Paroles et traduction Ozbi feat. Ayfer Vardar - Anadolu

Anadolu

Burası için en güzel lafı Sadık hoca söylemişti kardeşim
Ne demişti?
Hayal kırıklığının başkenti demişti
Ben bi′ sevdaydım yüreğim maden
Zifiri karanlığım, lakin bana yanabilmek bahşedilmiştir be muhterem
Falancasının oğluyum, Zonguldaklıyım zaten önemi yok
Artık bana derler kömür tadında yanamayan kara matem
Saçlarımsa bi' fındık ağacı
Eskiden kraldım sarsıldıkça döküldüm ve düştü tacım
Bıçakla aşk kazındı göğsüme köklerim Girasun′a kiracı
Bitlerimi temizleyen annem öldü kelim, yitti inancım
Alnımsa kırışmış bi' çay tarlası
Sevdiğimin adı buluttu, kızımızın adıysa yağmur damlası
Rizeliyim, patlayıp kızımı kirletti Çernobil kazası
Ben de ilk isteyene verdim, çok güzeldi, azdı başlık parası
Şakaklarımdaki sinirin mührü Karadeniz
Haksızlığa karşı çatık, o yüzden alttan almayı çok beceremeyiz
Lakin kurnazın oyununa geldik, nereye gitti benim emeğim?
Patronun çarkı kırık, kimseye gösteremeyiz
Yâr bi' rüya meleği
Uçurtur onu insan emeği
Kırık kanada ölmüş demeyin
Güzelliğine doymak gerekir
Yâr kararmış feleği
Yalanla dolu bağlar yüreği
Asrılar onu vurmuş demeyin
Yanında durup öpmek gerekir
Ben bi′ aşktım, Angara ise sağ gözümün bebesi
Misket şarabımın mezesi, gücenme Ömer Hayyam′dır dedesi
Lakin bi' kere bulaştı gözüme siyasetin lekesi
Artık tek gördüğüm halktan saklanan yolsuz fezlekesi
E, tatlı bi′ Ege şivesi duyar sağ kulağım
Baharım güneşimdir üzüm bağında uçar gelinimin duvağı
Biraz İzmirliyim biraz Denizli, kirvemdir Kazdağı
Lakin gelinimin çığlığıyla yırtıldı kulak zarım
Sağ yanağım dile geldi "Ne olursan ol gel" dedi
Gelmediler, bi' Yunus geldi "Kim olmuş ki gelsin" dedi
Aşka semah dönerken kurudu Ney′i konuşturan dilim
Konyalıyım, bi' güvercin kondu yanağıma "Beni öldür" dedi
Akdeniz sağ yanıma değen cemre
Yaşamayı severdi içimde gülümseyerek uçuşan her zerre
Şimdi, ziyaretime gelin sahil kumuyla yapılan kabre
Çünkü ufku olan o koca deniz artık bi′ katre
Yâr bi' rüya meleği
Uçurtur onu insan emeği
Kırık kanada ölmüş demeyin
Güzelliğine doymak gerekir
Yâr kararmış feleği
Yalanla dolu bağlar yüreği
Asrılar onu vurmuş demeyin
Yanında durup öpmek gerekir
Ben hep bi' aşktım, sol gözüm, Pir Sultan Abdal
Dost dedim astılar, En-el Hak dedim ama yaktılar Madımak′ta
Sivaslıyım, ellerinde meşale ile gözümün akını akıtanlar
Sağ gözümün üstüne köşk kurmuş, her yemeğe çatal batırmakta
Sol kulağım bağlamanın sesine hayran
Kırkların kapısından "Cesaret" diye fısıldar Şah-ı Merdan
Düzgin Baba "Dersim" diye bağırır, gülümser Erzincan
Ama bağlamanın teli kopmuş, sürülmüş her bi′ can
Sol yanağımı Dicle öptü
Kendimi Paris'te hissettim, gel bi′ de içine dal dedi on gözlü köprü
Diyerbekirliyim zindanımda işkenceyle yakıldı türkü
Hevsel kadar yeşildi sakalım, kökünden devlet söktü
Ben bi' aşktım sol yanım doğu, sol yanım Mezopotamya
Mardin′de Süryaniyim, pamuk kokusuyum Toros Dağları'nda
Biraz Ermeniyim biraz Kırmançe le kıro, biraz da Zaza
Ben bi′ ölümsüzüm lakin iktidar hırsıyla öldürüldüğüm yasak
Yâr bi' rüya meleği
Uçurtur onu insan emeği
Kırık kanada ölmüş demeyin
Güzelliğine doymak gerekir
Yâr kararmış feleği
Yalanla dolu bağlar yüreği
Asrılar onu vurmuş demeyin
Yanında durup öpmek gerekir

Anatolia

My brother, the best words about this place were spoken by Sadık Hoca.
What did he say?
He called it the capital of disappointment.
I was a love, my heart a mine,
Pitch black darkness, but I was granted the ability to burn, my dear.
I am the son of so-and-so, from Zonguldak, it doesn't matter anyway.
Now they call me the black mourning that cannot burn like coal.
My hair is like a hazelnut tree,
I was once a king, I crumbled as I was shaken, and my crown fell.
Love was carved into my chest with a knife, my roots are tenants in Giresun.
My mother, who cleaned my lice, died, my word, my faith is gone.
My forehead is a wrinkled tea plantation,
My beloved's name is cloud, our daughter's name is raindrop.
I am from Rize, the Chernobyl disaster exploded and polluted my daughter.
I gave her to the first one who asked, she was beautiful, the dowry was small.
The Black Sea is the seal of the anger on my temples,
We frown upon injustice, that's why we're not very good at being understanding.
But we fell for the cunning man's game, where did my labor go?
The boss's wheel is broken, we can't show it to anyone.
My love is a dream angel,
Human labor makes her fly.
Don't say she's dead with a broken wing,
You need to be satiated with her beauty.
My love is the darkened fate,
Lies bind her heart.
Don't say centuries have struck her,
You need to stand by her and kiss her.
I was a love, and Angara is the pupil of my right eye,
The appetizer of my bead wine, no offense, Omar Khayyam is his grandfather.
But once the stain of politics got into my eye,
Now all I see is the corruption file hidden from the people.
Ah, my right ear hears a sweet Aegean accent,
My spring is my sun, the veil of my bride flies in the vineyard.
I am a little from Izmir, a little from Denizli, Mount Ida is my best man.
But my eardrum was torn by my bride's scream.
My right cheek spoke up, "Come whatever you are," it said.
They didn't come, a Yunus came and said, "Who has become that they should come?".
My tongue, which used to speak the Ney, dried up as it whirled in the Semah of love.
I am from Konya, a pigeon landed on my cheek and said, "Kill me."
The Mediterranean is the ember that touches my right side,
Every particle that flew inside me, smiling, loved to live.
Now, come visit my grave made of beach sand,
Because that great sea with a horizon is now just a drop.
My love is a dream angel,
Human labor makes her fly.
Don't say she's dead with a broken wing,
You need to be satiated with her beauty.
My love is the darkened fate,
Lies bind her heart.
Don't say centuries have struck her,
You need to stand by her and kiss her.
I was always a love, my left eye, Pir Sultan Abdal,
I called them friends, they hanged them, I said En-el Hak, but they burned them in Madımak.
I am from Sivas, those who drained the white of my eye with torches in their hands,
They have built a mansion on top of my right eye, sticking a fork into every meal.
My left ear is in love with the sound of the bağlama,
Şah-ı Merdan whispers "Courage" from the Forty's Gate.
Düzgün Baba shouts "Dersim," Erzincan smiles,
But the string of the bağlama is broken, every soul has been banished.
The Tigris kissed my left cheek,
I felt like I was in Paris, come on, dive into it, said the Ten-Eyed Bridge.
I am from Diyarbakır, the song was burned in my dungeon with torture.
My beard was as green as Hevsel, the state uprooted it.
I was a love, my left side is the east, my left side is Mesopotamia,
In Mardin, I am Assyrian, the scent of cotton in the Taurus Mountains.
I am a little Armenian, a little Kirmancî, and a little Zaza.
I am immortal, but the prohibition with which I was killed by the lust for power.
My love is a dream angel,
Human labor makes her fly.
Don't say she's dead with a broken wing,
You need to be satiated with her beauty.
My love is the darkened fate,
Lies bind her heart.
Don't say centuries have struck her,
You need to stand by her and kiss her.