Paroles et traduction Mahsun Kırmızıgül - Göç

Göç

Hayrola hemşerim nerelisin nerden geldin
Sorma bana nerelisin ırgata adres sorulur mu ağam
Kurak topraklardan geldim bu şehre düştüm ekmek umut peşine

Peki sizin oralarda iş yok mu
Bizim oralarda fabrika mı var ağam
İş mi var ağam çalışak evimizi ocağımızı başımıza yıktılar

Bu büyük şehirleri kendimize mesken tuttuk ağam.
Ekmek için umut için yaşamak için
Yarınlar için ağam göç ettik buralara

Adım yalnızlıktır soyadım hüzün
Gurbet ırgatıyım can iki gözüm
Bozuktur şivemiz namustur sözüm
Ağla gönlüm ağla kendi haline

Ben bir Anadoğuluyum acıların oğuluyum
Beni hor görme arkadaş ben de Allah′ın kuluyum
Ben bir Anadoğuluyum acıların oğuluyum
Beni hor görme arkadaş ben de Allah'ın kuluyum

Bir okul olsaydı okurdum elbet
Bir toplum olsaydı oynardım elbet
Bir babam olsaydı gülerdim elbet
Ağla gönlüm ağla kendi haline

Ben bir garip doğuluyum acıların oğuluyum
Beni hor görme arkadaş ben de Allah′ın kuluyum
Ben bir garip doğuluyum acıların oğuluyum
Beni hor görme arkadaş ben de Allah'ın kuluyum

Bizim oralarda ışıklar yanmaz
Yoksul evimize bir aş uzanmaz
Ölsek de kimsenin haberi olmaz
Ağla gönlüm ağla kendi haline

Ben bir garip doğuluyum acıların oğuluyum
Beni hor görme arkadaş ben de Allah'ın kuluyum
Ben bir garip doğuluyum acıların oğuluyum
Beni hor görme arkadaş ben de Allah′ın kuluyum

Ben bir garip doğuluyum acıların oğuluyum
Beni hor görme arkadaş ben de Allah′ın kuluyum

Migration

Excuse me, countryside man, where are you from? Where did you come from?
Don't ask me where I'm from, my dear. Do you ask a porter for his address?
I came from barren lands, I came to this city in search of sustenance and hope

Well, aren't there any jobs over there?
Are there any factories over there, my dear?
Is there any work, my dear? We worked and worked, but they destroyed our homes and our lives!

We have made these big cities our home, my dear.
For bread, for hope, for life
For tomorrow, my dear, we migrated here

My name is loneliness, my surname is sadness
I'm a porter of exile, my dear
My dialect is broken, but my word is true
Cry, my heart, cry for your own sake

I'm an Anatolian, a son of pain
Don't look down on me, friend, I too am a servant of God
I'm an Anatolian, a son of pain
Don't look down on me, friend, I too am a servant of God

If there was a school, I would have studied, of course
If there was a community, I would have played, of course
If I had a father, I would have smiled, of course
Cry, my heart, cry for your own sake

I'm a strange eastern man, a son of pain
Don't look down on me, friend, I too am a servant of God
I'm a strange eastern man, a son of pain
Don't look down on me, friend, I too am a servant of God

The lights don't go on in our places
There's not a morsel of food for our poor home
Even if we die, no one will know
Cry, my heart, cry for your own sake

I'm a strange eastern man, a son of pain
Don't look down on me, friend, I too am a servant of God
I'm a strange eastern man, a son of pain
Don't look down on me, friend, I too am a servant of God

I'm a strange eastern man, a son of pain
Don't look down on me, friend, I too am a servant of God