Onur Akın - Ne Olur Bir Sabah - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Onur Akın - Ne Olur Bir Sabah




Ne Olur Bir Sabah
Ne Olur Bir Sabah
"Bakmayın çekilen perdelerin,
"Don't be fooled by the drawn curtains,
Aydınlık oluşuna bu şehirde.
Because this city is full of light.
Renk renk desenlerine kanmayın
Don't fall for the colorful patterns,
Saklısında kimbilir kaç yüreği
Hiding countless broken hearts
Bu ayrılıklar, boğar.
These separations, they suffocate.
Kimbilir, ardına kadar susmuş ömürleri,
Who knows how many lives have been silenced forever,
Paslanmış ne çok kapı bekler!
How many rusty doors await!"
Hasretin gibi çarpıyorum kapıları.
Like your longing, I knock on doors.
Soluk soluğa atıyorum kendimi sokağa.
Out of breath, I throw myself into the streets.
Taşlarında izmaritlerimi ezdiğim kaldırımlar,
The sidewalks where I crush my cigarette butts,
Sicim bir yağmur altında .
Under a torrential rain.
Bir yanıtım yoktur,
I have no answers,
Seni soran açelyalara.
For the azaleas that ask for you.
Bir meyhane bulur beni.
A tavern finds me.
Beyaz keteni kirlenmiş masalar.
Tables with stained white linen.
Yorulmuş bir rakı alır beni.
A tired raki takes me in.
Kalbime seni sorar."
It asks my heart about you."
Ne olur bir sabah kapım çalınsa
Oh darling, if only you would knock on my door one morning,
Açınca gülüşün içime dolsa
And when I opened it, your smile would fill me.
Belki bir meyhane biraz da rakı
Maybe a tavern and some raki,
Sen türkü söylesen ben eşlik etsem
You sing a song and I'll accompany you.
"O an duracak zannederim bu gevezeyi,
"In that moment, I think I'll stop this chatter,
Sol kolumda bu aşkın uyuşmuş ağrısı
The numb pain of this love in my left arm
Otuzbeşlik ne ki,
Thirty-five is nothing,
Meyhaneci, yetmişlik getir!
Tavern keeper, bring me a seventy-five!
Tek başına gitmiyor zıkkım,
This poison won't go away on its own,
Kavunun tadı zehir
The taste of melon is bitter
Sen yoksun boynu bükük saatlerin
The hours are bent and broken without you
Bu akşam "dürüyemin güğümleri kalaylı",
Tonight, "May my jugs be tinned",
Gitmiyor be abla, değiştir şu bantı.
It doesn't go away, sister, change the tape.
"Bu ne sevgi ah, bu ne ızdırap
"Oh, this love, this agony,
Zavallı kalbim ne kadar harap"
My poor heart is so broken"
çalmıyor artık
It doesn't beat anymore,
öyle ya çoktan göçmüş abdullah yüce!."
Abdullah Yüce has long since passed away!"
Geceye su gibi dökülse sesin
If only your voice would pour down like rain on the night,
Bizimle hüzünlü türküler gülse
The sad songs would laugh with us,
Ellerin elimi bulsa ansızın
If your hands found mine suddenly,
Kalbimden kalbine çiçekler koşsa
Flowers would run from my heart to yours.





Writer(s): Ahmet Koc, Onur Akin, Mehmethan Disbudak, Aydin Ozturk


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.