Patron - Nakit - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Patron - Nakit




Nakit
Cash
Sokaklarda polis, otoparkta mafya
Cops in the streets, mafia in the parking lot
Var binlerce manita ama godomanlar fazla
Thousands of chicks but too many madonnas
Modifiye arabalar ve kopartan basslar
Hot rods and booming bass
Bir de ayağının altında Avrupa ve Asya
Europe and Asia beneath your feet
Köprü ışıklarının içinde açık sun roof
Open sunroof in the bridge lights
Havada güzel yüzümü okşuyor İstanbul
Istanbul caresses my handsome face
Tatilde tüm düşünce kim ne derse hayhay
All worries gone on vacation, who cares what they say
Yeni neslinin aradığı şey aşk değil Wifi
New generation's looking for Wifi, not love
Kaptırma cüzdanını şehrin hırsızlarına (Alo)
Don't let the city's thieves get your wallet (Hello)
Rastlarsın yolda yeşilçamın yıldızlarına
You'll bump into old movie stars
Kırkında tıpkı baban oldun çalış rızkına bak
At forty, you're just like your dad, work and earn
Para seni kazanmasın, sen parayı kazan
Let money be your slave, don't let it enslave you
Burda biri senin peşindeyse iyi koş
If someone's after you here, you better run
Bu şehir kimine şarap, kimine vasabi sos
This city's like wine for some, wasabi sauce for others
Asabi boss
Bad-tempered boss
Yarış biter adios amigos
Race over, adios amigos
Yine bir gün, yeni bir gün, her gün aynı sürgün
Another day, a new day, every day the same exile
Sıkıntı ve bunalım, git para kazan düzgün
Troubles and depression, go earn some money, real money
Üç beş vakit mutlu, üç beş vakit üzgün
A little happy, a little sad
Alış buna, çalış cebe, üç beş nakit düşsün
Get used to it, work for the money, just to make a little cash
Alış buna, çalış cebe, üç beş nakit düşsün (Alış)
Get used to it, work for the money, just to make a little cash (Get used to it)
Alış buna, çalış cebe, üç beş nakit düşsün
Get used to it, work for the money, just to make a little cash
Alış buna, çalış cebe, üç beş nakit düşsün
Get used to it, work for the money, just to make a little cash
Alış buna, çalış cebe, üç beş nakit düşsün
Get used to it, work for the money, just to make a little cash
Bazı günler derim çekip gitmeliyim bi' yerlere
Some days I think I should just go somewhere
Dönüp de yaşamak yeter küçük bi' şehirde
Turn around and live in a small town
Aklımın kapısı vedalara açık
My mind's door is open to goodbyes
Stres uzak olsun bi' tek doğa bana yakın
Let stress be far, only nature is close to me
Ama yaşlandıkca öğrenirsin geçmişi özlemeyi
But as you get older, you learn to miss the past
Ölmeden Galata'dan bütün İstanbul'u görmeliyim
Before I die, I must see Istanbul from Galata
Beyoğlu yaşatır aşıklara eşsiz deneyim
Beyoglu gives lovers unique experiences
Düğün hiç eksik olmaz boğazda tebrik ederim
Weddings are never-ending on the Bosphorus, congratulations
Ticaretin hası burada mal sığmaz bavula
Trade is real here, goods don't fit in suitcases
Gece sonu mutlu sonlu masaj ve sauna
Massage and sauna at the end of the night, happy ending
Haha! Müziğiniz eski kolpa
Ha! Your music is old and lame
Bizimkisi Porsche, Honda
Ours is Porsche, Honda
Ekonomiye göre yükselir bütün tansiyon
Tensions rise with the economy
Pavyon, eğlence bir sürü istasyon
Pavilion, entertainment, lots of stations
Duvarlarda boya sanarsın animasyon
The paint on the walls looks like animation
Görme sokak sanatını bok yemiş Picasso
See the street art, Picasso's got nothing on it
Yine bir gün, yeni bir gün, her gün aynı sürgün
Another day, a new day, every day the same exile
Sıkıntı ve bunalım, git para kazan düzgün
Troubles and depression, go earn some money, real money
Üç beş vakit mutlu, üç beş vakit üzgün
A little happy, a little sad
Alış buna, çalış cebe, üç beş nakit düşsün
Get used to it, work for the money, just to make a little cash
Alış buna, çalış cebe, üç beş nakit düşsün (Alış)
Get used to it, work for the money, just to make a little cash (Get used to it)
Alış buna, çalış cebe, üç beş nakit düşsün
Get used to it, work for the money, just to make a little cash
Alış buna, çalış cebe, üç beş nakit düşsün
Get used to it, work for the money, just to make a little cash
Alış buna, çalış cebe, üç beş nakit düşsün
Get used to it, work for the money, just to make a little cash





Writer(s): Arda Gezer, Ege Erkurt


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.