Pit10 feat. Zey - Nişantaşı (feat. Zey) - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Pit10 feat. Zey - Nişantaşı (feat. Zey)




Nişantaşı (feat. Zey)
Nişantaşı (feat. Zey)
Aşklar aynı, sözler aynı
Loves are the same, words are the same
Nişantaşı'nda, Nişantaşı'nda
In Nişantaşı, in Nişantaşı
Aşklar aynı, sözler aynı
Loves are the same, words are the same
Nişantaşı'nda, Nişantaşı'nda
In Nişantaşı, in Nişantaşı
Olmayı denemeli biraz yapıcı çünkü
We should be constructive, should we try?
Gündüz ve gece gibi inatlaşırız
We argue like day and night
Dün sana sunmuşken tek taşını
Yesterday when I proposed to you
Bugün boşverip seçtin Nişantaşı'nı
Today you chose Nişantaşı
Buralarda güçlü olan en kalıcı
The strongest is the most enduring
Kazıyorum bitmiş aşkın enkazını
I'm digging the wreckage of our lost love
Son zamanlar yitirdim heyecanımı
Lately, I have lost my excitement
Çünkü sen bir turta gibi elmalısın
Because you are like an apple pie
İstiyordun su ama ben çöldüm
You wanted water but I was a desert
Gözlerin kalbinin aynasıysa körsün
If your eyes are the mirror of your heart, you are blind
Sana göre gidiyorken her şey dörtdörtlük
Everything was going great
Ötüyorsa tüm horozlar kimin bu çöplük?
Who is this trash if all the roosters are crowing?
Yenisini yarat hemen bir şans kaçınca
Create a new one as soon as you lose one
Iskalamaman gerek nişan alınca
You shouldn't miss it when you aim
Uzaklaş peşimden bir daha takılma
Leave me alone, don't follow me
Aradığın aşklar Nişantaşı'nda
You can find the love you're looking for in Nişantaşı
Aşklar aynı, sözler aynı
Loves are the same, words are the same
Nişantaşı'nda, Nişantaşı'nda
In Nişantaşı, in Nişantaşı
Aşklar aynı, sözler aynı
Loves are the same, words are the same
Nişantaşı'nda, Nişantaşı'nda
In Nişantaşı, in Nişantaşı
Güneş doğar gelip geçer kara gün
The sun rises, the dark days pass
İyileşirim olsa bile yara büyük
I will heal, even if the wound is big
Çektiğin ipim olur şimdi sana düğüm
Your string pulled will now be a knot for you
Para güç demek uçuruma paraşüt
Money means power, a parachute for the abyss
Değişir işler kafamdaki taç gibi
Things change like the crown in my mind
Bu benim haremim kapıları gir
This is my harem, open the doors and enter
Süzülür önümde bedenler
Bodies glide in front of me
Beyin bedava evet ama aşk değil
Brains are free, but love is not
Nişantaşı kabul ettim şantajı
Nişantaşı, I accepted your blackmail
İçinde geçmişimiz Louis Vuitton çantası
Our past is in your Louis Vuitton bag
Gidişat nasıl yitirdin şansları
What is the progress? You have lost your chances
Açtım kartları şimdi bakıp çatlasın
I have opened the cards, now take a look and burst
Çeksem de rest gelir arabulucu
Even if I call your bluff, a mediator will come
Dağıtacağını sanıyorken bütün karabulutu
When you think you will disperse the whole black cloud
Oynadığımız oyunun kuralları bana sorulur
The rules of the game we are playing are known to me
Çünkü tatlım burada bir tek para konuşur
Because darling, only money talks here
Aşklar aynı, sözler aynı
Loves are the same, words are the same
Nişantaşı'nda, Nişantaşı'nda
In Nişantaşı, in Nişantaşı
Aşklar aynı, sözler aynı
Loves are the same, words are the same
Nişantaşı'nda, Nişantaşı'nda
In Nişantaşı, in Nişantaşı






Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.