Paroles et traduction Ozbi - Hayat
Hayat
beni
bıraktı,
ben
yürüdüm
Life
left
me,
I
walked
on
Yol
giderim,
yokuş
görünür
I
keep
going,
uphill
appears
Yine
kendimi
zorladım,
ruhumu
harladım
I
pushed
myself
again,
I
burned
my
soul
Korkmam
ki,
ruh
mu
ölü?
I'm
not
afraid,
is
the
soul
dead?
Hadi
vur
dibine,
hadi
çal
yenile
Come
on,
hit
it
hard,
come
on,
play
it
again
Gel,
girelim
yalanın
inine
Come,
let's
enter
the
lair
of
lies
Haksızlık
onun
düşer
cebine
Injustice
falls
into
its
pocket
Görmezden
gelenin
vay
haline
Woe
to
the
one
who
ignores
Güneşle
gelen
yağmuru
bekle
Wait
for
the
rain
that
comes
with
the
sun
Hüzünlerini
sil
at
gitsin,
huzur
yeşermekte
Wipe
away
your
sorrows,
let
them
go,
peace
is
blooming
Ruh
ermekte,
bedenlemekte
The
soul
is
melting,
becoming
one
with
the
body
Aklımız
seçimlerimize
her
gün
emretmekte
Our
minds
command
our
choices
every
day
Avuntular
gönlümün
içinde
canlanır
Consolations
come
alive
within
my
heart
Yaşlandığımı
bilsem
de,
kaybetmem
heyecanları
Even
if
I
know
I'm
getting
old,
I
won't
lose
my
excitement
Zaten
ömür
de
bir
gün
uğurlanır
Life,
too,
will
be
bid
farewell
one
day
Temennim
onurlarıyla
tanımak
insanları
My
wish
is
to
know
people
with
their
honor
Hayat,
içinden
geleni
söyle
bana
Life,
tell
me
what
comes
from
within
you
Çünkü
benim
içimden
gelir,
hükmederim
satırlara
Because
it
comes
from
within
me,
I
rule
the
lines
Aklımı
cezbedip
doğru
yolu
göster
ki
Captivate
my
mind
and
show
me
the
right
path
Kendimi
anlatırken
yanılmay;m
insanlara
So
I
won't
be
mistaken
when
I
explain
myself
to
people
Üstünlük
tasla,
ama
gerçeği
pasla
Boast
of
superiority,
but
rust
the
truth
Sen
yeter
ki
iste,
yerinde
sayma
Just
ask,
don't
stay
still
Yalanca
hastalanıp
benimle
kalsa
If
she
falls
ill
with
lies
and
stays
with
me
Mumuna
üflerim,
etrafımı
sarsa
I'll
blow
out
her
candle,
even
if
it
surrounds
me
Hayat
içinden
geleni
söyle
bana
Life,
tell
me
what
comes
from
within
you
Hayat
kanımdan
içeni
övme
bana
Life,
don't
praise
the
one
who
drinks
from
my
blood
Yine
sev
dedi,
sevmedim,
hayat
She
said
love
again,
I
didn't
love,
life
Yenilen
dedi,
duymadım,
evet
She
said
be
defeated,
I
didn't
hear,
yes
En
dibe
inip
boşluğa
daldım
I
went
down
to
the
bottom
and
plunged
into
the
void
Ama
çıkıyorum
bak
kalmadım
orda
But
I'm
coming
out,
look,
I
didn't
stay
there
Yine
gül
dedi
gülmedim,
hayat
She
said
laugh
again,
I
didn't
laugh,
life
Hadi
koş
dedi
koşmadım,
hayat
She
said
run,
I
didn't
run,
life
İstediğini
söyle,
daha
kendime
varamadım
Say
what
you
want,
I
haven't
reached
myself
yet
Olduğum
yere
çöktüm
I
collapsed
where
I
was
Körkütük
sarhoş
oldum
I
got
dead
drunk
Düştüm
yere
lakin,
yol
tutup
hep
dik
durdum
I
fell
to
the
ground,
but
I
always
stood
tall
Ama
bana
dünden
bahsetme
But
don't
talk
to
me
about
yesterday
Ruhumu
öteye,
beriye
hapsetme
Don't
imprison
my
soul
here
and
there
Geçmişin
gölgesini
resmedip
açtığım
beyaz
sayfaları
kirletme
Don't
depict
the
shadow
of
the
past
and
stain
the
white
pages
I
opened
Bırak
tepsiyi
kalsın
yerinde
Leave
the
tray
where
it
is
Onlar
beni
büyüttü,
izleri
ta
derinde
They
raised
me,
their
marks
are
deep
within
Yenilgilerimi
harmanlarım
bugünle
I
blend
my
defeats
with
today
İnandığımı
söylerim,
istersen
dinle
I'll
say
what
I
believe,
listen
if
you
want
Hayat
nerde
cevap
anahtarın?
Life,
where
is
the
answer
key?
Aradığımı
bulucam,
bağlansa
da
yollarım
I
will
find
what
I'm
looking
for,
even
if
my
paths
are
tied
Sıvadım
kolları,
tutmasa
da
ayaklarım
I
rolled
up
my
sleeves,
even
if
my
feet
don't
hold
Onurlu
kalmak
için
her
gün
hakka
adımı
sayıklarım
To
remain
honorable,
I
whisper
my
name
to
the
right
every
day
Evet
yalnızlığa
varan
kayıktayım
Yes,
I'm
on
the
boat
that
leads
to
loneliness
Derin
bi
ıssızlık
var,
herhalde
kayıptayım
There
is
a
deep
desolation,
I
guess
I'm
lost
Kollarım
yoruldu,
rüzgar
beni
unuttu
My
arms
are
tired,
the
wind
has
forgotten
me
Bir
kadın
aşkını
efkarımın
hapsine
katıptayım
I
am
adding
a
woman's
love
to
the
prison
of
my
sorrow
Ey
hayat,
nasıl
bir
denizdeyim?
Oh
life,
what
kind
of
sea
am
I
in?
Kızıla
boyanmış
gene
ufkun
çizgisi
The
horizon
line
is
painted
red
again
Kürekleri
hırpalayan
ellerimin
izindeyim
I
am
in
the
wake
of
my
hands
that
battered
the
oars
Umutsuzluğa
çeker
aşkın
kör
ezgisi
The
blind
melody
of
love
draws
me
to
despair
Beni
ağlarken
görme
artık
Don't
see
me
crying
anymore
Çünkü
hatıralarımı
bi′
gölde
bıraktım
Because
I
left
my
memories
in
a
lake
Evet
sevdim,
hem
de
harbiden
lakin
Yes,
I
loved,
truly,
but
Koskocaman
deniz
çekildi,
geldi
kuraklık
The
vast
sea
receded,
drought
came
Kendi
alevimde
kül
oldum
I
turned
to
ashes
in
my
own
flames
Yenilendiğimi
hissediyorum,
çünkü
gün
doğdu
I
feel
myself
renewing,
because
the
day
has
dawned
Yeşerdi
toprak,
evet
güneş
doğdu
The
earth
turned
green,
yes,
the
sun
rose
Çizgiler
belirdi,
acıya
alıştım
Lines
appeared,
I
got
used
to
the
pain
Hayat
içinden
geleni
söyle
bana
Life,
tell
me
what
comes
from
within
you
Hayat
kanımdan
içeni
övme
bana
Life,
don't
praise
the
one
who
drinks
from
my
blood
Yine
sev
dedi
sevmedim,
hayat
She
said
love
again,
I
didn't
love,
life
Yenilen
dedi,
duymadım,
evet
She
said
be
defeated,
I
didn't
hear,
yes
En
dibe
inip
boşluğa
daldım
I
went
down
to
the
bottom
and
plunged
into
the
void
Ama
çıkıyorum
bak
kalmadım
orda
But
I'm
coming
out,
look,
I
didn't
stay
there
Yine
gül
dedi,
gülmedim,
hayat.
She
said
laugh
again,
I
didn't
laugh,
life
Hadi
koş
dedi,
koşmadım,
hayat
She
said
run,
I
didn't
run,
life
İstediğini
söyle,
daha
kendime
varamadım
Say
what
you
want,
I
haven't
reached
myself
yet
Olduğum
yere
çöktüm
I
collapsed
where
I
was
Körkütük
sarhoş
oldum
I
got
dead
drunk
Düştüm
yere
lakin
yol
tutup
hep
dik
durdum
I
fell
to
the
ground,
but
I
always
stood
tall
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.