Paroles et traduction POS - Sizin için
Tüm
çaba
ve
paralar,
her
günüm
arama
içinde
kırmızı
bir
arabanın
ve
All
the
effort
and
money,
every
day
I
search
for
a
red
car
and
Elimde
sigara,
dönerim
arkama
böylece
seçerim
pirhanaları
Cigarette
in
hand,
I
turn
my
back,
that's
how
I
choose
my
shirts
İnanamadı
bu
gözlerim
gördüğüne
These
eyes
couldn't
believe
what
they
saw
Tüm
bunların
sebebi
özgürce
yaşamanız
içindir
bu
çocuk
öldüğünde
The
reason
for
all
this
is
for
you
to
live
freely
when
this
child
dies
Sizin
için,
sizin
İçin
For
you,
for
you
Tüm
bunlar
inan
ki
sizin
için
ve
All
this,
believe
me,
is
for
you
and
Sizin
için,
sizin
için
For
you,
for
you
Her
günüm
çalışma
sizin
için
ve
Every
day
I
work
is
for
you
and
Sizin
için,
sizin
için
For
you,
for
you
Ellerim
terliyor
sizin
için
ve
My
hands
sweat
for
you
and
Sizin
için
sizin
için
For
you,
for
you
Özgürlük
emin
ol
senin
içinde
Freedom,
believe
me,
is
within
you
Kankalar
yolunda,
beklerler
beni
bu
yolun
en
sonunda
Homies
on
the
way,
they
wait
for
me
at
the
end
of
this
road
Bıçaklar
sırtımda,
kazanmak
önüme
serili
ve
şeytan
gezer
hep
solumda
Knives
in
my
back,
winning
is
laid
out
before
me
and
the
devil
always
walks
on
my
left
Tozu
dumana
ve
dumanı
toza,
katarken
izlerler
bizleri
boşa
Dust
to
smoke
and
smoke
to
dust,
as
they
watch
us
in
vain
İsterler
listeden
inelim
işlerim
isteklerini
çıkarır
boşa
They
want
us
to
get
off
the
list,
my
work
makes
their
wishes
futile
Sağımda
yalnız
bitiremediğim
hislerim
kaldı
Only
my
unfinished
feelings
remain
on
my
right
Siklemediklerim
izbeye
daldı
yinede
onlardan
önce
ben
vardım
orda
Those
I
don't
give
a
damn
about
fell
into
the
den,
but
I
was
there
before
them
Kimseler
var
mı
civarda
görmedim
henüz
ben
kimseleri
Are
there
any
people
around?
I
haven't
seen
anyone
yet
Koşturuyoruz
dostlarımla
güneş
doğar
bize
geceleri
We
run
with
my
friends,
the
sun
rises
for
us
at
night
Sizin
için,
sizin
İçin
For
you,
for
you
Tüm
bunlar
inan
ki
sizin
için
ve
All
this,
believe
me,
is
for
you
and
Sizin
için,
sizin
için
For
you,
for
you
Her
günüm
çalışma
sizin
için
ve
Every
day
I
work
is
for
you
and
Sizin
için,
sizin
için
For
you,
for
you
Ellerim
terliyor
sizin
için
ve
My
hands
sweat
for
you
and
Sizin
için
sizin
için
For
you,
for
you
Özgürlük
emin
ol
senin
içinde
Freedom,
believe
me,
is
within
you
1 gencin
hayallerini
çalmaktan
daha
büyük
bi
suç
mu
var
Is
there
a
greater
crime
than
stealing
a
young
person's
dreams?
Emin
ol
hayallerim
için
çıkmaza
girdim
ve
uçuştular
Believe
me,
for
my
dreams
I
went
into
a
dead
end
and
they
flew
away
Dostalarım
uyuştular
yüz
hatları
bile
buruştu
lan
artık
My
friends
are
numb,
even
their
facial
features
are
wrinkled
now
İşleri
yoluna
koymak
için
kaygıları
uçurumdan
attım
To
get
things
right,
I
threw
my
worries
off
a
cliff
Karanlık
bu
taraf
arandık
günlerim
geçti
ve
kazandık
parayı
This
side
is
dark,
we
were
searched,
my
days
passed
and
we
earned
money
Vitesim
1 de
takılı
çocuklar
sevinçli
açmadık
arayı
My
gear
is
stuck
in
1st,
the
kids
are
happy,
we
haven't
opened
the
gap
Müzik
dırdırcı
bir
karı
umarım
bitmiştir
bu
gençlerin
balayı
Music
is
a
nagging
wife,
I
hope
these
young
people's
honeymoon
is
over
Sakalı
olmayanın
var
carteli,
villası
araba
ve
alayı
Those
without
a
beard
have
cartels,
villas,
cars,
and
mockery
Yanıyo
içim,
ilk
gün
ki
gibi
My
insides
are
burning,
like
the
first
day
Belada
başım,
gün
gözmez
işim
My
head
is
in
trouble,
my
work
is
unseen
Kin
dolu
gözlerim
sivrildi
dişim
My
eyes
are
full
of
hatred,
my
teeth
are
sharpened
Sürüklenmekten
yara
dolu
dizim
My
knees
are
wounded
from
being
dragged
Çabamın
hepsi
sizin
için
All
my
efforts
are
for
you
Bu
bokun
hasını
bilmen
için
So
you
know
the
truth
of
this
shit
Ne
kardeş,
ne
aile,
ne
para,
ne
hasım
Not
for
brother,
nor
family,
nor
money,
nor
enemy
Ne
de
ucuz
ortamlarınız
için
Nor
for
your
cheap
environments
Sizin
için,
sizin
İçin
For
you,
for
you
Tüm
bunlar
inan
ki
sizin
için
ve
All
this,
believe
me,
is
for
you
and
Sizin
için,
sizin
için
For
you,
for
you
Her
günüm
çalışma
sizin
için
ve
Every
day
I
work
is
for
you
and
Sizin
için,
sizin
için
For
you,
for
you
Ellerim
terliyor
sizin
için
ve
My
hands
sweat
for
you
and
Sizin
için
sizin
için
For
you,
for
you
Özgürlük
emin
ol
senin
içinde
Freedom,
believe
me,
is
within
you
Sizin
için,
sizin
için
For
you,
for
you
Gözlerim
kanlanır
sizin
için
ve
My
eyes
bleed
for
you
and
Sizin
için,
sizin
için
For
you,
for
you
Her
günüm
olaylı
sizin
için
ve
Every
day
is
eventful
for
you
and
Sizin
için,
sizin
için
For
you,
for
you
Bu
boku
yaparım
sizin
için
ve
I
do
this
shit
for
you
and
Sizin
için,
sizin
için
For
you,
for
you
Özgürlük
emin
ol
senin
içinde
Freedom,
believe
me,
is
within
you
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.