maNga - Kandırma Kendini - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction maNga - Kandırma Kendini




Kandırma Kendini
Fool Yourself
Yanlızlığın doldururken içimi
As loneliness fills my heart
Izliyorum yavaşça gidişini
I calmly watch you leave
Görüyorum rüyanın bitişini
I see the dream end
Karanlığın içine usulca sinişini
Slowly sinking into the darkness
Günler, haftalar, aylar geçiyor
Days, weeks, months pass by
Acı veren gerçek her gün sensiz doğuyor
The painful truth is born every day without you
Bir el var sanki, beni yavaşça boğuyor
A hand slowly chokes me
Acı veren gerçek her gün sensiz doğuyor
The painful truth is born every day without you
Sen aslında sen, sen değilsin
You, you're not really you
Sendeki ben de ben değilim
The me inside you isn't me
Bir sen var bende senden farklı
There's a you inside me that's different from you
Bir ben var sende benden ayrı
There's a me inside you that's different from me
Kabul et artık o da tıpkı senin gibi
Accept it now, it's just like you
Sürdürüyor insan denen neslini
Continuing the human race
Kırıyor, vuruyor, yıkıyor, döküyor
Breaking, hitting, destroying, pouring
Söküyor, alıyor, kaçıyor, gidiyor
Taking out, taking away, running, going
Arar, sorar belki bulursun
Search, ask, maybe you'll find
Bulunca elbet durulursun
Once you find, you'll surely settle down
En sonunda gururuna kapılıp gider
Finally, your pride takes over and you leave
Kaybolursun
You'll disappear
Belki de hislerim oldu bir saplantı
Maybe my feelings turned into an obsession
Yavaşça öldüren bir bulantı
A slowly killing nausea
Acılarla dolu pis bir kalıntı
A dirty residue full of pain
Bitmez oldu lanet olası bu takıntı
This damned obsession has become endless
Günler, haftalar, aylar geçiyor
Days, weeks, months pass by
Acı veren gerçek her gün sensiz doğuyor
The painful truth is born every day without you
Bir el var sanki, beni yavaşça boğuyor
A hand slowly chokes me
Acı veren gerçek her gün sensiz doğuyor
The painful truth is born every day without you
Sen aslında sen, sen değilsin
You, you're not really you
Sendeki ben de ben değilim
The me inside you isn't me
Bir sen var bende senden farklı
There's a you inside me that's different from you
Bir ben var sende benden ayrı
There's a me inside you that's different from me
Kabul et artık o da tıpkı senin gibi
Accept it now, it's just like you
Sürdürüyor insan denen neslini
Continuing the human race
Kırıyor, vuruyor, yıkıyor, döküyor
Breaking, hitting, destroying, pouring
Söküyor, alıyor, kaçıyor, gidiyor
Taking out, taking away, running, going
Arar, sorar belki bulursun
Search, ask, maybe you'll find
Bulunca elbet durulursun
Once you find, you'll surely settle down
En sonunda gururuna kapılıp gider
Finally, your pride takes over and you leave
Kaybolursun
You'll disappear
Kandırma kendini
Fool yourself
Kandırma kendini
Fool yourself
Arar, sorar belki bulursun
Search, ask, maybe you'll find
Bulunca elbet durulursun
Once you find, you'll surely settle down
En sonunda gururuna kapılıp gider
Finally, your pride takes over and you leave
Kaybolursun
You'll disappear
Kandırma kendini
Fool yourself
Kabul et artık o da tıpkı senin gibi
Accept it now, it's just like you
Sürdürüyor insan denen neslini
Continuing the human race
Kandırma kendini
Fool yourself
Sen aslında sen, sen değilsin
You, you're not really you
Sendeki ben de ben değilim
The me inside you isn't me
Bir sen var bende senden farklı
There's a you inside me that's different from you
Bir ben var sende benden ayrı
There's a me inside you that's different from me
Kabul et artık o da tıpkı senin gibi
Accept it now, it's just like you
Sürdürüyor insan denen neslini
Continuing the human race
Kırıyor, vuruyor, yıkıyor, döküyor
Breaking, hitting, destroying, pouring
Söküyor, alıyor, kaçıyor, gidiyor
Taking out, taking away, running, going





Writer(s): yagmur sarigül


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.