Saian - Makber - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Saian - Makber




Makber
Mausoleum
-Verse 1-
-Verse 1-
Istihbarat kurdum düşüne
I've set up intelligence to think
Korkma tuzak değil
Don't be afraid, it's not a trap
Bakan yok bu gece sen iyi bak yildizlara
No one's looking tonight, you gaze at the stars so well
Yildizlar uzak değil
The stars aren't far away
Kalbimin çarşisindan geldim betim benzim atti
I've come from my heart square, my face pale and worried
Ben hangi kavrama tutunsam orada kan patladi kabuk atti
No matter what concept I hold onto, there's a scabbed wound that's burst open
Birlikte yürüdüm hangi marşi bana reva gördüysen
I've marched with you under any flag you've deemed fit for me
Her defasinda yeniden ayaklandim beni sen kaç kez gömdüysen
Each time, I've risen again no matter how many times you've buried me
Peki ya umutlar biterse?
But what if all hope runs out?
Cevaplamadan hak ver
Answer without agreeing
Ayaklarimizi birbirine değdiren zerafetin adi makber!
The name of the grace that brought our feet together, mausoleum!
çağimin elleri bir kez yandi
The hands of my era burned once
Patlattim ötenazi dağarciğimi
I detonated the euthanasia, my little pharmacist
Kafatasimdan çikip yeryüzüne kurdum kendi darağacimi
I emerged from my skull and built my own scaffold on the earth
Bilet gişelerinden dönen kader
Fate that turned away from the ticket booths
ömrümü yikan dakikalar
The minutes that cleansed my life
Buğulu tren camlarindan kalabalik ve ciddi konuşmalar
Foggy train windows, crowds, and serious conversations
Koca bir kenti isitan fikirlerim vardi bir bardak çayla
I had ideas that warmed an entire city with just a cup of tea
Ben hangi yanima yatsam öbür yanim oldu ay ağili, ayla
No matter which side I lie on, my other side becomes the moon, so agile, so lunar
Kentin bağirsaklarindan çikip geldim bu defa kan bana!
I've emerged from the city's entrails this time, the blood is mine!
Yüzümde biriken sakal için
For the beard that's grown on my face
Bu defa kan bana!
This time, the blood is mine!
-Verse 2-
-Verse 2-
Sokak boyu cigaram
A lit cigarette by my side on the street
Kaldim gecenin altinda
I'm stuck under the night
Her an dünyaya okkali sövecek bir hal var tavrimda
There's a foul mood in my demeanor that could curse the world any moment
Gece kapkara düşünceli ben makus yarim firari
The night is pitch black, thoughtful, I'm a runaway, a wayward lover
Bütün kötü gazete haberlerine yüz gözüm ama fena değil
I'm all over the bad news headlines, but I'm not so bad
Doğmayan güne bile merhaba
Good morning even to the sun that didn't rise
Velakin ters dönen talih
But cruel fate
Sana yumruk isirtan sabahlar kangren ve tali
Mornings that make you bite your lips, gangrenous and ominous
Biraz yaşamak, mesela bir lokantada sabah et
To live a little, like a morning steak in a restaurant
Bir kuru kitaba göm kendini dön salah et
Bury yourself in a dusty book, turn to prayer
Ama bariş ütopyadir
But peace is utopia
Bana memleket sen kaldin
My country, I'm left with you
Dünya bugün sana yaşlanacak
The world is going to age because of you today
çünkü ben erkek sen kadin
Because I'm the man, you're the woman
Anlat onlara...
Tell them...
Bize buğz eden ne varsa
Whatever bears us malice
Ben mesela bir sesteyim
I'm in a voice, for example
Sana ait her nefesteyim
I'm in every breath that's yours
şu kara asfalta kizmişim
I'm furious with this black asphalt
Böylece bütün ayaklarim yaya
That's how all my feet become pedestrian
önce kendi damarlarimdan başlamaliyim çatlamaya
I must start by tearing my own veins
Dedim kendime, bütün iyi niyetlerini bir gece vurdun ya
I said to myself, you've shot all your goodwill one night
Avunmak ve kan kaybetmek kolay sustum dur dünya!
It's easy to seek solace and lose blood, shut up, world!
-Konuşma-
-Interlude-
Işte yine geçti adamina
And there it goes again, it's back
Işte külün yeni tadi
Here's the new taste of ashes
Yildizlarin mavi yolu
The blue path of the stars
Işte...
Here it is...






Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.