Paroles et traduction Sagopa Kajmer feat. Kolera - Yarım Gönülle 1 Öpüş
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Yarım Gönülle 1 Öpüş
A Kiss With Half a Heart
Sagopa
Kajmer:
Sagopa
Kajmer:
Rüzgar
essin,
ümitlerin
serinlesin
Let
the
wind
blow,
let
your
hopes
cool
down
Tepe
taklak
olsun
güneşin
yaktığı
zemin
Let
the
ground
scorched
by
the
sun
turn
upside
down
Ben
bir
kalıp
buz.
Rap
dudaklarıma
vantuz
I
am
a
block
of
ice,
rap
is
a
suction
cup
on
my
lips
Lan
olum
bak
burası
koca
denizde
iki
kaşık
tuz
Hey
man,
look,
this
is
just
two
spoons
of
salt
in
the
vast
sea
Bedenimle
sevgili
olduğumdan
bu
yana
geçmiş
bir
dolu
sene.
It's
been
a
whole
year
since
I've
been
in
love
with
my
body.
Çok
ihanet
etmişim
bilmeden
zavallı
bene.
I've
betrayed
myself
so
much
without
knowing,
poor
me.
Caddeler
pişmanmış
beni
gördüklerine
The
streets
regret
seeing
me
Ağırlık
olmuşum
soğuk
kaldırımlar
üstünde,
et
dikende!...
I've
become
a
burden
on
the
cold
sidewalks,
flesh
on
thorns!...
Ben
ki
ben
de,
sen
ki
sen
de
güzelsin.
Me
being
me,
you
being
you,
we're
both
beautiful.
Sesim
tek
beden
de
gizlensin.
Let
my
voice
be
hidden
in
one
body.
Gözyaşlarım
raksa
koyulup
vecdetsin.
Let
my
tears
turn
into
a
dance
and
become
a
dervish.
Gönlüm
halden
hale
girmekte
feryatlarım
sema
etsin.
My
heart
is
going
through
changes,
let
my
cries
reach
the
heavens.
Kollarım
yazmakta
bitab
düştü
My
arms
are
tired
of
writing
Aç
uçan
akbabalar
haince
yavruyu
bölüştü.
Vultures
flying
open,
treacherously
dividing
the
young.
Sarı
selam
güneşim
onsuzlukla
üşüdü.
(tir
tir)
My
yellow
hello
sun
froze
with
absence.
(shivering)
Huzrum
asık
yüzüme
bakıp
tebessümle
gülüştü.
My
peace
looked
at
my
sullen
face
and
smiled
with
a
smile.
Benim
sabırla
aram
açık.
Kibirle
yatıya
kalanı
I
don't
have
a
good
relationship
with
patience.
The
one
who
sleeps
with
arrogance
Tutar
hıçkırık.
Hasımlarımın
kıçıkırık.
Grabs
sobs.
My
enemies
are
decrepit.
Güvenimin
beli
fıtık.
hazinelerim
sen
de
batık.
My
trust
has
a
herniated
disc,
my
treasures
are
sunk
in
you.
Saf
ve
duru.
Pure
and
clear.
Benim
adımı
rapin
oğlu
koydu
elim,
kaşım
çatık
Rap's
son
named
me,
my
hand,
my
eyebrows
are
furrowed
Bir
virüsüm
var
tam
salgınlık,
etrafın
sarılır
I
have
a
virus,
it's
a
full-blown
epidemic,
your
surroundings
are
enveloped
En
kalıcı
izler
yüzde
bırakılır.
The
most
permanent
marks
are
left
on
the
face.
Kafatası
dertlenir,
adı
batası
demlenir
The
skull
is
troubled,
the
name
of
the
evil
is
brewed
Sayın
bayım,
cehenneme
canın,
kurumalı
kanın!
Dear
sir,
your
life
to
hell,
your
clotted
blood!
Ellerimi
güneşte
ısıttım
bugün
I
warmed
my
hands
in
the
sun
today
Çünkü
benim
bildiğim
Because
as
far
as
I
know
İnsan
yaşadıkça
bir
hayal
inşa
ederdi
As
long
as
a
person
lived,
he
would
build
a
dream
Bence
en
önemli
isteği
kolay
yoldan
I
think
the
most
important
desire
was
the
easy
way
Elde
etmemekti
saadet,
onur.
Not
to
achieve
happiness,
honor.
Pazarlar
sanki
içime
kurulur
Markets
seem
to
be
set
up
inside
me
Akşamın
fakirliği
gündüzün
gürültüsüyle
yoğrulur
The
poverty
of
the
evening
is
kneaded
with
the
noise
of
the
day
Anne
böyle
kız
mı
doğrulur?
Mom,
is
this
how
a
girl
grows
up?
Özlemin
yüzümde
kavrulur,
kal
be
gitme
ne
olur
Longing
is
roasted
on
my
face,
stay,
don't
go,
please
Aylak
saat
durur.
The
idle
hour
stops.
Üzerime
düşme
önüme
düş
Don't
fall
on
me,
fall
in
front
of
me
Sindir
kırılır
kurulan
düş,
bir
masal
doğuş-ölüş
The
built
dream
is
broken
and
digested,
a
fairy
tale
birth-death
Bir
bilet
gidiş-dönüş,
yarım
gönülle
bir
öpüş
A
round-trip
ticket,
a
kiss
with
half
a
heart
Elime
düşme
bu
bir
dövüş,
tangır
tungur
düştü
kömüş
Don't
fall
into
my
hands,
this
is
a
fight,
the
ember
fell
with
a
thud
Ağız
torba
olda
büzüş.
Purse
your
lips
into
a
bag.
Ben
bilirdim
düşündüğümü
yapmayı
I
knew
how
to
do
what
I
thought
Seni
dışarı
çıkarıp
evinden,
dar
sokakta
boğmayı
Taking
you
out
of
your
house,
strangling
you
in
a
narrow
street
Bir
gece
ansızın
ya
da
açık
denize
atmayı
Throwing
you
into
the
open
sea
one
night
without
warning
Ben
bilirim
ardından
da
kendi
kafama
sıkmayı
I
know
how
to
shoot
myself
in
the
head
afterwards
Ancak
benim
bir
korkum
var
alemlerde
tek
But
I
have
only
one
fear
in
the
worlds
Alemlerde
rahmet
aynı
korku
içime
aşkı
saldı
Mercy
in
the
worlds,
the
same
fear
attacked
love
into
me
Klavuz
oldu
gemime
yutsun
dalgalar
bırak
beni
It
became
a
guide
to
my
ship,
let
the
waves
swallow
me,
leave
me
Tersten
esse
rüzgar
hoş,
benim
onunla
aram
iyi
The
wind
blowing
from
the
opposite
direction
is
pleasant,
I
have
a
good
relationship
with
it
En
miniktir
en
sevimli
mimiklerim
kelamın
miri
My
tiniest,
most
adorable
mimics
are
the
emir
of
my
word
Her
insan
sakar
ve
dengesizdi
kolay
kırdı
kalbi
Every
person
was
clumsy
and
unbalanced,
easily
breaking
their
heart
Dayanmaya
mecbur
muyum
sanki?
Am
I
obliged
to
endure
it?
Canımı
yakanın
canını
yaktım
1.
salon
godmother
2
I
hurt
the
one
who
hurt
me,
1st
living
room
godmother
2
Elimi
sıkmasın
alçaklar,
artıklar,
kaypaklar
Let
the
lowly,
the
leftovers,
the
slippery
ones
not
shake
my
hand
Sözümü
bölmesin
çakallar,
çatlaklar,
çiyanlar
Let
the
jackals,
the
cracks,
the
scorpions
not
interrupt
my
words
Gözünü
bağlamış
yasaklar,
yalanlar,
kaçaklar
Prohibitions,
lies,
fugitives
have
blindfolded
their
eyes
Kördüğüm
olmuş
kavşaklar
kafalayacaklar
Intersections
that
have
become
dead
ends
will
confuse
Bizi
haydutlar.
Us
bandits.
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.