Revios - Kayıplar - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Revios - Kayıplar




Kayıplar
Losses
Beynimi kemiriyor bakteriler
Bacteria gnaws away at my brain
Bak deliren benim, onu yak yeniden
Look, I'm the one who's gone mad, ignite it again
Lan tepeden düşmüşüm ah demeden
Now I've fallen from the top without a cry
Beni yerden toplayıver
Pick me up off the ground
Sana perde arkasını gösteremem
I won't show you the show behind the scenes
Saklı olan ne varsa, gönder hemen
Whatever's hidden, send it to me right away
Yine yok bir neden, tabi kaydadeğer
Again, there's no reason, it's notable, of course
Birileri bir gün üzerine çizgi çeker
One day, someone will cross it out
Bir kere bu kara kutu gibi kafatasıma
Once I got stuck in this black box skull
Tıkılı kalıp çıkışımı bulacağım dedim
I said I'd get out by finding the exit
Bulamadım, ama yine de bu gidişe
I didn't find it, but even so to this fate
Bi sonuç olarak geleceğin ötesine geçip
As a result, I went beyond the future
Kendi düşlerimi yağmaladım
And pillaged my dreams
Düşlerin düşüşlerden arda kalır
Dreams remain after the falls
Bir yanı olsaydı, bak yapmazdım
If they had a side, look, I wouldn't do it
Yine yere çakılacağımı varsaydım
I assumed I'd crash again
Yolu yarıladım, ama yaralarım açık
I made it halfway, but my wounds are open
Soruları çivi gibi suratına çakıp
Hammering questions into your face like nails
Cevap arıyorsa biri derin düşüncelerine
If someone seeks answers to their deepest thoughts
Ona deli diyorlar hep, peşine de yazık
They always call him crazy, and then it's a pity
Hah ne kadar basit, birileri yol alıyor kuyuları kazıp
Oh, how simple, someone digs wells and moves on
Objektiflere poz veriyorum idam ediyor gibi suratımı asıp
I pose for the cameras, hanging my face like an execution
İçimde kayıplar var, tamamen kaybolursam
There are losses inside me, if I get completely lost
Zamanı durdur artık, elden bir şey gelmiyorsa
Stop time now, if there's nothing else you can do
İçimde kayıplar var, kaybolursam
There are losses inside me, if I get lost
Zihnimi sustur, hiçbir cümle yerini bulmuyorsa
Silence my mind, if no sentence can find its place
İçimde kayıplar var, tamamen kaybolursam
There are losses inside me, if I get completely lost
Zamanı durdur artık, elden bir şey gelmiyorsa
Stop time now, if there's nothing else you can do
İçimde kayıplar var, içimde kayıplar var
There are losses inside me, there are losses inside me
Ah içimde kayıplar var
Oh, there are losses inside me
Aah, bunu ben seçmedim
Oh, I didn't choose this
Seçme şansım olsa, dahi sence hiç ister miyim?
If I had the choice, do you think I'd ever want it?
Kara listemdeyim, analizlerime göre hep izlendiğim
I'm on my blacklist, according to my analysis, I'm always being watched
Algısına kapılmanız istem dışı
You didn't mean to get caught up in it
Ama kendi emeğime hiç pisler miyim?
But would I ever defile my own labor?
Arada sırada oluyor mu hislendiğim? Ha, bilmem
Does it happen sometimes, do I feel it? Ha, I don't know
Nefrete his der miyim?
Would I feel hatred?
Ama kaybım büyük
But my loss is great
Acı aklıma sinmiş, büyüyor bi' girdap gibi (bi' girdap gibi)
Pain has seeped into my mind, it's growing like a whirlpool (like a whirlpool)
Boşver beni, herkes kötüye de hoş der gibi
Forget me, everyone says bad things are good
Pislik yayılıyor kanser gibi, öfkem neşenizi gasp etmeli
Filth spreads like cancer, my anger should seize your joy
Belki de büyütüyor kasvet beni
Maybe it's the gloom that's making me bigger
Hadi iki şehir arasına hapset beni
Come on, lock me between two cities
Gözaltlarımda mat siyahın renk tonları
In my under-eye circles, the color tones of dull black
Yüz hatlarımda bu bitkinlik semptomları
In my features, these symptoms of exhaustion
Boşver beni, bunu ben seçmedim
Forget me, I didn't choose this
Dünya benim değil, ben buraya hoş gelmedim
The world is not mine, I'm not welcome here
Gözaltlarımda mat siyahın renk tonları
In my under-eye circles, the color tones of dull black
Yüz hatlarımda bu bitkinlik semptomları
In my features, these symptoms of exhaustion
Boşver beni, bunu ben seçmedim
Forget me, I didn't choose this
Dünya benim değil, buraya hoş gelmedim, ah
The world is not mine, I'm not welcome here, oh





Writer(s): Uğur Balcı


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.