Paroles et traduction Radikal - Mazinin İzi
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Mazinin İzi
Traces of the Past
Nereye
gidersem
anılar
peşimden
gelir
(Peşimden
gelir)
Wherever
I
go,
memories
follow
me
(Follow
me)
Biliyom
şimdi
ben
dönemem
yeniden
geri
(Yeniden
geri)
I
know
now,
I
can't
go
back
again
(Go
back
again)
Neleri
kiminle,
ne
kadar
yaşarız?
Değişken
geniş
(Değişken
geniş)
What,
with
whom,
and
for
how
long
we
live?
It's
all
variable
and
wide
(Variable
and
wide)
Dinledim
her
zaman
kalbimin
sesini,
verirken
direniş
I've
always
listened
to
my
heart,
resisting
while
giving
in
Dünyanın
en
uzun
gecesi
gibiyim,
istenmeyen
(İstenmeyen)
I'm
like
the
world's
longest
night,
unwanted
(Unwanted)
Mazimin
izi
var,
yeniden
sevemem
etkilenmeden
Traces
of
the
past
linger,
I
can't
love
again
without
being
affected
Çıkamam
derinden
yalnızlık
iyidir
hiç
gülümsemem
(Hiç
gülümsemem)
I
can't
escape
the
depths,
loneliness
is
good,
I'll
never
smile
(Never
smile)
İnsan
fobisi
bu
gerçekten
anlamaz
hiç
bilmeyen
(Hiç
bilmeyen)
This
is
a
real
human
phobia,
those
who
don't
know
won't
understand
(Won't
understand)
Sana
ne
nasılım,
senden
de
bana
ne
komalardayım
What
do
you
care
how
I
am,
what
do
I
care
about
you,
I'm
in
a
coma
Gerçekten
ne
kadar
zorludur
yeniden
toparlanması
It's
really
hard
to
recover
again
Durumlar
kendini
özletir
insana
kalp
yangını,
sokak
lambası,
kaldırım
taşı
(Kaldırım
taşı,
kaldırım
taşı)
Situations
make
you
miss
yourself,
a
heart
on
fire,
a
street
lamp,
a
pavement
stone
(Pavement
stone,
pavement
stone)
Olmayacak
hiç
bir
şey
eskisi
gibi
(Eskisi
gibi)
Nothing
will
ever
be
the
same
(The
same)
Saklasan
sırları
paylaşır
mazi
(Mazi)
Even
if
you
hide
secrets,
the
past
will
share
them
(The
past)
Arabadan
insem
de
yok
bisikletim
(Yok
bisikletim)
Even
if
I
get
out
of
the
car,
I
don't
have
my
bicycle
(Don't
have
my
bicycle)
Çocukluk
dünyanın
en
güzel
şeyi
(En
güzel
şeyi)
Childhood
is
the
most
beautiful
thing
in
the
world
(The
most
beautiful
thing)
Üzülmedim
desem
yalan
olur
inanma
bana
If
I
said
I
wasn't
sad,
it
would
be
a
lie,
don't
believe
me
Gördüklerim
yeter
ilaçlarla
yaşamalara
What
I've
seen
is
enough
to
live
on
medication
Hiç
kimsenin
gözü
kalmasın
bu
dertli
adamda
No
one
should
pity
this
sorrowful
man
Mazide
kalanlar,
unutacaklar
beni
orada
Those
who
remain
in
the
past
will
forget
me
there
Üzülmedim
desem,
yalan
olur
(İnanma
bana)
If
I
said
I
wasn't
sad,
it
would
be
a
lie
(Don't
believe
me)
Üzülmedim
desem,
yalan
olur
(İnanma
bana)
If
I
said
I
wasn't
sad,
it
would
be
a
lie
(Don't
believe
me)
Üzülmedim
desem,
yalan
olur
(İnanma
bana)
If
I
said
I
wasn't
sad,
it
would
be
a
lie
(Don't
believe
me)
Üzülmedim
desem,
yalan
olur
(Yalan
olur)
If
I
said
I
wasn't
sad,
it
would
be
a
lie
(It
would
be
a
lie)
Mazinin
izleri
lekedir
bırakır
yara
(Bırakır
yara)
Traces
of
the
past
are
stains
that
leave
wounds
(Leave
wounds)
Zamanla
kapanır
yaralar,
yara
bandıyla
falan
Wounds
heal
over
time,
with
band-aids
and
such
Unutarak
yaşamaya
alışıyor
nankörmüş
insan
da
(İnsan
da)
An
ungrateful
person
gets
used
to
living
by
forgetting
(Person)
Azalan
çoğalan
değişen
popülasyonlarına
To
their
diminishing,
multiplying,
changing
populations
Yürüdüm
yağmurlar
altında
ıslanarak
(Ey)
I
walked
in
the
rain,
getting
wet
(Hey)
Kaçımız
sırtından
yaralı?
Bi'
kaçımız
alçak
(Alçak)
How
many
of
us
are
wounded
in
the
back?
Some
of
us
are
low
(Low)
Paralı
askerler
masumu
oynucak
bu
bi'
tuzak
(Bu
bi'
tuzak)
Paid
soldiers
will
play
innocent,
it's
a
trap
(It's
a
trap)
Narsistin
biri
yeniden
yine
seni
gelecek
bulacak
Some
narcissist
will
find
you
again
in
the
future
Tekrardan
ibaret
hatalar
aslında
Mistakes
are
essentially
repetitions
Farkına
varmadan
geçecek
üstünden
altından
(Altından)
They'll
pass
over
and
under
you
without
you
noticing
(Under
you)
Maalesef
ölünmüyor
sanılır
mutluluk
kaybından
(Kaybından)
Unfortunately,
it's
believed
that
one
doesn't
die
from
the
loss
of
happiness
(Loss
of
happiness)
Kaç
tane
insan
var
atlayan
köprüden,
çatılardan
(Ey)
How
many
people
jumped
off
bridges
and
rooftops?
(Hey)
Cehennemi
boşaltıyo
dünyadaki
şeytanlar
(Şeytanlar)
Devils
in
the
world
are
emptying
hell
(Devils)
Zehirli
yılanlar
savaşta
hannibal
ressamlar
(Ressamlar)
Poisonous
snakes,
Hannibal
painters
at
war
(Painters)
Odamın
çizilmiş
duvarı
kırılan
tırnaklar
(Tırnaklar)
Scratched
walls
of
my
room,
broken
nails
(Nails)
Sıradaki
şarkıyı
çalacak
mazide
pikaplar
Record
players
from
the
past
will
play
the
next
song
Üzülmedim
desem
yalan
olur
inanma
bana
If
I
said
I
wasn't
sad,
it
would
be
a
lie,
don't
believe
me
Gördüklerim
yeter
ilaçlarla
yaşamalara
What
I've
seen
is
enough
to
live
on
medication
Hiç
kimsenin
gözü
kalmasın
bu
dertli
adamda
No
one
should
pity
this
sorrowful
man
Mazide
kalanlar,
unutcaklar
beni
orada
Those
who
remain
in
the
past
will
forget
me
there
Üzülmedim
desem,
yalan
olur
(İnanma
bana)
If
I
said
I
wasn't
sad,
it
would
be
a
lie
(Don't
believe
me)
Üzülmedim
desem,
yalan
olur
(İnanma
bana)
If
I
said
I
wasn't
sad,
it
would
be
a
lie
(Don't
believe
me)
Üzülmedim
desem,
yalan
olur
(İnanma
bana)
If
I
said
I
wasn't
sad,
it
would
be
a
lie
(Don't
believe
me)
Üzülmedim
desem,
yalan
olur
If
I
said
I
wasn't
sad,
it
would
be
a
lie
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Cem Develi, Gökhan Dönmez
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.