Paroles et traduction Sagopa Kajmer - Dalgın
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Sagopa
Kajmer
– Dalgın
Şarkı
Sözü
Sagopa
Kajmer
– Distracted
Lyrics
Miktarıncayız,
karınca
kararıncayız
We
are
like
ants,
tiny
and
determined
Canımda
bir
can
saklıyız,
bi
kalpte
bin
his
saklarız
Within
me,
a
life
is
hidden,
a
thousand
feelings
reside
in
one
heart
Zahir
ve
batim
kavgamız
The
struggle
between
the
apparent
and
the
hidden
Dışarda
içte
saklınız
We
are
concealed
both
outside
and
within
Dışardan
nasipsiz,
içte
gizli
gizli
sakladıklarınız
Those
you
keep
hidden,
deemed
unlucky
from
the
outside
Kimseden
habersiz
sandıkladıklarınız
Those
you've
boxed
away,
unbeknownst
to
anyone
Gecikmiş
farkındalıklarımız
Our
delayed
awareness
Sahtekar
çıkarken
dürüst
sandıklarımız
Those
we
thought
were
honest,
revealed
as
deceivers
Acı
sözler
etmiş
arkamızdan
ağzını
balla
kapattıklarımız
Those
who
spoke
harsh
words
behind
our
backs,
their
mouths
sealed
with
honey
Hepsi
mız
mız
All
of
them
whining
Kötü
konuşmuş
ardımızdan
adını
iyi
andıklarımız
Those
who
spoke
ill
of
us,
whose
names
we
remembered
fondly
Kurtlanmış
topladığımız
fındıklarımız
The
hazelnuts
we
gathered,
infested
with
worms
Dağılsın,
defolsun
zındıklarınız
May
your
infidels
scatter
and
vanish
Hak
yiyenler
çıksın
midenizden
tıkındıklarınız
May
those
who
devour
your
rights,
emerge
from
your
stomach
Ver
de
yansın
Let
it
burn
Toz
değmesin
üzerine
diye
sakındıklarımız
Those
we
protected,
fearing
even
dust
might
touch
them
Tozu
dumana
katan
yıkık
binalarınız
Your
ruined
buildings,
turning
dust
into
smoke
O
tozdan
geriye
kalan
bizim
çatlak
dudaklarımız
From
that
dust,
all
that
remains
are
our
cracked
lips
Patlak
ciğerimiz,
sağlam
ayaklarımız,
duysun
kulaklarınız
Our
burst
lungs,
our
strong
legs,
let
your
ears
hear
Geri
dönmek,
ışığa
bakmak
ne
güzel,
ne
güzel
ne
güzel
To
return,
to
look
at
the
light,
how
beautiful,
how
beautiful,
how
beautiful
Dayandım,
dağıldım,
dayandım
I
endured,
I
fell
apart,
I
endured
Seyir
aldım,
seyre
daldım,
daldım,
daldım
daldım
I
set
sail,
I
drifted
into
contemplation,
I
drifted,
I
drifted,
I
drifted
Dayandım,
dağıldım,
dayandım
I
endured,
I
fell
apart,
I
endured
Geri
dönmek,
ışığa
bakmak
ne
güzel,
ne
güzel
ne
güzel
To
return,
to
look
at
the
light,
how
beautiful,
how
beautiful,
how
beautiful
Dayandım,
dağıldım,
dayandım
I
endured,
I
fell
apart,
I
endured
Seyir
aldım,
seyre
daldım,
daldım,
daldım
daldım
I
set
sail,
I
drifted
into
contemplation,
I
drifted,
I
drifted,
I
drifted
Dayandım,
dağıldım,
dayandım
I
endured,
I
fell
apart,
I
endured
Bugün
eğer
yapmazsam
olurum
yarın
pişman
If
I
don't
do
it
today,
I'll
regret
it
tomorrow
Dediklerini
yaptığı
için
olabilir
insan
yarın
pişman
One
might
regret
tomorrow
for
doing
what
they
said
Eğer
yoksa
fikir
yönetilirsin
ve
başkalarının
yönlerine
karışırsın
If
you
lack
opinion,
you'll
be
controlled
and
entangled
in
the
directions
of
others
İşte
o
zaman
başkalaşırsın
That's
when
you
transform
into
someone
else
Bi
kere
başlarsan
söylemeye
yalan
Once
you
start
telling
a
lie
Onu
bırakamaz
ve
yalanlar
söylemeye
kolay
alışırsın
You
can't
stop
and
you
easily
get
used
to
telling
lies
Hayatın
koçu
olmaz,
o
ele
üstte
durmaz
iner
Life
has
no
coach,
it
doesn't
stay
above,
it
descends
Serçeler
gibidir
insanlar,
ilelebet
uçmaz
düşer
People
are
like
sparrows,
they
don't
fly
forever,
they
fall
Kötü
sondan
kaçılmaz
k
enseler
kader
kaçarken
There's
no
escaping
a
bad
ending,
even
when
necks
flee
from
fate
Güneş
yine
batar
güzel
bir
çiçek
açarken
The
sun
sets
again
as
a
beautiful
flower
blooms
Renk
beyaza
döner
oysa
sen
siyahta
yaşarken
The
color
turns
to
white,
while
you
live
in
black
Kapın
başkalarınca
çalınmaktan
korkarken
While
you
fear
your
door
being
knocked
by
others
Varsa
da
hayat
çoğu
zaman
aynılıklara
Even
though
life
often
consists
of
similarities
Zaman
ve
kader
kasırgası
savurur
farklılıklara
The
hurricane
of
time
and
fate
scatters
us
into
differences
Giden
dayanır
ayrılıklara
Those
who
leave
endure
separations
Kalan
sarılır
kendinden
geriye
kalan
kalıntılara
hem
de
sıkıcana
Those
who
stay
cling
to
the
remnants
left
behind,
tightly
Yanlış
anlaşılmaktan
korktuğundan
hiç
de
doğru
anlaşılamadın
Fearing
misunderstanding,
you
were
never
truly
understood
Çıka
bata
görülürken
acı
sirke
tadın
Your
bitter
vinegar
taste
was
evident
as
you
stumbled
Anladıkları
şey
yanlışsa
doğrusunu
onlara
sunmalısın
If
their
understanding
is
wrong,
you
must
present
the
truth
to
them
İhtiyaçları
yoksa
susmalısn
If
they
don't
need
it,
you
should
remain
silent
Geri
dönmek,
ışığa
bakmak
ne
güzel,
ne
güzel
ne
güzel
To
return,
to
look
at
the
light,
how
beautiful,
how
beautiful,
how
beautiful
Dayandım,
dağıldım,
dayandım
I
endured,
I
fell
apart,
I
endured
Seyir
aldım,
seyre
daldım,
daldım,
daldım
daldım
I
set
sail,
I
drifted
into
contemplation,
I
drifted,
I
drifted,
I
drifted
Dayandım,
dağıldım,
dayandım
I
endured,
I
fell
apart,
I
endured
Geri
dönmek,
ışığa
bakmak
ne
güzel,
ne
güzel
ne
güzel
To
return,
to
look
at
the
light,
how
beautiful,
how
beautiful,
how
beautiful
Dayandım,
dağıldım,
dayandım
I
endured,
I
fell
apart,
I
endured
Seyir
aldım,
seyre
daldım,
daldım,
daldım
daldım
I
set
sail,
I
drifted
into
contemplation,
I
drifted,
I
drifted,
I
drifted
Dayandım,
dağıldım,
dayandım
I
endured,
I
fell
apart,
I
endured
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): yunus özyavuz
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.