Paroles et traduction Mt Beyazkin - Ve Veda
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Bu
dünya
ben
değil
This
world
is
not
mine
Bu
dünya
kendinde
değil
This
world
is
not
in
itself
Ne
de
günde
bulduğu
Nor
the
reasons
found
in
the
day
Nedenleri
bilmek
istemezdi
kader
Fate
did
not
want
to
know
Sürgün
olurken
While
being
exiled
En
uzak
şehirlere
To
the
farthest
cities
Kırık
hayallerinin
üzerinde
yürüdüğün
On
your
broken
dreams
you
walk
Çıplak
ayaklarla
Barefoot
Utanmadan
veda
şarkıları
mırıldandığın
You
hum
farewell
songs
without
shame
Çatlak
dudaklarla
With
cracked
lips
Bahtına
hiç
aralıksız
yağan
katil
yağmurlarla
With
the
killer
rains
that
fall
endlessly
on
your
fate
Terk
et
şehri
tamam
susabilir
zaman
Leave
the
city,
it's
over,
time
can
be
silent
Masallar
anlatılan
en
mutlu
gecenin
The
happiest
night
in
which
fairy
tales
are
told
Huzur
sabahında
In
the
peaceful
morning
Yağmurdan
bir
çatı
arasına
saklanmış
A
sparrow
hidden
from
the
rain
in
an
attic
Bir
serçe
ıslığında
In
the
whistle
of
a
sparrow
Duvarlara
yazılmış
anlam
yüklü
satırlarla
With
meaningful
lines
written
on
the
walls
Terk
et
şehri
Leave
the
city
Tamam
zaman
tutabilir
kolundan
It's
over,
time
can
hold
you
by
the
arm
Ne
de
günde
bulduğu
Nor
the
reasons
found
in
the
day
Nedenleri
bilmek
istemezdi
kader
Fate
did
not
want
to
know
Sürgün
olurken
en
uzak
şehirlere
While
being
exiled
to
the
farthest
cities
Bitsin
bu
ızdırap
diye
beklenen
The
darkness
of
the
hours
that
are
expected
to
end
this
torment
Saatlerin
karanlığında
In
the
darkness
of
the
hours
Yıldızların
ışıldamak
için
For
the
stars
to
shine
Birbiriyle
savaştığı
boşlukta,
In
the
void
where
they
fight
each
other
Bir
düşüncenin
içinde
kayboluş
masalıyla
With
the
tale
of
getting
lost
in
a
thought
Terk
et
şehri
geri
dönme
ama
bil
Leave
the
city,
don't
come
back,
but
know
Bu
dünya
benim
değil
This
world
is
not
mine
Sayfalarca
iftira
yazılan
With
pages
of
slander
written
Ama
hiç
açılmayan
mektuplarla
But
with
letters
never
opened
Belki
yine
geri
döner
diye
Thinking
you
might
come
back
again
Düşünenlerin
yokluğunda
In
the
absence
of
those
who
think
so
Katil
kışların
soğuğuna
dayanamayan
Like
birds
without
conscience
Vicdansız
kuşlar
gibi
Unable
to
withstand
the
cold
of
the
killer
winters
Terk
et
şehri
geri
dönme
Leave
the
city,
don't
come
back
Bu
dünya
benim
değil
This
world
is
not
mine
Ne
de
günde
bulduğu
Nor
the
reasons
found
in
the
day
Nedenleri
bilmek
istemezdi
kader
Fate
did
not
want
to
know
Sürgün
olurken
en
uzak
şehirlere
While
being
exiled
to
the
farthest
cities
İlk
göz
ağrın
ilk
sevgin
ilk
yenilgin
ilk
kavga
Your
first
love,
your
first
love,
your
first
defeat,
your
first
fight
İlk
pişmanlığın
ilklerin
ilk
zaferin
ilk
madalya
Your
first
regret,
your
first
victory,
your
first
medal
Hiç
sapma
son
sürat
gittiğin
yolda
terk
et
şehri
Never
deviate
from
the
road
you
are
going
at
full
speed,
leave
the
city
Çünkü
ben
gelemem
ama
bil
Because
I
can't
come,
but
know
Bu
dünya
kendinde
değil
This
world
is
not
in
itself
Dargın
yürekler
barıştıran
gönlünün
battığı
ummanla
With
the
ocean
that
your
heart
has
sunk
into,
reconciling
the
angry
hearts
Önce
aşkım
sonra
düşmanım
dediğin
yalanla
With
the
lie
that
you
called
my
love
then
my
enemy
Belki
de
en
önemlisi
zamanı
alıp
yanına
Perhaps
most
importantly,
taking
time
with
you
Terk
et
şehri
ama
bil
Leave
the
city,
but
know
Bu
dünya
ben
değil
This
world
is
not
mine
Bu
dünya
kendinde
değil
This
world
is
not
in
itself
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Murat çam
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.