Sertab Erener - Lâl - Canlı '94 - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Sertab Erener - Lâl - Canlı '94




Lâl - Canlı '94
Lâl - Live '94
Bir bulut olsam, yüklenip yağsam
If I were a cloud, I would rise and rain
Dökülsem damla damla toprağıma
I would pour down on my land, drop by drop
Bir deli nehir, bir asi rüzgâr
I would be a mad river, a rebellious wind
Olup kavuşsam üzüm bağlarına
And I would reach the vineyards
Bir çiğ tanesi, bülbülün çilesi
I would be a dewdrop, a nightingale's sorrow
Annemin sesiyle güne uyansam
I would wake up to the sound of my mother's voice
Radyoda yanık, içli bir keman
A burning, heartfelt violin on the radio
Ağlasa nihavent acemaşiran
Crying in nihavent acemashıran
Radyoda yanık, içli bir keman
A burning, heartfelt violin on the radio
Ağlasa nihavent acemaşiran
Crying in nihavent acemashıran
Ağlasa nihavent acemaşiran
Crying in nihavent acemashıran
Bir turna olsam, yollara vursam
If I were a crane, I would hit the road
Uçabilsem kendi semalarıma
I would fly to my own skies
Bir seher vakti sılaya varsam
I would reach my homeland at dawn
Selam versem ah sıradağlarına
I would greet the mountains
Komşunun kızı, çoban yıldızı
The neighbor's daughter, the shepherd's star
Yaz bahçeleri yeşil, mor, kırmızı
The summer gardens green, purple, red
Ah şişede lal, hem de ay hilal
Oh, the poppy in a bottle, and the crescent moon
Bir daha da görmedim öyle yazı
I have never seen such a summer again
Ah şişede lal, hem de ay hilal
Oh, the poppy in a bottle, and the crescent moon
Bir daha da görmedim öyle yazı
I have never seen such a summer again
Bir daha da görmedim öyle yazı
I have never seen such a summer again





Writer(s): Fatma Sezen Yildirim, Mustafa Fahir Atakoglu, Resat Rony Uzay Hepari


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.