Paroles et traduction Sagopa Kajmer - Kafile
Добавить перевод
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Belkide
en
çok
dinlenilen
söylenilen
şarkı
sözü
bu
oldu
sagopanın,
gerçek
adı
yunus
olan
sagopa
kajmer
baytar
şarkı
sözü
ile
kendini
resmen
kanıtlamış
oldu,
hiçbir
rap
belkide
bu
kadar
sevilmedi.
işte
o
harika
şarkının
sözleri
– bizce
rap
= sagopa
kajmer!
Perhaps
these
lyrics
became
Sagopa's
most
listened
to
and
recited
ones.
Sagopa
Kajmer,
whose
real
name
is
Yunus,
truly
proved
himself
with
the
song
"Baytar."
No
rap
song,
perhaps,
has
been
loved
this
much.
Here
are
the
lyrics
of
that
amazing
song
- in
our
opinion,
rap
= Sagopa
Kajmer!
Bu
dilden
firar
eden
her
söz
yaydan
çıkmış
ok
gibi
Every
word
escaping
this
tongue
is
like
an
arrow
released
from
a
bow
Sözler
bazen
bir
hazine
bazen
dermansız
bir
dert
tipi
Words
are
sometimes
a
treasure,
sometimes
a
type
of
incurable
pain
Geçmiş
dünden
bahsetmek
lezzetsiz
(Ha
Ha)
Talking
about
the
past,
yesterday,
is
tasteless
(Ha
Ha)
Gelmemiş
yarından
hep
mi
şikayetçiyiz
biz?
(Haaa?)
Are
we
always
complaining
about
the
future
that
hasn't
come?
(Haaa?)
Aklımın
ipinin
ucuda
kaçmış,
timsah
katreleri
boşalsın
The
thread
of
my
mind
has
gone
off
the
edge,
let
the
crocodile
tears
flow
Bir
iki
damla
hiç
değersiz
One
or
two
drops
are
worthless
Hüzün
ve
kaderin
pençesinde
bir
dev;
Nam-ı
Değersiz
A
giant
in
the
clutches
of
sorrow
and
fate;
The
Nameless
Worthless
One
Gece-Gündüz
ömürden
yontar,
Dünya
dönmez
yarensiz
He
carves
away
at
life
day
and
night,
the
world
doesn't
turn
without
a
companion
Bugün
ömür
yarım
gün,
serbest
kalsın
fikrim
Today
life
is
half
a
day,
let
my
thoughts
be
free
Senin
tozlarını
silemez
tenimden
ellerim
My
hands
can't
wipe
your
dust
off
my
skin
Varlık
ruhu
terk
eder;
gözüm
gözünden
ayrılınca
The
soul
leaves
my
being;
when
my
eyes
part
from
yours
Bendeki
Aşk
Altın
Misâli
AĞIRLIĞINCA
The
Love
within
me
is
as
HEAVY
as
a
Golden
Example
Sensiz
benlik
yokluk
demek,
kalbim
sana
emekçi
Without
you,
I
am
nothingness,
my
heart
is
your
laborer
Aşk
denen
illet;
çorak
arazide
tilki
misal
kurnaz
bekçi
This
disease
called
love;
is
like
a
cunning
fox,
a
watchful
guard
in
barren
land
Başım
sarkıt
bir
mahalsiz,
cümle
yolumun
önüne
taş
My
head
hangs
low,
a
misfit,
stones
in
the
path
of
my
every
journey
Dudakların
kadeyi
nikah
eden,
çakır
keyif
dertdaş
Your
lips,
marrying
the
goblet,
a
tipsy
companion
in
sorrow
Gören
derki;
sel
ağzına
bina
yapmak
aptal
işi
Those
who
see
will
say;
building
a
house
at
the
mouth
of
a
flood
is
a
fool's
errand
Yel
eserse
kırmaz
dişimi,
kalp
bir
körse
görmez
bir
şeyi
If
the
wind
blows,
it
won't
break
my
teeth,
if
the
heart
is
blind,
it
won't
see
a
thing
Saniyeler
dakikalarla
yapar
alışverişi
Seconds
barter
with
minutes
Saatler
seni
alır
benden
korkarım
olamaz
gelişi
Hours
take
you
away
from
me,
I
fear
there's
no
return
Hasret
gözümün
ışıklarını
söndüren
alçak
misafir
Longing
is
a
vile
guest
that
extinguishes
the
lights
of
my
eyes
Afitap
sönük
bir
mum,
ayrılık
hâin
bir
zehir
An
epitaph
is
a
dim
candle,
separation
is
a
treacherous
poison
Melek
yanımda
yüzünü
saklar,
felek
yüzüme
kaş
çatar
The
angel
hides
her
face
beside
me,
while
fate
frowns
upon
mine
Bir
tek
bu
hüznü
sen
boğarsın,
ipek
tenin
derime
batsın
Only
you
can
drown
this
sorrow,
let
your
silken
skin
sink
into
mine
Rüzgar
saçını
süpürse
mest
olur
bakışlarım
If
the
wind
sweeps
your
hair,
my
gaze
becomes
intoxicated
Adınla
uyanır
kulaklarım,
yüzünle
açar
göz
kapaklarım
My
ears
awaken
with
your
name,
my
eyelids
open
with
your
face
En
güzel
şiirlerimde
kaleme
adını
sayıklatırım
In
my
most
beautiful
poems,
I
whisper
your
name
to
the
pen
"Odamın
Hayaletisin
Sessizliğine
Aşığım"
"You
are
the
Ghost
of
my
Room,
I
am
in
love
with
your
Silence"
Derdime
çare
baytarım
yok
I
have
no
veterinarian
for
my
pain
Dengeme
destek
tut
ki
durayım
Hold
me
steady
so
I
can
stand
Şafak
güneşin
fermanıı
geçer
acı
tatlı
sayılı
zamanın
sancısı
The
decree
of
the
dawn
sun
passes,
the
bittersweet
pangs
of
numbered
time
Ama
melek
bir
yandan,
şeytan
bir
yandan
But
an
angel
on
one
side,
a
devil
on
the
other
Başım
zindan
yokluk
var,
bu
kaçıncı
şikayetim
bilmem
(Sago
Key
Key)
My
head
is
a
prison,
there's
nothingness,
I
don't
know
how
many
times
I've
complained
(Sago
Key
Key)
Kafamı
duvara
yasladım,
omuzların
yanımda
yok
I
leaned
my
head
against
the
wall,
your
shoulders
are
not
beside
me
Ahbaplar
maymun
iştah
sahibi,
benim
içim
senle
tok!
Friends
have
monkey
appetites,
my
insides
are
full
with
you!
Yok
ki
gücüm,
belki
devler
ülkesinde
bücürüm
I
have
no
strength,
maybe
I'm
a
dwarf
in
the
land
of
giants
Sessizliğinle
gelir
hüznüm,
yokluğunda
gömülü
ölüyüm
(Yeah)
My
sadness
comes
with
your
silence,
I'm
a
buried
corpse
in
your
absence
(Yeah)
Bu
devranın
binlerce
sevgi
müşterisinden
biriyim
I'm
one
of
the
thousands
of
love
customers
of
this
cycle
Yalnızlığıma
küfrederim,
sensiz
halden
müştekilim
I
curse
my
loneliness,
I
complain
about
my
state
without
you
İlelebette
dönmez
olsan;
bil
ki
yalnız
nöbetteyim
If
you
never
return;
know
that
I'm
on
watch
alone
Hatalarıma
savaş
açtım;
her
gün
farklı
kefendeyim
I
declared
war
on
my
mistakes;
I'm
in
a
different
shroud
every
day
Hayat
günlük
defter
yaprağı;
hazan
gelir
dökülür
Life
is
like
a
daily
journal
page;
autumn
comes
and
it
sheds
Gelirken
ne
getirilir
ki?
Giderken
ne
götürülür?
What
is
brought
when
coming?
What
is
taken
when
going?
Dertle
anlaş
devâ
bul,
üzüntü
kalbi
sömürürür
Make
peace
with
sorrow
and
find
a
cure,
sadness
exploits
the
heart
Yüzüne
baktığım
her
an
cennetten
bahçe
görülür
Every
moment
I
look
at
your
face,
I
see
a
garden
from
heaven
Gülüşle
şen
değil
gönül
bucaklarında
harabeler
The
heart
is
not
cheerful
with
laughter,
there
are
ruins
in
its
corners
Bu
hilekâr
tavırla
geçer
fena
saatler
(Yeah)
Bad
hours
pass
with
this
deceitful
attitude
(Yeah)
Seni
içeren
masallarım
anlatılacak
kadar
kısa
değiller
My
fairy
tales
that
include
you
are
not
short
enough
to
be
told
Aşk
ilinde
bir
tarafta
cüceler
diğer
yanda
devler
In
the
land
of
love,
there
are
dwarfs
on
one
side
and
giants
on
the
other
Derdime
çare
baytarım
yok
I
have
no
veterinarian
for
my
pain
Dengeme
destek
tut
ki
durayım
Hold
me
steady
so
I
can
stand
Şafak
güneşin
fermanıı
geçer
acı
tatlı
sayılı
zamanın
sancısı
The
decree
of
the
dawn
sun
passes,
the
bittersweet
pangs
of
numbered
time
Ama
melek
bir
yandan,
şeytan
bir
yandan
But
an
angel
on
one
side,
a
devil
on
the
other
Başım
zindan
yokluk
var,
bu
kaçıncı
şikayetim
bilmem
My
head
is
a
prison,
there's
nothingness,
I
don't
know
how
many
times
I've
complained
Melankolia
2006
Kuzen
(Ha)
Melankolia
2006
Cousin
(Ha)
Sago
Kaf-Kef
(Vay)
Sago
Kaf-Kef
(Vay)
Melankolia
(Vay)
Melankolia
(Vay)
Sagopa
Kajmer
(Vay)
Sagopa
Kajmer
(Vay)
Mahlâsı
Kaf-Kef
Alias
Kaf-Kef
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Album
Kafile
date de sortie
12-06-2006
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.