorulursam (yorulursam)
If I get more (more) tired (tired)
Yürümeye yine devam, vageçemem inan
I'll keep walking, I can't give up, believe me
Daha fazla (fazla) yorulursam (yorulursam)
If I get more (more) tired (tired)
Yürümeye yine devam, vageçemem inan
I'll keep walking, I can't give up, believe me
Söyle! Kadere çalımı atmadık mı? Söyle!
Tell me! Didn't we outsmart fate? Tell me!
Karanlıkta sönen her ateşi yakmadık mı? Söyle!
Didn't we relight every fire extinguished in the darkness? Tell me!
Tribe giren o beyni uyuşturana gerçeği anlatmışım
I told the truth to the brainwashed one who joined the tribe
Aldanmışım yalanlarına ardıma bakmışım
I was deceived by her lies, I looked back
Ben çocukken çok safmışım
I was so naive as a child
Kanmışım! Badireler atlatmışım
I was fooled! I've weathered storms
Moruk dünya mayınlı arazi ben tankmışım
The world is a minefield, dude, I'm a tank
Düştüysem düştüm heveslenme piç
If I fell, I fell, don't get excited, bastard
Finalde pes etmeden ayağa hep kalkmışım
In the final, I always got up without giving up
Yorulsam da yıkılmam gururum kaldırır başı
Even if I'm tired, I won't collapse, my pride will hold my head up
Kimi zaman yatağıma yastık oldu soğuk kaldırım taşı
Sometimes the cold pavement served as my pillow
Adamlığın cebimdeki bozukluklara denktir
Manhood is equal to the change in my pocket
Yaktıysam ateşi o an dünyam gökkuşağından renkli
If I lit the fire, my world was as colorful as a rainbow
Hayat yordu beni ben kağıt kalemimle dertleştim
Life tired me, I confided in my paper and pen
Kimisi sonunu göremedi lan kimi kendine yer seçti
Some couldn't see the end, man, some chose their own place
Burda gençler okula değil sokakta köşe başına kaydolur
Here young people don't enroll in school, but on street corners
Hep karaya vuran umutlarıda liman bulamaz kaybolur lan
Hopes that always crash on the shore, they can't find a harbor, they get lost, man
Benim einstein kadar kaçık düşüncem, kağıtta kafiyem
My thoughts are as crazy as Einstein's, my rhymes are on paper
Varoşu anlatır dilim tam 32 bar harfiyen
My tongue tells the story of the ghetto, exactly 32 bars, letter by letter
Rüzgarım arkamdan eser önden değil
My wind blows from behind, not from the front
Hayat bi tiyatro sahnesi ve ben en önlerdeyim
Life is a theater stage, and I'm in the front row
Bir çoğu da ister Maes'ı devirmeyi
Many also want to overthrow Maes
Bende sık sık isterim loş olan boş bu yolda delirmeyi
I often want to go crazy on this dim, empty road
Siz sevinmeyin (sevinmeyin) fazla
Don't rejoice (rejoice) too much
Beni de başı boş sanma sakın
Don't think I'm a loose cannon
Çünkü ben sokakta evimdeyim
Because I'm at home on the street
Kimine keş bi serseriyim kimine doğru sözün kanıtı
To some, I'm just a bum, to others, I'm proof of the truth
Kahpeyi geçmişi adamınsa bakışları tanıtır kendini
If you're a man, your eyes will introduce you
Saçların gibi seyrelir umutların
Your hopes will thin like your hair
Unutmadım çocukken uçan hayallerim sanardım hep bulutları ben
I haven't forgotten, as a child, my flying dreams, I always thought they were clouds
Pespaye hikayelere seyre daldım yıllarca
I've been lost in shabby stories for years
Biliyorum en sonunda düşünmekten tırlatcam
I know I'll go crazy from thinking in the end
Harbiden içmekten değil moruk
Really, not from drinking, dude
Bi'gün mikrofonuma haykırmaktan ciğerlerimi patlatıcam
One day I'll burst my lungs screaming into my microphone
Daha fazla (fazla) yorulursam (yorulursam)
If I get more (more) tired (tired)
Yürümeye yine devam, vageçemem inan
I'll keep walking, I can't give up, believe me
Daha fazla (fazla) yorulursam (yorulursam)
If I get more (more) tired (tired)
Yürümeye yine devam, vageçemem inan
I'll keep walking, I can't give up, believe me
Daha fazla (fazla) yorulursam (yorulursam)
If I get more (more) tired (tired)
Yürümeye yine devam, vageçemem inan
I'll keep walking, I can't give up, believe me
Daha fazla (fazla) yorulursam (yorulursam)
If I get more (more) tired (tired)
Yürümeye yine devam, vageçemem inan
I'll keep walking, I can't give up, believe me






Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.