Paroles et traduction Sagopa Kajmer - Galiba (Groove Mix)
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Galiba (Groove Mix)
Galiba (Groove Mix)
Bu
ikilemlerin
arkasında
çok
şey
var
There's
so
much
behind
these
dilemmas
Hiç
bir
şey
bir
neden
değilki
Nothing
is
a
reason
Ama
hak
ettğimi
düşündüğümde
hiç
de
adil
değilki
But
when
I
think
I
deserve
it,
it's
not
fair
at
all
Sen
nesin
ve
kimsin?
What
and
who
are
you?
Sal
yaralı
balıkları
gitsin,
misina
artık
çok
gergin
Let
the
wounded
fish
go,
the
line
is
too
tight
now
Ister
istemez
her
şeyim
sende
rehin
Inevitably,
everything
I
have
is
hostage
to
you
Ne
yanlış
bir
karar
masası,
sen
ne
kötü
bir
hakimsin
What
a
wrong
decision
table,
what
a
bad
judge
you
are
Bu
ne
zor
bi
dosya,
sen
ne
kolay
bir
kararsın
What
a
difficult
file
this
is,
what
an
easy
decision
you
are
Senden
görünmüyor
önüm,
meğer
ne
kolaymış
fikri
ölüm
I
can't
see
ahead
of
you,
how
easy
the
thought
of
death
was
Hep
anlatırdı
sevdiklerim:
"Böyleyken,
böyle
olur.
Söz
söylenir,
göz
dolar,
Haziranlar
Şubat
olur!"
My
loved
ones
always
used
to
say:
"This
is
how
it
is,
this
is
how
it
becomes.
Words
are
spoken,
eyes
fill,
Junes
become
Februarys!"
Ihtimallerimi
düşünürüm
ve
ihmallerimi
yoklarım
I
think
about
my
possibilities
and
I
examine
my
neglect
Içimden
ayrılık
şarkıları
bestelerim
ve
söylerim
I
compose
and
sing
separation
songs
from
within
Ben
deli
dolu
biriyim,
ama
şu
an
sadece
doluyum
I
am
a
crazy
person,
but
right
now
I
am
just
full
Kırılmış
bir
sağ
kolum
My
right
arm
is
broken
Gönlü
bir
hayli
kırık,
yapayalnız,
bomboş
bir
yolum
(ben)
My
heart
is
quite
broken,
I
am
all
alone,
my
path
is
empty
(me)
Beni
arayan
orda
bulur,
sözün
bittiği
yerde
bekliyorum
Those
who
seek
me
will
find
me
there,
I
am
waiting
where
the
words
end
Canım
malum,
yarım
eksik,
bu
kadar
mı
kolay
çeker
insan
sevdiğinin
şakaklarına
tetik
My
dear
is
known,
half
missing,
is
it
that
easy
for
a
person
to
pull
the
trigger
on
their
beloved's
temples
Sanki
sen
bir
avcı,
bense
infalak
eden
keklik
As
if
you
are
a
hunter
and
I
am
a
detonating
partridge
Vakit
durdu,
bu
acı
beni
boğdu,
bittim
şimdilik
Time
stopped,
this
pain
choked
me,
I'm
done
for
now
Ama
galiba,
bütün
bu
olanlara
dayanamam,
ama
hazırım
But
I
guess,
I
can't
stand
all
this,
but
I'm
ready
Sen
giderken
adımlarını
sayarım
I
will
count
your
steps
as
you
leave
Heyhat!
Ne
yazık
seni
yanlış
tanıdım
sanırım
Alas!
Unfortunately,
I
think
I
misjudged
you
Ama
galiba,
bütün
bu
olanlara
dayanamam,
ama
hazırım
But
I
guess,
I
can't
stand
all
this,
but
I'm
ready
Sen
giderken,
adımlarını
sayarım.
Heyhat!
I
will
count
your
steps
as
you
leave.
Alas!
Ne
yazık,
seni
yanlış
tanıdım
sanırım
Unfortunately,
I
think
I
misjudged
you
Üzerime
yıkılan
yüksek
apartmanlar,
bana
söylenmiş
gibi
çalan
şarkılar
High-rise
apartments
collapsing
on
me,
songs
playing
as
if
they
were
told
to
me
Bitmeyen
derin
hasret
ve
geçmeyen
zaman
(an)
Endless
deep
longing
and
time
that
doesn't
pass
(moment)
En
dibini
ancak
senin
bildiğin
o
dipsiz
kuyu,
defol
git
şimdi
rahat
uyu
That
bottomless
well
that
only
you
know
the
bottom
of,
get
the
hell
out
of
here
and
sleep
comfortably
now
Ya
biriktirdiğim
onca
yarınlık,
ben
yarımken
yarınla
bu
gün
arasında
nedir
farklılık?
And
all
the
tomorrows
I
have
accumulated,
what
is
the
difference
between
today
and
tomorrow
when
I
am
half?
Senden
varan
güller,
artık
rayihasız
The
roses
that
reach
from
you
are
now
odorless
Ben
uslu
çocuk
sen
arsız
I
am
a
good
boy,
you
are
shameless
Sensiz
yerim
yurdum
yokmuş
gibi,
ben
diyarsız
As
if
I
have
no
place
or
homeland
without
you,
I
am
speechless
Herkes
bana
bakıyormuş
gibi,
ama
herşey
normal
As
if
everyone
is
looking
at
me,
but
everything
is
normal
Sorulan
sorular
en
çok
acı
veren,
her
yerden
sual
The
most
painful
questions
asked,
questions
from
everywhere
Ben
bir
aç,
sense
tok
misal,
sen
olmadan
ne
işe
yarar
en
güzel
kumsal,
ne
olur
gitme
kal
I
am
hungry,
you
are
full,
for
example,
what
good
is
the
most
beautiful
beach
without
you,
please
don't
go,
stay
Bir
tek
özlemleri
deviremedim
şu
ince
bileklerimle,
geriye
kalan
herşeyi
yıktım,
fena
yaptım
I
couldn't
overthrow
only
my
longings
with
these
thin
wrists,
I
destroyed
everything
else,
I
did
it
badly
En
güzeli
unuttum,
defalarca
tekrarladım
kendimi,
her
yeni
gün
için
I
forgot
the
most
beautiful,
I
repeated
myself
over
and
over
again,
for
each
new
day
Ama
her
yeni
gün
eskidi,
yarın
baktım
ki
hep
ordayım,
aynı
noktalardayım,
ortada
kalmış
ortalık
kişiyim
But
every
new
day
got
old,
tomorrow
I
looked
and
I
was
always
there,
at
the
same
points,
I
am
the
middle
person
stuck
in
the
middle
Sen
şimdi
yoluna
bak,
ben
adımlarını
sayarım
You
go
on
your
way
now,
I
will
count
your
steps
Bütün
bu
olanlara
dayanamam,
ama
madem
öyle
hazırım
I
can't
stand
all
this,
but
since
it
is
so,
I
am
ready
2-sıfır-1-1
yan
yana
2-zero-1-1
side
by
side
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.