Paroles et traduction Oktay Kaynarca - Gülce / Kütahya'nın Pınarları
Gülce / Kütahya'nın Pınarları
Gülce / Kütahya's Fountains
Uçurumun
kenarındayım
Hızır
I
stand
on
the
precipice,
Hızır
Bi′
dilber
kalesinin
burcunda
In
the
tower
of
a
beauty's
castle
Vazgeçilmez
belaya
nazır
Staring
at
an
irresistible
disaster
Topuklarım
boşluğun
avcunda
My
heels
in
the
jaws
of
the
void
Derin
yar
adımı
çağırır
The
deep
abyss
calls
my
name
Kaldım
parmaklarımın
ucunda
I
am
frozen
on
the
tips
of
my
toes
Uçurumun
kenarındayım
Hızır
I
stand
on
the
precipice,
Hızır
Bi'
gamzelik
rüzgar
yetecek
A
single
gust
of
flirtatious
wind
will
suffice
Ha
itti,
beni
ha
itecek
To
push
me
over,
or
to
hold
me
back
Uçurumun
kenarındayım
Hızır
I
stand
on
the
precipice,
Hızır
Divan
hazır,
ferman
hazır,
kurban
hazır
The
divan
is
ready,
the
decree
is
ready,
the
sacrifice
is
ready
Güzelliğin
zulme
çaldığı
sınır
The
boundaries
of
beauty's
tyranny
Başım
döner,
beynim
bulanır
My
head
spins,
my
mind
clouds
El
etmez,
gel
etmez
She
makes
no
gestures,
she
issues
no
invitations
Gözleri
bir
red
Her
eyes
are
a
rejection
Bi′
davet
Also
an
invitation
Uzak
uzak
dolanır
Hovering
distantly
Mecaz
değil,
maraz
değil
Not
a
metaphor,
not
an
ailment
Semavi
bir
afet
A
celestial
catastrophe
Uçurumun
kenarındayım
Hızır
I
stand
on
the
precipice,
Hızır
Gülce
bi'
beyaz
sihir
Gülce
is
a
white
magic
Canıma
bedel
bi'
haz
A
treasure
worth
my
life
Name
nurdan
bi′
zehir
A
poison
with
an
illuminating
name
Arafat′ta
infaz
An
execution
at
Arafat
Bi'
tek
bakışıyla
suyum
ısınır
A
single
glance
from
her
and
my
blood
runs
cold
Güzelliğin
zulme
çaldığı
sınır
The
boundaries
of
beauty's
tyranny
Uçurumun
kenarındayım
Hızır
I
stand
on
the
precipice,
Hızır
Ben
fakir,
en
hakir,
bin
taksir
I
am
a
pauper,
the
lowliest
of
the
low,
with
countless
sins
Cahil
cesaretimi
alem
tanır
My
foolhardiness
is
known
throughout
the
world
Ateşten,
kalleşten
From
fire,
from
treachery
Mızrakla
gürzden
From
spears
and
maces
Dab
betül
arzdan
From
the
face
of
the
earth
Deccal′den,
yedi
düvelden
From
the
Dajjal,
from
the
seven
powers
Korku
nedir
bilmeyen
ben
I,
who
know
no
fear
Tir
tir
titriyorum
Gülce'den
I
tremble
in
terror
at
Gülce
Ödüm
patlıyor
Gülce′ye
bakmaktan
My
heart
skips
a
beat
at
the
sight
of
Gülce
Nutkum
tutuluyor,
ürperiyorum
My
words
fail
me,
I
shudder
Saniyeler
gözlerimde
birer
can
Each
second
is
a
life
in
my
eyes
Her
saniyede
bi'
can
veriyorum
And
with
each
second,
I
die
Salım
geldi,
musallaya
dayandı
My
time
has
come,
I
am
carried
to
the
prayer
mat
Mor
cepkenim
al
kanlara
boyandı
My
purple
vest
is
stained
with
crimson
blood
Mor
cepkenim
al
kanlara
boyandı
My
purple
vest
is
stained
with
crimson
blood
Seni
vuran
zalim
nasıl
dayandı?
How
could
the
tyrant
who
shot
you
endure
it?
Aman
aman
Vehbi,
öyle
böyle
olu
mu?
Oh
Vehbi,
is
this
fair?
Ah
ben
ölürsem
dünya
sana
kalır
mı?
If
I
die,
will
the
world
be
yours?
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): ömer Lütfi Mete, Traditional
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.