Paroles et traduction Sagopa Kajmer - Leyli
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Rayihana
özlemim,
telafisiz
gecikmelerdeyim
My
longing
for
Rayihana,
I'm
in
irredeemable
delays
Telepatiklerini
giydi
platonik
The
platonic
one
donned
her
telepathic
attire
Şizofren
ilgisizlik,
yargısızlık
saptırımlarında
leyli
Schizophrenic
indifference,
Leyli
in
the
distortions
of
non-judgment
Vuran
vurur,
çalan
kaçar,
kim
neyli?
The
hitter
hits,
the
thief
escapes,
what's
the
point?
Varsa
bunu
yapar
yazık
(yazık),
insanlık
yatak
döşek
If
there
is,
it
does
this,
alas
(alas),
humanity
is
bedridden
Arkadaşlık
zaten
ölmüş,
morga
kaldırıldı
(kaldır,
kaldır)
Friendship
is
already
dead,
taken
to
the
morgue
(taken,
taken)
Umar
umurdan
firari,
umumi
yaptırımların
hususi
Hope
is
on
the
run
from
cares,
the
private
of
general
sanctions
Bencil
olma
bir
tek
aşkıma
azami,
hızımı
kesti
her
sözün
Don't
be
selfish,
maximize
only
my
love,
every
word
cut
my
speed
Boynum
halata
bağlı
idâmi
My
neck
is
tied
to
the
rope,
the
execution
Tıpkı
eski
filmler
gibisin;
zamanına
göre
iyiydin
You're
like
old
movies;
you
were
good
for
your
time
Bazısında
duygusal,
kimi
zamansa
pornografiksin
Sometimes
sentimental,
sometimes
you're
pornography
Benim
aşka
dair
grafiğimde
çizgiler
hep
kırıktı
The
lines
on
my
love
graph
were
always
broken
Umursamazdım
hangi
akla
hizmet
ettim
I
didn't
care
what
reason
I
served
Sevdiler
ve
en
sonunda
filmi
aynı
yere
getirdiler
They
loved
and
finally
brought
the
film
to
the
same
place
Biliyor
musun,
beni
bu
zamana
kadar
çok
üzdüler
Do
you
know,
they
hurt
me
a
lot
so
far
Gamsızlığımın
nedeni
belki
buydu
Maybe
this
was
the
reason
for
my
indifference
Çok
masal
anlatıldı
Many
tales
were
told
Hepsinin
sonunda
ayrılık
notunu
okudu
zanlı
At
the
end
of
each,
the
suspect
read
the
separation
note
Benim
kalemi
bir
kişi
yıktı,
kalemimi
kırdı
One
person
destroyed
my
pen,
broke
my
pen
Sözlükte
sevgiliydi
anlamı
The
meaning
in
the
dictionary
was
"beloved"
Kerahet
vaktidir,
iç
de
içlen,
fondiplerim
başımın
belası
It's
the
time
of
abomination,
drink
and
brood,
the
dregs
are
my
bane
Kervana
katılamadım,
kalbimi
zımbaladım
ellerine
leyli
I
couldn't
join
the
caravan,
I
stapled
my
heart
to
your
hands,
Leyli
Kerahet
vaktidir,
iç
de
içlen,
fondiplerim
başımın
belası
It's
the
time
of
abomination,
drink
and
brood,
the
dregs
are
my
bane
Kervana
katılamadım,
kalbimi
zımbaladım
ellerine
leyli
I
couldn't
join
the
caravan,
I
stapled
my
heart
to
your
hands,
Leyli
Nükte
yağmurunda
ıslan
(ıslan),
kavurdu
güneşin
Get
soaked
in
the
rain
of
jokes
(soaked),
the
sun
scorched
Ve
boğazlarımda
bir
yudum
su
hasreti
And
a
longing
for
a
sip
of
water
in
my
throat
Sahabelerim
satışa
sunmasın
bu
köleyi
(sunmasın)
May
my
companions
not
put
this
slave
up
for
sale
(don't)
Nadasa
çektim
kalbimi
I
put
my
heart
to
fallow
Liyakati
buymuş
şon
bayırlarında
deldi
This
is
the
merit,
it
pierced
the
slopes
of
Şon
Mantığımda
çelişki
evlilikleri,
ilişki
yaralıları
ağır
durumda
Contradictory
marriages
in
my
logic,
relationship
casualties
are
in
critical
condition
Ben
değildim
suçlu
(suçlu
değilim)
I
wasn't
the
culprit
(I'm
not
guilty)
Polijini
olmak
isteseydim
harem
kurardım
çok
rahatça
If
I
wanted
to
be
a
polygamist,
I
could
easily
build
a
harem
Amma
oyuna
sadık
kaldım
anla
(anla
beni)
But
I
stayed
loyal
to
the
game,
understand
(understand
me)
Posta
pullarında
bir
adın
kalan
izleriyle
With
the
traces
of
a
name
left
on
postage
stamps
Bir
kadın
saklıdır
torbalarıma
tıktığım
A
woman
is
hidden,
the
one
I
stuffed
into
my
bags
Ve
güneşe
aç,
kanıtlarımda
hâlâ
hayatta
And
hungry
for
the
sun,
still
alive
in
my
evidence
Yakamadım
anılarımı
gaddar
olamadım,
sen
gibi!
I
couldn't
burn
my
memories,
I
couldn't
be
cruel,
like
you!
Kerahet
vaktidir,
iç
de
içlen,
fondiplerim
başımın
belası
It's
the
time
of
abomination,
drink
and
brood,
the
dregs
are
my
bane
Kervana
katılamadım,
kalbimi
zımbaladım
ellerine
leyli
I
couldn't
join
the
caravan,
I
stapled
my
heart
to
your
hands,
Leyli
Kerahet
vaktidir,
iç
de
içlen,
fondiplerim
başımın
belası
It's
the
time
of
abomination,
drink
and
brood,
the
dregs
are
my
bane
Kervana
katılamadım,
kalbimi
zımbaladım
ellerine
leyli
I
couldn't
join
the
caravan,
I
stapled
my
heart
to
your
hands,
Leyli
Kerahet
vaktidir,
iç
de
içlen,
fondiplerim
başımın
belası
It's
the
time
of
abomination,
drink
and
brood,
the
dregs
are
my
bane
Kervana
katılamadım,
kalbimi
zımbaladım
ellerine
leyli
I
couldn't
join
the
caravan,
I
stapled
my
heart
to
your
hands,
Leyli
Kerahet
vaktidir,
iç
de
içlen,
fondiplerim
başımın
belası
It's
the
time
of
abomination,
drink
and
brood,
the
dregs
are
my
bane
Kervana
katılamadım,
kalbimi
zımbaladım
ellerine
leyli
I
couldn't
join
the
caravan,
I
stapled
my
heart
to
your
hands,
Leyli
Kadehlerimi
senin
adına
kaldırdım
dün
gece
I
raised
my
glasses
in
your
name
last
night
Savaşa
gittim,
kendi
mevkilerimde
ateş
açtım
kendime
I
went
to
war,
I
opened
fire
on
myself
in
my
own
positions
Hileli
zarları
gördüm,
bir
bir
sorularımı
cevapladı
I
saw
the
loaded
dice,
they
answered
my
questions
one
by
one
Duble
kadehleri
tir
tir
titredim
The
double
glasses,
I
trembled
Ve
bir
pill
gibi
dağıldım
And
I
fell
apart
like
a
pill
Gençlik
tufanlarımın
deryalarına
karışan
zehir!
The
poison
that
mingled
with
the
seas
of
my
youth
storms!
Ölümüne
içir,
ateş
attım
başım
allak
bullak
Drink
to
death,
I
set
fire,
my
head
is
in
a
whirl
Bir
seni
bir
fondibi
sek
içtim
I
drank
one
you,
one
bottom
of
the
glass
Seke
seke
nerelere
varabilecek
Sago-go-go
Where
can
Sago-go-go
reach
by
bouncing?
Sago
biraz
meşgul,
Sago
biraz
meşgul
Sago
is
a
bit
busy,
Sago
is
a
bit
busy
Sago
biraz
meşgul,
Sago
biraz
meşgul
Sago
is
a
bit
busy,
Sago
is
a
bit
busy
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): sagopa kajmer
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.