Orkundk - Yemeğime Dadanma - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Orkundk - Yemeğime Dadanma




Yemeğime Dadanma
Don't Eat My Food
Canım sıkılacak bugün
I'm going to be bored today
İçimde kötü bir his var
I have a bad feeling inside
Yeni bi′ paket ceviz aldım
I bought a new packet of walnuts
Sakın ona dokunma
Don't you dare touch it
Benim
Mine
Gittim biraz odama, bilgisayar oynayayım dedim
I went to my room for a bit, to play on the computer
Oynuyorum, evet oynuyorum
I'm playing, yes I am
Sonra biraz karnım kazındı
Then my tummy started rumbling a little
Karnım, karnım, karnım
My tummy, tummy, tummy
Gittim sonra birazcık içeri
Then I went inside for a little while
Çekmeceyi açtım
I opened the drawer
Yok!
No!
Kimin aldığını biliyorum
I know who took it
Şimdi onun peşine gidiyorum
Now I'm going to go after him
Ben!
Me!
Evet evet, o benim kardeşim
Yes yes, that's my brother
Kardeş
Brother
Kardeş o kardeş
Brother oh brother
Kardeş o kardeş
Brother oh brother
N'apıyorsun dedim; n′apıyorsun?
What are you doing, I said; what are you doing?
Nerede bu ceviz?
Where are the walnuts?
Bilmiyorum
I don't know
Nasıl bilmiyorsun?
How do you not know?
Bilmiyorum
I don't know
Hasbinallah
Enough of this
Çekip yanına oturdum, nasıl ol'cak?
I sat right beside him, how is this going to work?
Kaskatıydım. Sakin, nasıl kalayım?
I was frozen. Calm, how can I be?
Karnım kazındı. Ve de sen, bardak taşırdın
My tummy was rumbling. And you, you were carrying a glass
Bu olaylar raslantısızdı, raslantısız!
These events were random, random!
Neyse bi' yemek söyledim. Bi′ yemek
Anyway, I ordered some food. Some food
Karnım doyacak bu sefer diyerek
This time my tummy will be full
Açlığım benzedi aynı diyete
My hunger was like a diet
Sonra bilgisayara döndüm giderek (-rek)
Then I went back to the computer (-ing)
Oynuyordum, oynuyordum oyunu
I was playing, playing my game
Karnım daha çok kazındı
My tummy was rumbling even more
Şimdi dedim kendime; "Nasılsın?"
Now I said to myself; "How are you?"
Hadi artık şu kapı çalınsın!
Come on already, that door should ring!
Zil çaldı sonra geldi baktım
The bell rang then, I came and looked
Evet onu aldım, aldım
Yes, I took it, took it
Yiyeceğim şimdi
I'm going to eat it now
Bandım, bandım
Finished, finished
Yemeği ağzıma attım
I shoved the food in my mouth
Kardeşim bana baktı
My brother looked at me
Dedi; "Bana kaldı mı?"
He said; "Is there any left for me?"
Kalmadı
No
Ama orada var
But there's some over there
Yok!
No!
Siktir git buradan ben yiyeceğim bunu
Get the hell out of here, I'm going to eat this
Git kendin hazırla, sinirlerim bozuk
Go and make your own, my temper's flared
Okuldan geldim yorgunum abi
I came home from school tired, dude
Bana da bıraksan biraz n′olur yani?
Can't you leave me a little bit of your food?
Sana acıyanın hali
Those who pity you
Beter olur vallahi
Whatever, it'll be worse
İyi ki sorduk ha bi' kere
Good thing we asked, huh
Biraz az yesen ölec′en sanki
If you ate a little less you wouldn't die, or something
Ben ekmek aldım hep
I've always bought the bread
Bu zamana kadar
Up until now
Evin abuk subuk işleri
All the silly chores of the house
Getir götür işleri
Running around doing things
Bana kitlendi
Stuck with me
N'olur biraz yemeğini versen?
Can you please give me some of your food?
N′olur lan?
Can you, please dude?
Al bunu, al bunu, git buradan
Take this, take this, get out of here





Writer(s): Orkun Doğanay Kömürgöz


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.