Paroles et traduction Motive - Ölümsüz
Ne
için
ölebilirim,
ne
için
ölebilirim?
What
can
I
die
for,
what
can
I
die
for?
Bilgisayarın
arkasındaki
çocuk
dediğine
göre
yetenekliyim
According
to
the
kid
behind
the
computer,
I'm
talented
Yaşayan
hâlimle
beni
kabul
ettiklerini
göremeyebilirim
I
may
not
see
them
accept
me
in
my
lifetime
Kapanırsa
bu
bedenim,
yarın
kesin
ana
sayfana
düşebilirim
If
this
body
of
mine
shuts
down,
I'll
definitely
make
it
to
your
homepage
tomorrow
Hikâyen
bitince
gez
hikâyeleri,
suratımı
göreceğine
eminim
When
your
story
is
over,
go
and
look
up
stories,
I'm
sure
you'll
see
my
face
"Bu
çocuk
ne
kadar
yetenekli
değil
miydi,
bu
Motive
değil
mi?"
"Wasn't
this
kid
really
talented,
wasn't
this
Motive?"
Desteğin
için
teşekkür
ederiz,
biz
hayattaykеn
bunu
görebilirdik
Thank
you
for
your
support,
we
could
have
seen
this
while
we
were
alive
Şimdi
gencecik
bir
bеdenin
daha
bu
oyundan
çıkıp
gittiğine
sevin
Now,
rejoice
at
the
thought
of
another
young
body
exiting
this
game
Cenazem
kalabalık
olabilir,
hatırla
kardeşimiz
Vio
gibi
My
funeral
might
be
crowded,
remember
our
brother
Vio
Veyahut
bi'kaç
güne
mezar
başında
sadece
göreceğim
ailemi
Or
maybe
I'll
only
see
my
family
at
my
grave
in
a
few
days
Peki
ya
Moti,
korkuyo'
musun
ölümden?
So
Moti,
are
you
afraid
of
death?
Tupac
gibi,
Biggie
gibi
Like
Tupac,
like
Biggie
Besse'nin
sokakları
ölüm
peşinde
gibi
hissediyo'sun,
sıra
senin
The
streets
of
Besse
feel
like
death
is
after
you,
it's
your
turn
Paranoyaları
gerçeğe
çevir
(paranoyaları
gerçeğe
çevir)
Turn
paranoias
into
reality
(turn
paranoias
into
reality)
Beslemek
istiyo'dum
yeteneğimi,
bu
ara
korkuyorum
diyebilirim
I
wanted
to
nurture
my
talent,
lately
I
can
say
I'm
afraid
Allah'ım
bi'
kere
merhamet
et,
kalırım
uzak
dualarından
God,
show
me
mercy
once,
I'll
stay
away
from
your
prayers
Daha
da
yakınlaşabilmem
için
mi
yanına
çağırdın
kardeşimi?
Did
you
call
my
brother
to
your
side
so
that
I
could
get
even
closer?
Sahte
ortam,
yüzler,
hisler,
duygu
yok
Fake
environment,
faces,
feelings,
no
emotions
Bu
gündem
değişir,
unutur
gider,
kimsenin
hayrı
yok
This
agenda
changes,
forgets
and
disappears,
nobody's
good
Ben
ayaktayken
destek
çık
diye
yalvaracak
hâlim
yok
I
don't
have
the
guts
to
beg
you
to
support
me
while
I'm
alive
Sen
bunu
göçtüğümde
hatırlayacaksan
buna
ihtiyacım
yok
If
you're
going
to
remember
this
when
I
die,
I
don't
need
it
Sikimde
değil,
dinlemeyin
I
don't
give
a
damn,
don't
listen
Saçmalayamam,
bu
kesin
ve
net
I
can't
talk
nonsense,
this
is
definitive
Nasıl
tınladığım
değil,
önemli
olmalı
ritimler
üstüne
ne
söylediklerim
It
shouldn't
matter
how
I
sound,
what
I
say
over
the
rhythms
should
matter
Sıkıştır
kelimeleri
ve
olabildiği
en
anlamlı
hâline
getir
Compress
words
and
make
them
as
meaningful
as
possible
Bütün
yaptıklarım
ölünce
basit
bi'
hashtag
olabilmek
için
değil
Everything
I
do
is
not
to
become
a
simple
hashtag
when
I
die
Olmak
istiyorum
ölümsüz
(ölümsüz,
ölümsüz)
I
want
to
be
immortal
(immortal,
immortal)
Ha
ölümsüz,
bırak
gün
geceye
dönsün
(ha
dönsün,
dönsün)
Ha
immortal,
let
day
turn
into
night
(ha
let
it
turn,
turn)
Olmak
istiyorum
ölümsüz
(ölümsüz,
ölümsüz)
I
want
to
be
immortal
(immortal,
immortal)
Bırak
gün
geceye
dönsün,
bırak
gün
geceye
dönsün
Let
day
turn
into
night,
let
day
turn
into
night
Hep
bi'
açlıkla
başlardı
eskiden
o
günler
It
used
to
always
start
with
hunger
in
the
old
days
Artık
var
mesafe,
aç
geçirdiğim
onca
günden
Now
there
is
distance
from
all
those
hungry
days
Artık
üzülmek
değil
önemli,
her
dakika
gülmem
Now
worrying
is
not
important,
I
laugh
every
minute
Bu
güç
fuzuli
değil,
yok
edeceksen
gerekli
ölmem
This
power
is
not
futile,
if
you
are
going
to
destroy
it,
it
is
necessary
for
me
to
die
La
puşt
çizgini
bil,
bi'
tane
daha
çizeceksen
ünlem
La
bastard
know
your
line,
if
you're
going
to
draw
another
one,
exclamation
mark
Bakan
kusuru
değil,
yaptığımı
gör;
gam
yemeden
ölmem
The
inspector
is
not
faultless,
see
what
I
do;
I'll
die
without
worry
Her
an
bi'
puşt
gibi
yaşarsan
gerekebilir
ölmen
If
you
live
like
a
bastard
all
the
time,
you
may
need
to
die
Eve
herkesten
sonra
girdin
hep,
vicdanın
kör
bro
You
always
entered
the
house
after
everyone
else,
your
conscience
is
blind
bro
Sokakları
evden
daha
çok
sevdin
bak,
vicdanın
kör
bro
You
loved
the
streets
more
than
home,
look
your
conscience
is
blind
bro
Kulakların
köpekten
daha
güzel
işitti,
olma
kör
bro
Your
ears
heard
better
than
a
dog's,
don't
be
blind
bro
Şaraplar
yeminden
daha
çok
içildi,
bak
tek
kör
bu
Wine
was
drunk
more
than
oaths,
look
only
you
are
blind
Kattan
atlasam
mı
diye
düşündürtüyo'
bu
mahalle
kör
bro
This
neighborhood
makes
me
think
of
jumping
off
the
floor,
blind
bro
Kimisi
bilmeden
intiharda,
ot
güzel
ve
hep
masamda
Some
people
are
unknowingly
suicidal,
weed
is
beautiful
and
always
on
my
table
Derken
ciğerin
sönsün
de
asla
sen
ciğersiz
olma
So
let
your
liver
go
out,
but
you
should
never
be
heartless
Melodi
götürür
hep
bak,
arka
sokakları
ezberle
Melody
always
takes
you,
memorize
the
back
streets
Seni
her
götürdüğünde
melodi
ortada
rehbersiz
kalma
Don't
be
left
without
a
guide
when
the
melody
takes
you
everywhere
Herkes
ister
ilk
önce
doğsun
güneş
Everyone
wants
the
sun
to
rise
first
Kaybolsun
karanlıklar,
gözler
üstümde
diye
For
the
darkness
to
disappear,
because
the
eyes
are
on
me
Korkuyorum
uyanmaktan,
acaba
kim
olacak?
I'm
afraid
to
wake
up,
who
will
it
be?
Acaba
kim
olacak
yanımda
uyandığımda?
Who
will
be
by
my
side
when
I
wake
up?
Bedeli
ne
gezegen,
bedeli
ne
ki
bunun?
What
is
the
price
of
the
planet,
what
is
the
price
of
this?
En
sonucunda
kader
götürüyo'
bulduğunu
In
the
end,
fate
takes
what
it
finds
Bedeli
ne
yetenek,
bedeli
ne
mutluluk
What
is
the
price
of
talent,
what
is
the
price
of
happiness
Şarkımdan
çok
tutmasını
istiyorum
uykumun
I
want
my
sleep
to
be
more
popular
than
my
songs
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Tolga Serbes
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.