Paroles et traduction Porçay - Keşke Azınlık Olsaydım
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Keşke Azınlık Olsaydım
I Wish I Was a Minority
Kalbimin
bir
yanı
One
side
of
my
heart
Her
daim
boş
kaldı
Always
remained
empty
Hiçbir
zaman
alacak
bir
intikamım
ya
da
There
was
never
a
revenge
to
take
or
Gidecek
bir
yönüm
olmadı
A
direction
to
go
Hayat
okyanus
Life
is
an
ocean
Ben
ise
devasa
bir
kalyon
And
I
am
a
massive
galleon
Küreklerimi
çeken
bir
tayfam
yok
I
don't
have
a
crew
to
pull
my
oars
Beni
destekleyen
bir
rüzgar
yok
No
wind
to
support
me
Bir
şeylere
feda
olmak
için
To
sacrifice
for
something
Dünyaya
çok
mu
geç
gelmişim
Have
I
come
to
this
world
too
late?
Takımımız
kazanmış
Our
team
won
Ardından
oyuna
ben
girmişim
I
entered
the
game
after
Kazanacak
bir
şey
yok
There's
nothing
to
win
Kaybedecek
çok
şey
varmış
There
was
so
much
to
lose
Gidecek
yerim
kalmamış
I
have
nowhere
to
go
Her
an
evimden
kovulabilirmişim
I
could
be
kicked
out
of
my
house
at
any
moment
Keşke
azınlık
olsaydım
da
I
wish
I
was
a
minority,
baby,
Milletim
ezilmiş
olsaydı
My
nation
was
oppressed
Beni
ezen
ırktan
manita
bulup
I'd
find
a
girlfriend
from
the
race
that
oppresses
me
Ona
intikam
dolu
enjektörümü
boşaltsaydım
And
empty
my
revenge-filled
syringe
into
her
Keşke
azınlık
olsaydım
da
I
wish
I
was
a
minority,
baby,
Birbirimize
sahip
çıksaydık
We
would
stand
up
for
each
other
Belki
uzak
diyarlarda
Maybe
in
distant
lands
Belki
de
tenha
Or
maybe
secluded
Boş
sokaklarda
Empty
streets
Keşke
azınlık
olsaydım
da
I
wish
I
was
a
minority,
baby,
Milletim
ezilmiş
olsaydı
My
nation
was
oppressed
Beni
ezen
ırktan
manita
bulup
I'd
find
a
girlfriend
from
the
race
that
oppresses
me
Ona
intikam
dolu
enjektörümü
boşaltsaydım
And
empty
my
revenge-filled
syringe
into
her
Keşke
azınlık
olsaydım
da
I
wish
I
was
a
minority,
baby,
Birbirimize
sahip
çıksaydık
We
would
stand
up
for
each
other
Belki
uzak
diyarlarda
Maybe
in
distant
lands
Belki
de
tenha
Or
maybe
secluded
Boş
sokaklarda
Empty
streets
(Wish
I
was
a
minority)
(Wish
I
was
a
minority)
Boyun
ağrısı
çekenler
grubu
ya
da
The
group
of
people
with
neck
pain
or
Sezeryanla
doğanlar
ordusu
The
army
of
those
born
by
cesarean
Saçları
çabuk
yağlananlar
ekibi
The
team
of
those
whose
hair
gets
greasy
quickly
Sakalları
seyrekler
korosu
The
choir
of
those
with
sparse
beards
Küçük
bir
YouTube
kanalı
aboneleri
Subscribers
of
a
small
YouTube
channel
Düşük
ücretli
çalışan
kadrosu
The
low-wage
workers
squad
Amına
kodumun
o
çekik
gözlüleri
Those
fucking
slanted-eyed
people
Irkçı
bir
babanın
en
büyük
kabusu
The
biggest
nightmare
of
a
racist
father
Bir
şeylere
feda
olmak
için
To
sacrifice
for
something
Dünyaya
çok
mu
geç
gelmişim
Have
I
come
to
this
world
too
late?
Takımımız
kazanmış
Our
team
won
Ardından
oyuna
ben
girmişim
I
entered
the
game
after
Kazanacak
bir
şey
yok
There's
nothing
to
win
Kaybedecek
çok
şey
varmış
There
was
so
much
to
lose
Gidecek
yerim
kalmamış
I
have
nowhere
to
go
Her
an
evimden
kovulabilirmişim
I
could
be
kicked
out
of
my
house
at
any
moment
Keşke
azınlık
olsaydım
da
I
wish
I
was
a
minority,
baby,
Milletim
ezilmiş
olsaydı
My
nation
was
oppressed
Beni
ezen
ırktan
manita
bulup
I'd
find
a
girlfriend
from
the
race
that
oppresses
me
Ona
intikam
dolu
enjektörümü
boşaltsaydım
And
empty
my
revenge-filled
syringe
into
her
Keşke
azınlık
olsaydım
da
I
wish
I
was
a
minority,
baby,
Birbirimize
sahip
çıksaydık
We
would
stand
up
for
each
other
Belki
uzak
diyarlarda
Maybe
in
distant
lands
Belki
de
tenha
Or
maybe
secluded
Boş
sokaklarda
Empty
streets
Keşke
azınlık
olsaydım
da
(Boyun
ağrısı
çekenler
grubu)
I
wish
I
was
a
minority,
baby,
(The
group
of
people
with
neck
pain)
Milletim
ezilmiş
olsaydı
(yada
Sezeryanla
doğanlar
ordusu)
My
nation
was
oppressed
(or
The
army
of
those
born
by
cesarean)
Beni
ezen
ırktan
manita
bulup
(Saçları
çabuk
yağlananlar
ekibi)
I'd
find
a
girlfriend
from
the
race
that
oppresses
me
(The
team
of
those
whose
hair
gets
greasy
quickly)
Ona
intikam
dolu
enjektörümü
boşaltsaydım
(Sakalları
seyrekler
korosu)
And
empty
my
revenge-filled
syringe
into
her
(The
choir
of
those
with
sparse
beards)
Keşke
azınlık
olsaydım
da
(Küçük
bir
YouTube
kanalı
aboneleri)
I
wish
I
was
a
minority,
baby,
(Subscribers
of
a
small
YouTube
channel)
Birbirimize
sahip
çıksaydık
(Düşük
ücretli
çalışan
kadrosu)
We
would
stand
up
for
each
other
(The
low-wage
workers
squad)
Belki
uzak
diyarlarda
(Amınakodumun
o
çekik
gözlüleri)
Maybe
in
distant
lands
(Those
fucking
slanted-eyed
people)
Belki
de
tenha
(Irkçı
bir
babanın
en
büyük
kabusu)
Or
maybe
secluded
(The
biggest
nightmare
of
a
racist
father)
Boş
sokaklarda
Empty
streets
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Erkan Porçay
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.