Paroles et traduction Nimet Bülbül - Arda Boyları

Arda Boyları

Arda boylarında kırmızı erik.
Arda boylarında kırmızı erik.
Helime'nin ardında on yedi belik.
Helime'nin ardında on yedi belik.
Ah annecim vah annecim yaktın ya beni.
Ah annecim vah annecim yaktın ya beni.
Bu genç yaşta denizlere attın ya beni.
Bu genç yaşta denizlere attın ya beni.

Alıverin feracemi annecim diksin.
Alıverin feracemi annecim diksin.
O gıymatlı İsmail'e kendisi gitsin.
O gıymatlı İsmail'e kendisi gitsin.
Uyan uyan a Recep'im senin olayım.
Uyan uyan a Recep'im senin olayım.
Ardalar aldı ya nerde bulayım.
Ardalar aldı ya nerde bulayım.

Arda boylarına ben kendim gittim.
Arda boylarına ben kendim gittim.
Dalgalar vurdukça can teslim ettim.
Dalgalar vurdukça can teslim ettim.
Ah annecim vah annecim yaktın ya beni.
Ah annecim vah annecim yaktın ya beni.
Bu genç yaşta denizlere attın ya beni.
Bu genç yaşta denizlere attın ya beni.

Arda Boyları

In Arda's fields, a red plum.
In Arda's fields, a red plum.
Behind Helime, seventeen valleys.
Behind Helime, seventeen valleys.
Oh my mother, oh my mother, you have burned me.
Oh my mother, oh my mother, you have burned me.
At this young age, you have cast me into the sea.
At this young age, you have cast me into the sea.

Bring me my cloak, mother, so that she may sew it.
Bring me my cloak, mother, so that she may sew it.
Let her take it to Ismail, who is so precious.
Let her take it to Ismail, who is so precious.
Awake, awake, my Recep, I will be yours.
Awake, awake, my Recep, I will be yours.
The Ardalar have taken him, where will I find him.
The Ardalar have taken him, where will I find him.

To Arda's fields, I went myself.
To Arda's fields, I went myself.
As the waves crashed, I gave up my life.
As the waves crashed, I gave up my life.
Oh my mother, oh my mother, you have burned me.
Oh my mother, oh my mother, you have burned me.
At this young age, you have cast me into the sea.
At this young age, you have cast me into the sea.