Paroles et traduction Sagopa Kajmer - Anektod
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Sürç-i
lisan
eylediysem
affola...
Forgive
me
if
I
misspoke...
Kulaklarimda
gaf
dola,
şamar
yüzümde
iz
kala...
My
ears
filled
with
blunders,
a
slap
leaves
a
mark
on
my
face...
Ve
bir
çuval
da
incir
yerle
bir
de
olsa,
köle
bu
ruha
af
ara.
And
even
if
a
sack
of
figs
falls
to
the
ground,
this
enslaved
soul
seeks
forgiveness.
Suçlu
yok
zamanda,
bükük
boynuma
giyotin
olma...
There's
no
culprit
in
time,
don't
be
a
guillotine
to
my
bowed
neck...
Dilekçeler
kelepçe
yediler,
kanlı
macun
mecnunun
damaklarında...
Petitions
were
handcuffed,
bloody
paste
on
the
madman's
palate...
Kestim
şah
damarımı,
padişahın
huzrunda.
I
cut
my
carotid
artery,
in
the
presence
of
the
sultan.
Dalıp
giden
bu
şairin
gelir-geçerleriyle
melodi
oldu
söz
sana...
The
comings
and
goings
of
this
lost
poet
became
a
melody
for
you...
Patakla
ruhumun
karamsar
çocuklarını.
Spank
the
gloomy
children
of
my
soul.
Al
elinden
şekerli
elmalarını.
Take
away
their
sugared
apples.
Felek
çarkı
döndü
midem
altüst
oldu.
The
wheel
of
fortune
turned,
my
stomach
turned
upside
down.
Ben
nakit
bir
sevgiyim,
karşılıksız
hediyeyim,
susuz
bir
bedeviyim.
I
am
a
cash
love,
a
gift
without
return,
a
thirsty
Bedouin.
Ve
Sagopa
Key;
Rap'te
iç
karartan
ilk
buluş,
karanlık
zirvelerden
gün
doğuş.
And
Sagopa
Key;
Rap's
first
heart-wrenching
encounter,
a
sunrise
from
dark
peaks.
En
zor
anda
bir
devadır
hoş
sesin,
kendinle
utanmadan
konuş!...
Your
sweet
voice
is
a
cure
in
the
hardest
moment,
talk
to
yourself
without
shame!...
Konar
göçer
bir
kuş
gökkuşaklarında
behşuş...
A
nomadic
bird,
intoxicated
in
the
rainbows...
Ferasetim
verasetin,
şahadetin
şedit
cesaretim,
ve
bazı
bazı
hasretim
kendi
kendime...
My
discernment
is
my
inheritance,
my
testimony
is
my
fierce
courage,
and
sometimes
I
miss
myself...
Hakikatim,
ben
tam
isabetim,
hedeflerime
kenetim...
My
truth,
I
am
the
perfect
hit,
my
grip
on
my
goals...
Hocalarımın
gözüne
yansısın
faziletim...
May
my
virtue
reflect
in
the
eyes
of
my
teachers...
Yüzün
yüzüme
baka
baka
kızarır,
düzün
tersine
karışır...
Your
face
turns
red
as
you
look
at
me,
the
straight
mixes
with
the
reverse...
Ayağını
denk
al
ortam
marazlı.
Watch
your
step,
the
environment
is
sick.
Kollarında
ekstra
panik
taşı!...
Carry
extra
panic
in
your
arms!...
Hayata
anlamsız
gözlerle
bakma
şaşı!...
Don't
look
at
life
with
meaningless
eyes,
you
fool!...
Yüz
psikopattan
birinin
açık
kaşı...
The
open
eyebrow
of
one
of
a
hundred
psychopaths...
Çocukken
çizdiğim
resimlerde
iki
kuşa
selam
eden
güneş
vardı...
In
the
pictures
I
drew
as
a
child,
there
was
a
sun
saluting
two
birds...
Okyanusda
bir
Yunus
boğuldu,
gemiler
sarsıldı
ve
sonra
battı.
A
dolphin
drowned
in
the
ocean,
ships
were
shaken
and
then
sank.
Ruh
halime
egoist
psikolojilerinizi
aşılamaktasınız
neden?
Why
are
you
trying
to
instill
your
egoistic
psychologies
into
my
mood?
Aslında
ilk
çağdan
çok
blu
çağı
beni
ilgilendirendi...
Actually,
it
was
the
blue
age,
not
the
first
age,
that
interested
me...
3 sene
lisede
rehine
dönemi
geçirdim.
I
spent
3 years
as
a
hostage
in
high
school.
İlk
sigarayla
merabalaşmamda
kendimi
kabile
reisi
sanmıştım.
When
I
first
met
a
cigarette,
I
thought
I
was
a
tribal
chief.
Arkadaşım
bir
canavarmış...
malesef
çok
geç
anladım.
My
friend
was
a
monster...
unfortunately,
I
realized
it
too
late.
Çakmak
onun
ellerindeydi.
The
lighter
was
in
his
hands.
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.